-10-

158 12 12
                                    

(normalde kötü son yapacaktım ama sizin için hikayeyi uzatıcam ve daha az üzüleceğiniz şeyler yazıcam üzülebilirsiniz ama ölüm olur mu bilmiyorum)

Minsoo dan

Gözlerimi açtığımda yerde polislerin öldürmesi ssonucu baygın ve ölmek üzere duran Bae vardı. Polisler gelip bizim ellerimizi çözdüler ve benim ağzımdaki bandı açtılar.

Polislerden birisi elinde ceset torbasıyla gelince gözümden bir damla yaş süzüldü. Ne de olsa Bae ile çok güzel anılar biriktirmiştik ve çok iyi bir sevgililiğimiz, arkadaşlığımız vardı.

Jimin bana baktı ve ağladığımı gördü. O anda bana çok da sert olmayacak şekilde tokat attı 😯 Canım pek acımamıştı ama bu artık sonumuzun geldiğinin bir işareti olabilirdi.

Jimin: Ne diye onun için ağlarsın?!

Minsoo: onunla iyi bir arkadaşlığımız vardı ne yapayım ayrıca asıl sen ne diye bana tokat atarsın?

Jimin: Bir kere de mantıklı konuşsan bir şey olucak sanki... Neyse yurda git. Ben diğerlerine haber veririm.

Jimin in bunu demesiyle oradan ayrılıp kendimi serin bir havaya teslim bırakmıştım. Rüzgar beni üşütsede bana hüznü hatırlatıyordu. Bae ölmüştü ve yetmezmiş gibi bir de Jimin bana tokat atmıştı. Galiba bu tramvalar benim etrafımda sonsuza dek sürecekti.

Eve gittiğimde üyeler yorgun bir şekilde oturuyordu. Olanları anlattım. Onlar beni aradıklarını söylediler.

Eun bi yorgundu ama tae ile el eleydiler. Onlara hafif bi' gülümseme atıp yukarı kata, Park Jimin le olan odamıza çıktım. Bu sefer olanları kimseye anlatmayacaktım, o yüzden jimin le kaldığımız lanet odaya katlanacaktım.

Odadan çıkacakken içeri jimin girdi ve çarpıştık. Ben yoluma devam edip aşağı indim. Jungkook benim en sevdiğim filmi açmıştı. Bende yanına gidip izlemeye başladım. Biraz duygusal bir film olduğu için sonunda ağlamıştım.

Jungkook: İstersen bana sarılabilirsin.
Hafifçe sarıldım. Jungkook bana şefkatli davranıyor artık.

Kafamı çevirdiğimde karşımda Jimin ve hei oturuyordu. İkiside bize öldürücü bakışlar atarken ben de durumun öyle olmadığını sadece Hei ye bildirdim. (Jimin'in kıskanması lazım biraz ehehehe)

Canım sıkılmıştı, dans odasına gidip pratik yapmalıydım. Dans ederken içeri Jungkook girdi. O da benim arkamdan yaptıklarımı tekrarlıyordu. Şirinliğine diyecek bir lafım yoktu ama onu arkadaşım olarak görmeliydim. Çünkü tahminlerime göre bizim grubumuzun tatlış maknae si jungkook u seviyordu.

Dans pratiğim bitince jk ile ortak alana gitmiştik. Etrafa baktığımda herkesin birbirini mutlu ettiğini gördüm. Jimin ise oturmuş somurtuyordu. Bana öyle davrandıysa çekecekti.

Akşam yemeği için pd ile yemeğe gidecektik ama pd işi çıktığı için gelemeyeceğini, bizim gitmemizi söyledi. Hazırlanmaya başladım ve gözüme dolabımdaki jimin in alma dediği ama benim gizlice aldığım kıyafetler çarptı. Onu kıskandıracaktım.

Bu tarz giyindin

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu tarz giyindin.

Giyinip çıktım. Jimin hala aşağıda duruyordu. Beni görmemiş olacak ki, hiçbir tepki vermedi. Araçlara bindik. 2 araç gidiyoruz ve bu sefer kız kıza erkek erkeğe bölüşelim araçları dediler. Bizim arabayı haneul sürüyordu. Açıkçası biraz şaşırdım.

Restauranta girdiğimizde Jimin le göz göze geldik. Bana öldürücü bakışlar atarken bende umursamaz ve havalı hareketlerim ile meşguldüm. Oturduğumda yanımda Jungkook,  öbür yanımda ise Jimin vardı. Jungkook Hei'yi keserken (bakma anlamında) Jimin benim bacaklarıma ve etegime odaklanmıştı.

Rahatsız oldum ve eteğime baktım. Eteğimin yarısı hafif bir şekilde havaya kalkmıştı. Çok utandım ve kapattım. Telefonuma gelen mesajın sesiyle telefonuma yöneldim.

Jimin: Benden kaçabileceğini mi sandın?

Minsoo: Yaa neyden bahsediyorsun???

Jimin: Bilmiyormuş gibi yapma...

Minsoo: Bunu gereksiz yere tokat atarken düşünecektin Jimin,  ben onu sadece arkadaşım olarak görüyordum.

*Ufacık bir yalandan ne olabilir ki ehehhe

Jimin: Sonucu değiştirir mi?

(Çimin ne yapıyorsun ya yazar bile utancından domatese döndü 😖😖 dgdgkdfsfs)

Jin'in sesiyle telefonlarımızı bıraktık.

Jin: Telefondan değil yüz yüze konuşun. Ve yemeğinizi yiyin. Gerçi benim kadar güzel yapamamışlar ama olsun. 😂

Jimin: Tamam tamam yiyoruz yemeğimizi hyung.

Jimin ile hayal et🌻Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin