Deniz kenarına gelmiş sinirli öfkeli bir kadın... Ne olmuştu da bu hale gelmişti? Onu bu kadar sinirli yapan, yaralayan kimdi?
Uzaktan onu izleyen bir adam... Peki o adamın Ne işi vardı orada? Neden izliyordu o kadını? Onları bu hikayeye kahraman yapan neydi ki? Nasıl bir kaderleri vardı?
Şimdi o kadına kulak verelim derdi neymiş sıkıntısı neymiş?
Cansu: Ben bunu hak edecek ne yaptım? Benim suçum neydi? Ha söyleyin ya! Evlilik bu kadar kolay mıydı? Sen hatalısın seni sevmekten vazgeçtim boşanalım bu kadar kolay söylenecek sözler mi? Ya onu bunu geçtim başkasını seviyorum da Ne demek? O bana daha iyi geliyor nasıl bir gerekçe ha? Ben onu bu kadar severken onun başka birini sevmesi ne demek ya hem de evliyken? Anlamıyorum anlamayacağım! Boşanma dilekçesini imzalamış tek benim imzam kaldı. Tek celsede boşanacağız ama bizi bağlayan bir bağ var ortada. Onu Ne yapacağız?
Cansu böyle sesli sesli konuşuyordu dalgalarla. Oradan geçen İlker ise Cansu'ya kulak kesilmişti birden. Niye bir kadın böyle üzülüyordu? Ne yaşamıştı? Üzülmüştü onun için. Uzaktan izledi durdu onu. Niye bu kadın bu kadar ilgisini çekmişti? Yoksa başka bir kadın olsa böyle durup izler miydi onu? O da merak ediyordu bunu.
Ve Cansu sinirle oradan uzaklaştı İlker'in yanından geçerek.
Böyle başladı işte İlker ve Cansu'nun hikayesi... Bu hikaye çok şeye gebe. Görelim bakalım neler yaşayacaklar ilerleyen zamanlarda...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Doğan Umutlar
General FictionBahar gelince doğa yeniden hayata kavuştuğu gibi bir bebeğin de anne karnına düştüğünde yeni bir umut bir can doğar.