1. kısım : Tanışma faslı.

519 11 1
                                    

Bugünde aynı hiç değişmedi rutin. Her bir saniye ondan önce gelen saniyelere liderlik yapıyordu. Odamın camından giren gözümü kör eden güneşin parlaklığını kısmak istiyordu kan içindeki ellerim. Güneş yerde duran cesedi ısıtıp, kokutmaya başlıyordu parkelerimi. Arta kalan kanları temizlerken yine lanet olası bel ağrım ziyarete uğramaktaydı ve yine ben ilaçlarımı içtiğim sıcak biranın içine karıştırmıştım. Pek bi' etki etmedi belli ki ama ümidimi hiç bir zaman omuzlarımdan silkip yerlere saçmadım. Akşam olsun istiyorum şuan tek derdim bu. Çünkü buzluğum sadece geceleri aktif oluyordu. Onunda kendi çapında sebepleri vardır elbet. Pek bir bilgim yoktur her gün kendi dağlarını atlatıp gelişen teknoloji hakkında. Belki de sadece fişini takmalıydım. Ama bu sefer cesetten aldığım gözlerin mayhoş bi' hal almasını engelleyecekti. Saatin kaç olduğundan haberim yok. Eve gelip süpürge satmakla uğraşan bir genç çocuk bana yanında hediyemizdir diye sahte bir duvar saati vermişti. Nedense süpürgeyi bırakıp yerde sürünerek kapıya gitme çabalarındaydı ve kesilmiş olan dudakları yüzünden " nolur bırakın beni " cümlesini bir türlü sarfedememişti. Sanırım alt dudağını yerinde bırakmalıydım. Bir kaç saattir başka bir benliğimle yaşıyorum. 20 yaşımdayım ama sadece 8 senesini hatırlayabiliyorum. Geri kalan yaşantımda nerelerdeydim, hangi bayanın dudaklarına sahte kelimeler döküyordum inanın ki bilmiyorum.

Zaman geçti, şuanda gece oldu. Buzluğum hiç sorun yapmadan çalışmakta ama süpürgeci çocuk hala kapıyı açmayı denemekle meşgul. Kollarını dikmeye çalıştım ancak daha önce benden başkası dikmeyi denemiş. Sanırım tutmadı diye derisini kemiklerinden soyutlamış. Bunu görünce yanlız olmadığımın farkına baktım. Varoş bi gecekonduda ikametgah ediyorum. 2 odam var sadece o kadar. Yan odadan tıkırtı sesleri gelmekte ama içimi bi' şüphe kapladı. Bi' ses bana oraya gitmemem hakkında söylenişlerde bulunuyor. Ritmi hiç değişmeyen tıkırtı sesini şuanda daha çok merak ediyorum. Acaba içeride biri kendince eğleniyor ve ben burda üstüme kıyafet bulmakla mı meşgul oluyorum. Her insanın eğlenmeye hakkı vardır bence. Sormalıyım müsaitler mi diye.

Sabah oldu ve ben tualette uyandım. Ancak tıkırtı sesleri kesilmiş. Giderken elimi yüzümü yıkamak için tualete gelmiştim ancak sanırım burda uyuyakalmışım. Eğlence bitmeden yetişmeliyim ama koridorda sürekli bedenlerinden ayrılmış organlar bulunmakta ama hepsi parfüm kokuyor. Sanırım bir bayanla birlikteyim. Kapıyı açtım ve içerideyim burası tavan dahil her yer kan içinde. Sabah olmasına rağmen sadece loş bi' ışık var burada. Bir bayan yerde uzanıyor sanırım yorulmuş olmalı eğlenceden dolayı, bırakmalıyım ki uyusun. Ancak yüzünü çok merak ediyorum her tarafta boş alkol şişeleri var sanırım dokunsamda uyanmaz. Bayanın yüzünü göremedim ama şuanda yerde yanağını ve burnunun derisini buldum. Dağıtmışlar geceleyin buraları hep. Heryerde insan organları var. Parti gerçekten güzel geçmiş olmalı. Yerlere kanla yazılmış onlarca yazı var ama hiç biri Türkçe değil. Sanırım tercüme etmeliyim. Neyse. Mutfaktan kahvemi alıp dinlenmeliyim biraz. Belkide dünkü yorgunluktan sonra kaçırdığım parti için motivasyon olup enerji toplamalıyım. İyi geceler kardeşim.

Şizofren GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin