༄35

2.3K 262 87
                                    

Gece gece sırf okuyucularını kırmamak için bölüm atmayan da ne biliyim sşdşwğlfğelxpwkxo

~

Bilinmeyen'den;

Nefes'in bana -kendimle alakalı ipucu vermem için- verdiği bir haftadan yalnızca üç günüm kalmıştı.
Kendimle alakalı o kadar kapalıydım ki ona karşı, haklıydı.
Ama yazdıklarından sonra kendimi ona belli etmeye henüz niyetim yoktu. Bir yandan benimle konuşmayı kesebileceği aklıma gelirken ben, kararsızdım.

Bana benden habersiz beni sevmediğini ima etmişti. 'Tahir ile aramda arkadaşlıktan öte bir şey yok.'
Yazarken kalbi acımış mıydı? Sadece bilinmeyeni avutmak için mi böyle söylemişti, yoksa gerçekten sevmediği için mi? İnanamazdım buna. Yanına her gittiğimde hızlanan kalbinin çarpıntısını duymuştum bir kere. Yalan söyleyemezdi, ve ben buna inanamazdım.

Bilinmeyen: Benim hakkımda ne bilmek istiyorsun?

Kısa bir süre sonra çevrimiçi oldu.

Nefes: Ben seni merak ediyorum bilinmeyen. Gün içerisinde ne yaparsın, nereye gidersin, ne yersin ne içersin ben bunları bilmiyorum. Hadi bunları geçtim ben senin dış görünüşünü bile bilmiyorum. Elbette dış görünüş zaten önemli değil klişesine girmeyeceğim ama seni bulmam için bu gerekli değil mi?

Nefes: Artık biraz yardımcı ol.

Bilinmeyen: Peki, sen sor ben cevaplayayım.

Nefes: Hatırlıyor musun?

Nefes: Sana göz rengini sormuştum ve sen de söylersem hemen bulursun demiştin.

Nefes: Göz rengin ne?

Bilinmeyen: Sen biraz fazla mı kurnazsın güzelim?

Nefes: Tilkilerin gözleri kahverengi değil mi ya, kahverengi mi senin gözlerin bilinmeyen?

Bilinmeyen: aşaifiwidğwfğwçfüeşfiwğfşw

Bilinmeyen: Çok güldüm ayol

Bilinmeyen: Bal rengi benim gözlerim.

-

Sıçtın bilinmeyen emice hıyarlı pardon hayırlı olsun.

Sarı Ojeli'm ||TEXTİNG||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin