Hayat ne kadar acımasız olsa da yaşamaya devam ediyoruz, peki neden? Çünkü amaçlarımız var, ne kadar farklı olsa da kendini kaybetsende, bilirsinki hayat yaşamaya değer olduğunu...
Alarmın çalmasına bir saat kala uyanmıştım. Okulun açılmasına iki hafta kalmıştı peki sabahın beşinde ne mi yapıyorum?Okul yok bi şey yok yat zıbar kızım ne yapacaksın bu saatte, tabiki kalkıp her zamanki rutin işlerimi yapacaktım. Benim amcam gibi bir amcanız varsa yiyorsa kalkma. Sevgili amcam beni her konuda yetiştiren bana destek veren ailemden bana geriye tek kalan biri.
"Hazel halen uyuyor musun sen?"ulan amcam benden önce uyanmış, saati mi yanlış kurdum acaba? Sağ tarafımdaki komodinin üzerindeki kol saatime baktığımda saat altıya beş dakika vardı. Lan alarmın pili bitmiş, işte şimdi sıçtım amcam halen kalkmadığımı görse Allah bilir kaç antreman ceza verirdi, evet insan yeğenine dövüş antreman cezası verirmydi?Amcamsa verirdi hem de ne ceza. Benim, özellikle dövüş konusunda iyi yetiştiren her ringe çıktığımda zaferle sırıtmamın nedeni varsa o da amcamdır. Hadi şimdi yataktan kalksam iyi olur yoksa hakikatten bugün pestilimi çıkartacak
"Hemen aşağıya iniyorum amcam, sen keyfine bak." tabiki de yalan söylüyordum ceza alacak göz var mı bende. Hemen kalkıp banyoya superman edasıyla uçtum, rutin işlerimi halledip elbise dolabımın önüne gidip dolabımı açtım üstüme siyah bi tişört altıma da siyah bi dar paçalı eşofmanımı giyinip aşağıya kahvaltı masasına oturan amcamın sağ çaprazındaki sandalyeye oturdum. "Günaydın amca" elindeki gazeteyi katlayarak masanın üzerine bırakıp "Günaydın,cezan hazır."hayır ya bugün de pestilim çıkacak, dakik olmasından nefret ediyorum" Amca sadece beş dakika geç kaldım "amcam beni umursamadan kahvesinden bi yudum aldı. Hadi be yine mi? Beş tane badigart dövsem bile amcamın bana vereceği ceza kadar yormaz.Sessizce kahvaltımızı bitirdikten sonra cezamı uygulamaya başladım. Yüz şınav, üç kilometre koşu gibi cezalardan sonra bahçe masasındaki suyumu alıp içtim. Amcamın nereye gittiğini bakmak için etrafa göz gezdirirken arkamdan amcamın bana seslendiğini duydum" Hazel, yanıma gel konuşacaklarım var. "hayret benimle mi konuşacak yoksa dalga mı geçiyor. Yok canım amcam katiyen dalga geçmeyeceğine göre önemli bir konuda konuşacağı kesin. Derhal yanına gitsem iyi olur. Masanın üzerindeki havlumu alıp yanına gittim." Efendim amca, benimle konuşacağına göre önemli olsa gerek. "karşıdaki krem rengindeki sandalyeye oturup amcama kulak kesildim.
"Evet Hazel önemli bir konu, hatta yıllardır sabırla beklediğin." benim sadece hayattaki tek sabırla beklediğim konu ailemi katleden pisliği bulmaktı ve galiba şuan amcam bundan bahsediyor olmalı.
"Biliyorsun ki iki hafta sonra okullar açılacak ve buda demek oluyorki senin hayatın bundan sonra Türkiye'de devam edecek." nasıl yani o pislik orda mıydı? gidecek miydim, artık intikamımızı alabilecek miydim? Düşüncelerime biraz ara verip amcamı pür dikkat dinlemeye başladım.
"...ona ulaşabilmek sandığımdan da biraz zor oldu ama neyse ki ulaşabildik her neyse şimdi asıl meselemiz sensin. "
"Ben mi? Ne alaka amca zaten o pisliği bulduk gidip öldürmemi istiyorsan seve seve yaparım."
"Kesinlikle öyle bir şey yapmayacaksın Hazel, seni bunca yıldır en iyi şekilde yetiştirdim gidipte hemen öldürmen için değil unutma Onu bulmak zor oldu eğer şüphe çekersek kendini anında kayıplara karıştıracak ve bu da bizim için hiçte iyi olmaz."
"Tamam da amca benim ne yapmamı bekliyorsun! Oturupta onun dışarda keyfini sürmesini mi izleyeceğiz!?"hışımla sandalyeden ayağa kalktım eğer bu adamı öldürmeyeceksek bunca zaman neyine yaşadım bu hayatı, hayır izin vermeyecektim benden geçmişimi karartan geleceğimin içine eden pisliği bulduğum gibi gebertecektim.
"Hazel sakin ol! Ben sanki gebertmek istemez miyim!? Abimi, yengemi, senin kardeşini öldüren o pisliği cehennemin dibine göndermek istemez miyim!?Ama sakin olmamız lazım, bütün planı hazırladım bir ay öncesinden her şeyi ve en önemli görev senin onların arasına sızman lazım. Inan bana her şey çok güzel olacak güven bana, tamam mı?"
"Sana güveniyorum amca, sen ne dersen ó olacak." amcam sandalyesinden kalkıp bana sarıldı.
Her ne kadar da içim intikam ateşinde kavrulsa da yapacak bi şey yoktu güvenmekten başka.Bu iki hafta içerisinde amcamın bana bütün planı anlatmış kalacağım yerin kuytu bir sokak içinde olacağını kimse benim evimin adresini tam olarak bilmemesi gerektiğini benim güvenliğim için geçerliymiş.Ha! sanki beni alt edebileceklerini mi sanıyorlar. Yazık yazık ne kadar da gurur kırıcı.
İşte artık başlıyordu yeni hayatım. Merdivenlerden bavulları getirmeye çalışan hizmetli acele olmak için elinden geleni yapıyordu. Amcam bir yandan talimatları verip bir yandan da oraya gittiğimde ne gibi durumlarla karşılaşabileceğimdem bahsediyordu. "Hazel, canım yeğenim her ne kadar seni yalnız bırakmak istemesemde oraya tek başına gitmek zorundasın, eğer senin parmaksızın yeğeni olduğundan şüphelenirlerse ne yapman gerektiğini biliyorsun, o yüzden sana güvenim sonsuz ve şimdi git onların arasına sız."
Amcam bunları bir bir aklıma kazıttıktan sonra havaalanına kadar eşlik etti. Artık oyun başlıyor, yeni bir lise yeni bir şehir ve yeni bir hayat
Her şey yeni baştan...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tehlikeli
Teen FictionHer günüm zehir gibi,yılanın kanını kana kana içmiş gibi bir hayat...