MMZ♥DF~ [G×G]

03

Beni en çok mutlu eden şeyden uzak tutman, beni kızdırmıyor değil bebeğim. Ama iyiliğimi isteyip de bana sanki annemmiş gibi kızman, hoşuma gidiyor...

          ...

Güneş ve Deniz sıralarında oturuyorlardı. Önlerinde oturan Damla ve Çiçekle sohbet ediyorlardı. Güneş'in gözü dışarıdaydı çünkü sağanak yağmur yağıyordu ve o sınıfta oturmak zorundaydı çünkü Deniz izin vermiyordu. Bir anda "Hoşçakalın!" diye bağırıp sınıftan dışarı, bahçeye fırladı. Denizde blöf yaptığını düşünmüş olacaktı ki, peşinden gitmedi.

İşte yağmur... Her bir damlayı tutmak istiyorum. Bu soğuğu içime hapsetmek ve bir daha üzülmemek istiyorum. Islanmak, çok özel benim için çünkü istemeden de olsa kendimi çok iyi hissediyorum.

-"Güneş sen deli misin?"

Hic kimse önemli olmuyor, derdim tasam yok oluyor bir anda. Yağmur damlaları vücudumla buluşunca, kendimi o kaybolduğum en derin kuyulardan çıkmış hissediyorum. Yukarı, daha yukarı...

Arda Güneşi kollarından yakaladı ve binadan içeri doğru yürütmeye başladı. Güneş tepiniyor, itiraz ediyordu. Binadan içeri girdikleri sırada Deniz'i gördü. Montunu alıp aşağı inmişti.
-"Çok teşekkür ederim Arda."
Deniz Güneş'i kollarından tutup yukarı çıkarmaya başladı. "Gerizekalı" dedi belli olmayacak bir ses tonuyla.

Beni en çok mutlu eden şeyden uzak tutman, beni kızdırmıyor değil bebeğim. Ama iyiliğimi isteyip de bana sanki annemmiş gibi kızman, hoşuma gidiyor...

Tuvalete gittiler. Güneş tişörtünü çıkardı ve montunu giydi.

Yine aynı sahneyi yaşıyorduk. Zaten ne zaman yağmur yağsa böyle olurdu. Ben ıslanırdım, Deniz kızardı, tuvalete gelirdik, tişörtümü çıkarıp montumu giyerdim, önce ıslak saçlarımı sonra da ıslak tişörtümü el kurutma makinesinde kuruturdu. Ben de o tişörtümü kuruturken kaloriferin yanına oturup göle dönmüş ayaklarımı kurutmaya çalışırdım. Yine aynı sahne. Göz ucuyla ona bakıyorum ve tatlı olduğunu düşündüğüm bir şekilde gülümsüyorum. Bana kızma. Seni seviyorum.

Deniz tuvalete giren kızları Güneş'e yüz vermemesi konusunda uyarıp geri yollamıştı . Çünkü öyle olunca Güneş şımarıyormuş.

Sen anlayamazsın belki ama, tişörtümü kuruturken bana ne kadar değer verdiğini bir kez daha anlıyorum. Ama yine de bazı şeyler biraz daha derin olsaydı, çok daha anlamlı olabilirdi...