altı

137 10 56
                                    

wangjackson: kafeteryada buluşalım mı

minjiyaa: oluur

ssoomin: uçuyorumm

yugyeom00: ben gelmiyorum

wangjackson: niye

yugyeom00: istemiyorum

wangjackson: gelmezsen gelme

minjiyaa: neden :(

gelsene

yugyeom00: madem çok ısrar ettin

minjiyaa: şapşalsın :')

wangjackson: ağaç oldum

biraz hızlı yürüseniz diyorum

somin seni görüyorum :)

ssoomin: ben de seni :)

wangjackson: önüne bak

çarpışacaksınız

ah,çok geç

wangjackson offline

ssoomin offline

minjiyaa: orada neler oluyor

kafeteryaya yaklaşıyorum

5 dakika sonra yugyeom ve minji de kafeteryaya varmışlardı.Köşeyi döndüklerinde karşılarında Jackson ve Somin'i görmüşlerdi.Somin Jackson'ın uzattığı peçeteyi alıp üstüne dökülen kahveyi silmeye çalışıyordu.

"Neler oldu burada?" dedi Minji merakla.

"Şuradaki çocukla çarpıştım.Üstüme kahvesini döktü."

Soomin tişörtünü bedeninden uzaklaştırmaya çalıştı ve tişörtün içine üfledi.

"Nasıl çarpıştınız cidden?Önüne bakmıyor muydun?"

Yugyeom kollarını kavuşturdu.

"Mesajlaşıyorduk.O sırada telefona bakıyordu." Jackson gülümsedi.

Yugyeom ve Minji de bıyık altından gülmeye başladı.

"Ben burada yanıyorum ve siz gülüyor musunuz?Tişörtüm mahvoldu.."

"Ne yapsak ki?"

"Benim spor çantamda yedek tişörtüm olacaktı.Onu giyersin."

Soomin Jackson'ın dediğini duyunca gülümsedi.Jackson'ın tişörtünü giymek onun için kulağa harika geliyordu.Başını onaylar anlamda salladı.

"Pekâla,biz sizi burada bekliyoruz." dedi Minji ve bir masaya oturdu.

Jackson ve Soomin soyunma odasına ilerledi.

date room;yugjack+two girlHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin