"Öpsem tek tek göz yaşlarını akarlar mı yine? 🦋 "
08.45
Uykumun en güzel yerinde alarmı kapatmayı unuttuğum için o mükemmel sesiyle beni uyandırdı sağolsun. Bir hışımla kapatmaya çalışırken birde yere düştüm. Size dünyanın en sakar insanı olduğumu söylemişmiydim.
09.00
09.30
10.00
Evet aynen uykum kaçtı nerdeyse 1 saattir sadece yatakta oyalanıyorum.Bende sizin gibi saat 12de uyanma isteğiyle uyuyup saat 9 olmadan kalkiyorum bu biz Türklerin en ortak özelliği. Uykumun gelmediğini anlayıp bloğuma birkaç söz yazmaya karar verdim. Sayfayı ilk açtığımda bir sürü bildirimin geldiğini fark ettim. Aslında bana hiç bildirim gelmezdi mesaj kutum bomboştu genelde ama şuan ilk defa bir mesajım var ve tüm yazdıklarımı beğenen biri var. Bakmicaktım ama merakıma yenik düşüp mesaj kutusunu açtım. Biraz heyecanlandım çünkü nerdeyse 4 aydır açtığım bloğuma ilk defa mesaj gelmişti.
Mavinin50Tonu : 'Öpsem tek tek göz yaşlarını akarlar mı yine?'...
Diye yazmıştı Mavinin50Tonu yazdığı söz gerçekten dokunmuştu bana. Peki sizinde benimde aklıma takılan tek soru kimdi bu yazan kimdi bu Mavinin50Tonu. Söylediği şeye bir cevap yazamadım çünkü onu tanımıyordum. Oda beni tanımıyordu belki de tanıyor muydu . Kafam iyice karıştığı için , gönderi sayfasını açıp birşeyler yazmaya çalıştım.
"Mira tatlım uyandın mı?"
"Bilmiyorum" Annemin gelmesiyle bilgisayarı kapatıp yatağa geçtim. Uyuma taklidi yapmaya karar verdim. Çünkü cumartesi gününü yatakta geçirip tüm gün Kaanla konuşup film izlemek istiyordum. Ama anneme kalırsa onunla beraber alışverişe gidip tüm gün boyunca dışarda olmalıyız. Size de çok sıkıcı bir gün gibi gelmedi mi?
"Tatlım hadi uyan artık öğlen oldu bu gün seninle anne kız bir gezelim ne dersin?"
Ben size ne demiştim...
Annemle uzunca bir süre konuştuktan sonra beni zorla dışarı çıkarmaya ikna etmişti.Hemen giyinip annemin yanına gittim. O zaten hazırdı beni bekliyordu bende ayakkabılarımı alıp yanına gittim. Kapıda biriyle konuşuyordu. Tanıdık bir sesti.
"Tatlım bak Uzay gelmiş üst komşumuz. E oğlum nasılsın ? "
"Teşekkürler Şenay Teyze siz nasılsınız"
"Bende iyim bizde dışarı çıkıcaktık. Sen nereye canım"
"Ben bir arkadaşımı ziyarete gidiyorum isterseniz sizi de bırakabilirim"
"Aslında çok iyi olur demi Mira?"
Annemle Uzay hangi ara bu kadar samimi oldular? Uzayla bu kadar samimi olmaları çok fazla buna asla katlanamam. Ben bu düşünce girdabına girerken annemin dürtmesiyle kendime geldim
"Gerek yok aslında biz gideriz"
"Olsun canım yolunun üstüymüş"
Annemin amacı neydi. Asla onun arabasına binmem adım bile atmam ben onunla aynı havayı bile solumam
11:45
Yol boyunca ne ben konuştum ne de uzay sadece annem konuştu uzayda anneme kısa kısa cevaplar verdi. Ben arka koltukta oturduğum için onları duymamaya çalıştım. Ta ki anneme gelen telefondan sonra.
"Alo efendim canım ah teşekkür ederim bende iyiyim sen nasılsın annenler ablan durumları iyi mi ?Aa ben onu tamamen unuttum ya . Tamam canım geliyorum. Görüşürüz"
Ne annem bir yere mi gidiyo buna sevindim hatta çok sevindim çünkü hayal ettiğim mükemmel cumartesi beni bekliyordu.
"Geldik isterseniz inelim"
"Uzaycım çok teşekkür ederim ama benim acilen bir yere yetişmem lazım bir arkadaşıma söz vermiştim beni bekliyor. Siz Mira ile gezin ben size yetiştirim tabi senin için de uygunsa"
Sanırım kalbim durdu ben bu kas yığını ile birlikte mi burda tek başıma onunla beraber.Peki ya benim fikirlerim nolucak
Yapma Mira sende istemiyo değilsin;)
Kafa sesimi susturup anneme döndüm.
"Ben eve giderim ya sorun değil işi varmış onun benimde evde bir kaç işim var"
"Aslında arkadaşımı arayıp iptal edebilirim. ( Arkaşını aradi biraz geçtikten sonra bana kaçamak bir bakış atıp ) Bir işim yok artık ;)"
Soron olmoz bor oşom yok ortok . Dedi kas yığını. Benim birşeyler yapıp ondan kurtulmam lazımdı. O günden sonra onunla konuşmak biraz tuhaf olurdu .
"Hadi gezelim"
"Benim eve gitmem lazım ödevlerim var"
"Sonra yaparsın"
"Olmaz çok önemli bir ödev"
" Benden kurtulmak için başka bahaneler bulabilirsin;)"
"Kurtulmak veya bahane değil eve gitmem gerek..."
Ben daha sözümü bitiremeden kolumdan tutup çekiştirmeye başladı. Ben isyanlar yağdırırken o hala aynı davranışını sergiliyordu.Ben de dayanamayıp onunla yürümeye başladım. AVM de bir kaç sessiz tür attıktan sonra bir mağazanın önünde durdu aslında burası diğerleri için çokta sevilmiyen ufak bir kitapciydi ama benim için hayatın tam anlamıydı. Daha o içeri adımını atmadan hızlıca kolundan sıyrılıp içeri girdim. Gözlerim ilk kitaplara kaydı ellerimi onlarda gezindirirken oldukça mutluydum. Daha sonra DVDl'lere , pılaklara , çizgi romanlarına ve son olarak en sevdiğim yere gelmiştim "AJANDALAR ANI DEFTERLERİ KALMELER VE KOKULU SİLGİLER" belki de çoğunuz için bu bir saçmalıktır ama ben bu saydığım şeylere bayılıyordum. Onlara bakmak bile beni mutlu ediyordu. Çok vakit kaybeten beğendiklerimi elime alıp kasaya geldim onları ödeyip kasiyere birkaç sevgi sözcükleri dağıtıp mağazadan dışarı çıktım. Oracıkta bıraktığım Uzay ona doğru yürürken bana bakıyordu buz mavisi gözleriyle sanki herşey durmuş gibi beni izliyordu. Onun bu rahatsız ama ne kadar rahatsız olsamda gözleri beni benden alıyordu aklımda ki bu düşünceyi kaldırıp yanına geldim. Beni görünce istemsizce gülümsedigini fark ettim. Ona sorarcasına kaçamak bakışlar atıp cevap vermesini bekledim. Ama beklediğim olmadı sadece omuz silkti.
18:00
Eve geldiğim gibi üstümü değiştirdim günümün beklemediğim şekilde güzel geçmesi aynı zamanda yorulmam bedenim için hicde sağlıklı birşey değildi. Üstümü değiştirmeden önce kısa bir duş alıp kendimi iyi hissetmek için kahve yapıp yatağıma geçtim. Önümde bilgisiyarim dudaklarımda daha yeni aldığım pakatten çıkardığım ilk sigaram kulaklarımda en sevdiğim şarkı...
Hızlıca bloğuma girdim. Ekranı açtığım gibi bildirimin olduğunu fark ettim bu sefer bir kaç tane değildi sadece bir taneydi ama buda diğerleri gibi kalbimin hızlı atmasına sebep oldu. Bildirim bir beğeni veya takip isteği değildi bu bir mesaj istegiydi. Mesaj kutuma baktım açmak istemiyordum ama merak da ediyordum. Mesaj kutusuna basıp gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. Gözlerimi açtığımda okuduğum şeye tatmin olmak için binlerce kez okudum.Mavini50tonu: Büsbütün kaybettim bana dokunmayın sakın...