"Geçmişin geçmiş olması için zamanın geçmesi yetmez."
[ACI]
Gözlerimden akan yaşları elimin tersi ile sildim,kimsenin ve hiçbir şeyin beni bulamadığı,herhangi birinin olmadığı bir yere gitmek istiyor oradan çıkmak istemiyordum.
Hayat yine bana oyununu oynamıştı.Benim her istediğimi görmezden gelip kendi istediğini bana direterek yaşatıyordu.
Yorulmuştum.Herkesten her şeyden yorulmuştum.Hiçbir şey yapmak gelmiyordu içimden.Yalnızca uzaklaşmak istiyordum.Kafamdaki düşünceleri onlar yanımdayken toparlayamıyordum.
Çevremdeki insanlar gerçekliklerinden arınmış duyguları ile dibimde bitip,bana destek olup yardım ediyormuş gibi gözüküyorlardı.Benim aradığım mutluluğu kimse bana yaşatamıyordu.Kırgındım ve aynı zamanda kızgın.Suçlayacak birini arıyordum.Ama bulamıyordum.Çünkü burada tek bir suçlu vardı.O da bendim.Benden başka kimsemin suçu yoktu.
Umursamazdım o zamanlar.Hiçbir şeyi takmazdım.Her şeyin keyfini sürüp sorunların hepsini göz ardı ederdim.Aslında bu durum fazla değişmemişti.Hâlâ bazı şeyleri göz ardı ediyordum.Mesela uykusuzluk,acı,keder,yorgunluk ve göz yaşları.
İnsan sarrafıydım.Bu belki de her şeye rağmen beni güçlü kılmıştı o zamanlar.Kim bilebilir ki şu anki hayatımda her şeye gülmemin kahkahalar atmamın acılarımı saklamak için olduğunu.
Neden aramıştım.Orada kalmak için neden fakat yoktu.Beni oraya bağlayan ne birisi ne de bir şey kalmıştı.Bitirmiştim.Düşüncelerimin verdiği güç ile insanlara olan nefretimi kusmuştum.Hepsi iki yüzlüydü.Ya da daha fazla mıydı?Bir durum olduğunda hepsi toplanıp birine taraf tutarlardı.Diğer kişi haklı olsa bile dışlarlardı.Eskiden kimseye hayır diyemem belki de üstüme gelmelerine vesile olmuştu.Her dost dediğim sırtımdan bıçaklardı.Ama ben salak gibi onları değerli bulup özür diler tekrar arkadaş olurdum.Aileme ise hiçbir şeyimi anlatmazdım.Anlamazlar derdim.Ruhsal çöküntüye düşmüştüm.Ve beni kaldırması için birini arıyordum.Sadece o kişiye sımsıkı bağlanmak istiyordum.Yalnızca onu sevmek,ona sarılmak,onu öpmek,onun elini tutmak ve onu hissetmek.Evet aradım o kişiyi.Herkesi süzerek aradım.Sorunlarımı göz ardı ederek aradım.Ve onu buldum.
Jeon Jungkook...
Bana yakındı.Sıcaktı.Ve beni anlamak için elinden geleni yapıyordu.İşte buldum demiştim.Acılarımı toplayıp yanına gitmiştim.Her zaman konuştuğumuz parkta yine beni dinliyordu.Her seferinde onun önünde ağlıyordum ama o ağlamam gerektiğini güçlü bir insan olduğumu bunların üstesinde geleceğime inandığını söyleyip duruyordu.Ona bunu yapamayacağım söylemiştim.Ve ondan duymak istediğim cümleyi söyledi.
"Birlikte üstesinden geliriz o vakit."ona bağlanmıştım.Bana inanmıştı.Beni değerli hissettiriyordu.Bana güven veriyordu.Bir gün yanıma geldi.Jeon Jungkook her seferinde beni dinleyen adam,bu sefer onu dinlememi istemişti.Onu dinlediğimde ise hayata bağlanmıştım işte.Bana olan duyguları vardı.Elimi tutmak sarılmak istiyordu.Ona inanmıştım.Tam her şey bitti sonunda dedim.Yendim dedim.Hayat ben daha son hamlemi yapmadım dermişçesine onu elimden aldı.
İşte o an tam bir şekilde boşluğa düşmüştüm.Hayata bağlanmamı sağlayan ip kopmuştu.Ama suçlusu bendim.O gün onunla buluştuktan sonra ona araba çarpmıştı.Ben ona biraz daha sarılsaydım biraz daha vakit geçirseydim.O araba Jungkook'a çarpmayacaktı.Ama lanet olsun ki yapmadım.Evet pişmandım lâkin bu acımı geçirmiyordu.Zaman çözemezdi acımı bu sefer.Bu sefer ilacım olamazdı.Geçen seferinde kullanmıştım.Sadece geçici bir süre işe yarıyor zaman.Sonrasında ise yine hüsran...
Dayanamıyordum her şeyden bıkmıştım.Yaşamama gerek yoktu ve bende gözyaşlarım ile oluşturduğum denizde boğularak onun yanına gittim.
-Jeonbyul
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MYBOYKTH•Jeonbyul
FanfictionBu kitap @myboykth 'un düzenlediği yarışma için yazılmaktadır. Başlangıç tarihi:12.05.19. Bitiş tarihi:(?)