Melody | Harry Styles

30

İyi okumalar!❤

***

"Herkes bir şeyler söylemek için sıra bekliyor, kimse anlamak için dinlemek derdinde değil. Adına iletişim dediğimiz şeyi hâlâ sadece kulağımıza erişen sesler ya da göze görünen yazılar sanıyoruz. Hissetmeleri erteledik..."

***

Eli elime değdiğinde her şey bitmişti.

"Yordun kendini, keşke dışarıdan söyleseydik."

"Rahat ol bebeğim."

Kulağının altına o çok sevdiği öpücüklerden kondurup fırındaki etleri kontrol ettim. Masa da hazırdı, geriye bir tek giyinmemiz kalıyordu.

"Yürü, giyinelim."

Harry'yi poposundan merdivenlere sürükledim ve ittirerek basamakları çıkmasını sağladım. Kıkır kıkır gülerek bana hiç yardımcı olmuyordu, ta ki beni kucağına alıp yatağımıza bırakana kadar. Ağırlığını vermeden üstüme eğilip boynumu silikçe öptü. Sonra eğildiği yerden doğrulup dolabına ilerledi ve kıyafetlerine baktı. Bense onu izlemekle meşguldüm. Birkaç dakika sonra elleri belinde yatağın ayak ucunda dikildi.

"Giyecek hiçbir şeyim yok."

Gözlerimi devirerek yataktan kalktım. Dolaba ilerleyip kendime saten, efil efil açık mavi bir elbise seçtim. Ani bir kararla sol tarafa koymayı tercih ettiğimiz kıyafetlerine şimdi de ben göz gezdiriyordum. Siyah bir kot ve beyaz bir tişört alıp göğsüne attım. Kıyafetleri eline alıp dudağını beğenmiş bir edayla büzerek bana baktı. Omuz silkip yatağa oturdum ve kotumu çıkardım. Harry de yatakta tam arkama oturdu, sırtlarımız arasında az bir mesafe varken soyunduk. Çıkardığım gömleği öylece yatağın üstüne bırakıp elbiseyi elime aldım ve fırfırlarından tutup giydim. Ayağa kalkıp çıkardıklarımı odamızdaki banyonun girişindeki kirli sepetine attım. Bu sırada da çamaşır yıkama vaktinin geldiğini anlamıştım.

Arkamdan belime dolanan bir çift elle birlikte kendimi geriye yasladım. Kafamı göğsüne koyduğumda alnımdan öpüp giyinirken bozulan saçlarımın maşasını parmaklarıyla kıvırarak düzeltti. Zil sesiyle aşağı indik. Kapıyı açtım.

"Hoş geldiniz!"

Harry ve ben aynı anda neşeyle bağırdık. Anne bana, Gemma da kardeşine sarılarak içeri girdi.

"Nasılsınız?"

Anne çantasını portmantoya bırakırken telaşla sordu. Sanki aynı evde işlerin yürümeyeceğini ima ediyor gibiydi veya bana öyle gelmişti.

"İyiyiz anneciğim, bahçeye geçelim mi?"

Harry soruyu başımızdan savıp hepimizi bahçeye yönlendirdi.

"Yerleşebildin mi Melody?"

Bu sefer de Gemma sorduğunda kafamı salladım.

"Her şey yolunda."

Biraz sohbet ettikten sonra yemekleri servis ettim ve kimse bayılmadan yemeğimiz sona erdi. Tabakları Harry ile bielikte mutfağa götürdük, arkamızdan Gemma geldi.

"Lavabo neredeydi Harry?"

Harry kaşlarını çatıp arkasını döndü.

"Buraya hiç gelmemiş gibi-"

"Bana göstermek ister miydin?"

Ben de arkamı dönüp Gemma'ya bakacağım sırada gitmişlerdi bile. Bahçeye gidip masadaki yerime oturdum.

"Melody... ona iyi geliyorsun."

Garip bir sessizlik olduğunda cevap vermemi istemiş olabileceğini fark ettim.