Bölüm 4: "𝐵𝒶ğı𝓂𝓁ı"

20 3 9
                                    


Bölüm şarkıları; Billie Eilish- 6.18.18, Billie Eilish-Hostage, Lil Happy Lil Sad-Lose you

Alttaki açıklamayı okuyun lütfen. Okumadan geçtiğinizi biliyorum:)

İyi okumalar 💫

🍁

"Kokuna bağımlı oldum ben, 

dermanım yok..."


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Her insanın bağımlı olduğu bir şeyi vardır. Hayata tutunma sebepleri belki de. Kiminin bir madde, kiminin bir insan, kiminin bir nesne, kiminin bir... Bir koku.

Ben, yaşadığım 19 yıl boyunca, neye bağımlı olduğum konusunda hiç ciddi düşünmemiştim. 

Oyuncak bebeğim vardı bir tane; sarı saçlı, mavi gözlü. Mavi bir elbisesi vardı boncuklu, süslü ve pembe çizgileri olan.  Saçlarını yamuk yumuk örerdim. Elbise dikmeye çalışırım yırtık kıyafetlerimden. Her gece onla yatar, her gece onla kalkardım. Tüm sırlarımı, arkadaşlarımın bana yaptıklarını, bisikletimden düşünce annem kızmasın diye sakladığımı anlatırdım gece gizlice. Dert ortağımdı. O, bağımlılığım mıydı?

Ama şu an düşündüğümde, onun bende sadece arkadaş olduğunu fark ettim. 

Benim bağımlılığım, onun kokusuydu. 

Kahve.

Kahve kokusu. 

Denizin kıyısında, tuzlu ve temiz oksijen her nefes alışımızda kirli karbondioksite karışırken, 19 yıldır duyumsamadığım o koku. Burnuma, meltem estikçe buram buram dolan kokusu, içimdeki çığlığı bastırıyor, yerine huzuru dolduruyordu. 

Yanımda duran bedenden yükselen huzur, ne kadar iki yabancı gibi olsak da, içimi dolduran huzur bir tişörtünü istememe neden oluyordu. 

Bir dakika... İsmini bile bilmediğim bir adam, bana o kadar yakındı ki. İçime, göğüs kafesime doldurduğum o titrek nefes yerini o kokuya bıraktı. Korkuyordum, kirli anılarım bir erkek yaklaştığında olduğu gibi beni çığlık çığlığa, o günkü gibi, kaçmaya itiyordu. Yapmadım. 

   Yaklaştı, yaklaştı ve durdu. 

  Üzerime eğildi ve ben ne yapacağını beklerken çaprazımdaki müzik çaları aldı. Nefesim kesilmişti.

İşte şimdi, kahve kokusu dibimdeydi. 

Çaktırmamaya çalışarak içime çektim. Ağır ağır geri çekildi. Çekilmeden önce, derin bir nefes sesi duydum. Geri çekildi. Ben, tuttuğum nefesimi geri bıraktım. 

Aniden gök gürledi. 

Yağmur yağıyordu. 

Dizlerini kendine çekip ayağa kalktı. Göz göze geldik. Gök gürledi. 


"Bana öyle derin bakma yar,

Dayanamam..."


Diyordu şarkının sözleri. 

Arkasını dönmeden önce, son bir kez eğildi yüzüme. 

Eğilip hastane giysisinin cebine bir şey koydu. Göz göze geldik. 

Ve arkasını dönüp gitti. 


Ne kadar o pozisyonda kaldım bilmiyorum. En son, sakinlikle ama bir o kadar tedirginlikle cebime attım elimi. 


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


🍁

Yazarın yağmur sonrası toprak kokulu notu;

Hepinize selamlar... Okullar tatil oldu benim için ama seneye sınavım var, şimdiden çalışmaya başladım. Ve ailem bu konuda çok sıkı, wattpad konusuna sıcak bakmıyorlar. Ayrıca masaüstü bir bilgisayardan yazıyorum ve bir hafta annemlerin evinde, diğer hafta babamların evindeyim. 

Kısacası bir süre ara vermek zorundayım. Okuyucuların hayalet oluşu benim yazma hevesimi bunların üzerine iyice sömürüyor. Oylar düşük, Yorum yapmıyorsunuz. 

Kısa bir ara vermek zorundayım. 

Eğer kitabı gerçekten seviyorsanız, lütfen belirtin. İhtiyacım var çünkü ara vereceğim. 

Mola saatlerimi buna harcıyorum. 

Aklımda harika bir kurgu vardı ki hala var ama istenilmiyorsa kitabı yayından kaldırır, kendi halimde de yazarım. Pek bir şey fark etmez. 

Uzun bir süre sonra, iyi günler!

𝒜𝒩𝒦𝒜  𝒦𝒰Ş𝒰Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin