༄40

2.4K 260 121
                                    

Öncelikle 30k olmuşuz, bu yolda benimle gelenlere teşekkürler vs ile başlamayacağım çünkü -açık konuşmak gerekirse- burda hiçbirimiz yol mol benzin falan düşünmüyoruz gerçi zaten benzin düşünecek halimiz yok fiyatlar uçmuş genjler. Saçmaladığımın farkındayım şaixçwcölflemdşwödiwşf ama demek istediğim şu. Basit değildi. Gecemi gündüzüme kattığım zamanlar olmadı, yalan söyleyemem ama oturup kafamı toparlamaya çalıştığım çok oldu. Bazen yazmak istemedim ama yeni bölüm bekleyen bir sürü okuyucum vardı. Çoğu zaman sizin için yazdım, ve şuan emeğimin karşılığını aldığımı görmek gurur verici. Keşke hepinize ter kokmadan mis gibi sarılabilsem ama Mersin'in havası bana nah çekiyor şuan.

Yorum istiyorum bölüm daha çabuk gelir 💛

İyi okumalar aşklarım

-

Kapıyı çaldığımda Zeynep büsbütün karşımda bana kaşlarını çatmış bir biçimdeydi. Onu içeriye doğru ittirip eve girdim. Mutfak olduğunu tahmin ettiğim yerden Tahir önlükle çıkınca istemsizce kahkaha atmaya başladım. Düşünebiliyor musunuz? 1.89 boyunda mükemmel bi adam, evin mutfağından böyle çıkıyor. Oy mıncırırım!

Mıncırmak demişken, zaten sevgili rolündeydik. Bahaneyle gidip yanaklarını sıkabilirdim. Onun yanına doğru adımladığımda "Hoşgeldin, sevgilim." Deyip yanağımdan öptü. O üç saniye, nefes öldü arkadaşlar.

Tabiki bir nefes klasiği olarak, asla yelkenleri suya indirmedim. Bir adım daha yaklaşıp ellerimi yanaklarıyla kavuşturdum. Ben yanaklarını sıkarken yüzünü buruşturdu, canının yandığı kesindi. Dişinin arasında tısladı.
"Nıpıyısın Nıfıs!"

Sonunda ellerimi çektiğimde sinsice sırıttı ve adeta bir bebek gibi konuşmaya başladı. "Ama sen şimdi benim canımı acıttın, yanağımı öpmen lazım acıdığı için."

FIRSATÇIYIZ FIRSATÇI MIYIZ ÜSTÜMÜZ BAŞIMIZ ¿

Zeynep'e dönüp baktığımda girişteki küçük pufa oturmuş, eline çekirdeğini almış bizi (!) seyrediyordu. Ne var, film mi çekiyoruz burda anasını satayım?

Ona baktığımı anlayınca gözlerini şüphelenmiş gibi kısmıştı. Tahir'e geri döndüm ve parmak uçlarıma çıkıp titreyen dudaklarımla yanağıyla dudağının tam ortasına bir öpücük kondurup geri çekildim.
"İçeri geçelim mi?" Değimde Tahir önce üstündeki önlüğü çıkarıp bir yerlere fırlattı. Daha sonra elimdeki çantamı alıp astı ve elini belime koyup beni salona yönlendirdi. İçim kıpır kıpır oluyordu.

Koltuklara oturduğumuzda, "Ee," dedim. "Sen neden geldin Zeynep?"

"Aaaaaaaa! Sen beni kovuyor musun şimdi?"

"Hayır tabiki de.. Yani biz bugün için başbaşa planlar kurmuştuk." Zeynep'e göz kırptım. "Anlarsın ya.."
Zeynep gözleri dolu dolu ayağa kalktığında adımlarını kapıya yönlendirdi. Askılıktan çantasını aldı ve kapıyı açtı. "Size.. İyi eğlenceler."

-

"Oh be!" Deyip duvara yaslandı Tahir. "Bu seferlik kurtuldun. Ben gideyim artık.." Askılığa yöneldiğimde kolumdan tutup beni durdurdu.
"Ne güzel olmuşsun, sarı sarı."
Gözleriyle iyice süzüp bakışlarını tekrar bana çevirdi. Ojelerim dikkatini çektiğinde birkaç parmağımın ucundan tutarak havaya kaldırdı. Elimi geri çekip askılıktan çantamı aldım. Kapı kolunu çevirmek için tuttuğumda daha ben ne olduğunu anlayamadan sırtım sertçe kapıyla buluştu. Kafasını eğip burnunu boynuma sürttü ve ardından o boğuk ses.

"Gitme.."

~

Uzun zamandır bölüm atamıyordum üzgünüm.

Sizi çok seviyorum 💛🔗

Sarı Ojeli'm ||TEXTİNG||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin