"gidelim de görelim bakalım şu kuzenleri" dediğimde afra ayaklandı
"Ya kanka biraz daha dursanıza"diye mızmızlandı ipek
"Yaaa biraz daha duralım da babanem sıçsın ağzımıza" dediğimde oflayıp önündeki kaseden çekirdek aldı
"Hadi kankiler görüşürüz" diyip kendimi dışarı attım
"Nerden çıktı ki bu kuzen toplantısı anlamıyorum neymiş 'kaynaşın daha birbirinizi tanımıyosunuz siz ne biçim kuzensiniz bizim zamanımızda kuzen kardeşti bizim için' vır vır da vır vır" söylenerek gelen afranın omzuna kolumu attım
"Ulan 80 tane kuzenin olursa sende tanımazsın tabi" dediğinde sırıttım
"Abart"
"Doğru abarttım ama bı 50 net vardır" dediğine kahkaha atıp arabaya bindik
.
Arabayı valeye.verdikten sonra içeriye girdik girer girmez garsonlar selam verip babannemgilin oturduğu masayı gösterdi
"Ohaaa" dedim gözlerimle ağzım bı karış açılırken
"One lan masaya bak otaban yolu gibi" sertçe yutkunup afraya döndüm
"Sanırım haklısın burda bı 80 kişi vardır"
"Azra"
"Hı"
"Kaç" dediği gibi arkamızı dönüp giderken içeri biri girdi
"Şu gelen kıvırcık üvey kuzenimiz değilmi lan"dedi afra
"Heralde hatırladığım kadarıyla öyle"
"Yürü yürü şu vazonun yanına" derken arkamızı dönmüş vazoyu inceliyoduk inşallah tanımaz Allah'ım nolur tanımasın ya
"Şşt kızıl"afra bana dönüp küfür savurdu
"Sikiyim senin saçını"ardından masaya döndü
"Al işte babanemde buraya bakıyo" yavaş yavaş arkamızı döndüğümüzde mavi gözlerle karşılaştım siktir bu kızın gözleri maviydi de en güzel tonu muydu fena gözleri var lan o gözler bende olucak varya
"Yanlız gözlerde fena" diyip dahada yaklaştım
"Kıvırcık" dedi afra yaklaşırken
"Küt" diye karşılık verdi oda. Sırıtıp sarıldı afra
"Saçlarım uzadı hâlâ küt devam"sırıtıp ayrıldığında bana sarılmak için hareketlendi
"Selam naber" diye sarıldım kabarık kıvırcık saçları yüzümü kaplarken sırıttım. Ardından burnuma gelen güzel kokuyla daha derin çekip ciğerlerimi doldurdum
"Şu saçlarından huylandığımı söylemişmiydim"gülerek kafasını salladı
"Binlerce kez" dediğinde masaya doğru yürümeye devam etmiştik
"Hey bu arada unutmadan soruyum parfümünün markası ne ya çok güzelmiş"
"sıkmadım ki" dediğinde kaşlarımı çatıp ona döndüm
"Hı"o sırada masaya varmıştık
"Parfüm diyorum sıkmadım ki"kaşlarını kaldırıp babaneme döndüm
"Galiba şizofrene bağlıyorum" dediğime ufak kahkaha atıp babanemin elini öptü bende afrayı dürtükledim
"Kızım sende almadın mı kokuyu resmen sıkmış söylememek için sıkmadım diyo"
