Şizofreni günlüğü 2
Herşeyin tekrar başladığı yerdeyim. Sıcak kahvemi aldım ve oturdum yere. Yerin soğukluğu belimdeki sinirlere kadar ulaşmakta. Garip bi' his içerisindeyim. Evimin her bi köşesinden gloomy sunday'in fısıltılarını duymaktayım. Sanki Rezso Seress benim evimde tekrardan can bulmuş dertlerime ortak olmaya gelmiş ve kalbimi yerinden sökmek istiyormuş gibi. Bu şarkıyı dinlerken bu şarkıyla beraber ölen onlarca insanı evimde ağırlıyorum. Dünkü party'i kaçırmak hiç hoşuma gitmedi ama rekabeti severim. Tonlarca insan var evimde her yerde Semillion kokuları var yerlere dökmüşler hep. O kadarda bardakları sıkı tutun dedim ama her ikram ettiğim yere düşürdü bardakları. Büyük bir saygısızlık olsada Rezsonun bana olan bakışlarından anlamaktaydım affedilmesi gerekildiğini. Süpürgeci çocuk ve kimin olduğunu bilmediğim cesedi göremiyorum ortalıklarda. Sanırım party'den sıkılıp gitmişlerdi ama kapıyı kim açtı onlara? En son yüzündeki damarlara bulaşmış olan tozu yıkamak için yerde hareketsiz duran bayanın tualete sürüklendiğini gördüm. Muslugu falan kırmış hep kafasını falan vurmuş duvarlara sanırım başı gerçekten parti yüzünden çok ağrımaktaydı. Neyse misafirlerime dünkü kaçırdığım partide tattırılan tatsız fare kulaklarını ikram etmeliyim sanırım. Herhalde sağlam partilerin hepsinde böyle yapılmakta. Tadı gerçekten çok mayhoş ve aşırı yumuşak. Çiğnemek de zorlandığım için eskilerden olan Semillion'dan bir iki yudum alarak kendime geldim. Temizlikçi bir kadını aramalıyım heryer kırık camlarla dolu misafirlerim rahatsız olmakta ve bunun farkındayım biraz bekleticegim..
+Alo?
- ...
+ Hizmetçi arıyordum ben?
- ...
+ Aloo?
- ...
+ Peki başka şirkete başvururum, gerizekalılar.
Aptal bi' şirketle görüştüm bilmiyorum duydunuz mu ama bana cevap vermediler. Gerizekalıların numarısını bulmak için o kadar uğraştım ve bi köpeğin kopmuş kafasında ki ağzından almak zorunda kaldım. Ah şu köpekler her şeyi ısırıp yeme peşindeler. Ama anlamadığım bir olay vardı bu kopmuş köpek kafasını neden kimse fark edip telaş yapmadı? Ve neden herkesin üstündeki kıyafetler yanmakta. Neyse burası biraz sıcak oldu camları açmalıyım. Kokular sardı dört bi yanımı ve duvalar yine sis içinde kaldı. Bazı kelimeler netleşmek üzere olduğunu farkediyorum ama yerimden kalkmak şuanda yorucu geliyor bana. İçtiğim Cuba purosunun küllerini yere atmaktayım ve bu çok eğlenceli geliyor. Yapmaman gereken şeyleri yapmak. Hep çekici gelmedi mi zaten? Yan tarafa gidip bakmalıyım daha fazla şampanya gerek şarkı gayet güzel, ortam loş ışık herşey çok güzel ilerliyor. Yanlız dademin bir kadın girdi evimden içeri gülüşü o kadar güzeldi ki bakışları bile farklı bi' anlam katmalıydı bana. Kendisinin de bazı sorunlarının olduğunu düşünüyorum ve yanına yaklaşmak istiyorum. Konuşmalıyım. Birileri beni itmekte.
Çok farklı bir bayandı. Biraz telefonda konuştuk kendisinin bazı sorunları olduğunu ve bu parti de kafasını dağıtmak istediğini söyledi. Yanında kedisini alıp gelmişti. Çok tatlı bir kedi baya da tüylü. Tüye alerjim olmasa alıp sarılırdım ona. Çünkü o bir çok şeyi kurtardı. En önemlisi elleri kanlı ama bakışlarında hüzünün konu aldığı bir canı kurtarmıştı. Bunun farkında olduğunun farkındayım. Bu farkındalık herkesin eline geçmez çoğu zaman.. Kendime gelmek için sürekli su içiyorum. Çünkü bakışları, hoşgeldiniz efendim dediğimdeki bakışları, özellikle tek kaşını kaldırıp gülümsemesi. Beni bitiren asıl noktalardan birisiydi. Neyse bayadır görmüyorum etrafta kendisini. Belkide kafasını dağıtmak için dünkü parti yapılan odada uyuyordur biraz. Kapıdan baktım kendisine. Kedisine sarılmış halde sigarasından nefes alıyordu. Çok sigara içtiğinin farkına vardım ve bu hiç hoşuma gitmedi, aksine sanki senelerdir tanıdığımmış gibi bana rahatsızlık verdi. Oturduğum koltuğun yanındaki duvara fısıldıyor sürekli. Seninle konuşmam gereken birşeyler var, bana herhangi bir şeyler anlat diye. Ne anlatacağımın farkında değilken konu konuyu açtı ve ben anlatmak istemediğim tonla şeyi dudaklarımdan saçıp savurdum. Herşeyi söylemek zorunda kaldığımı hissettim ve içimden gelen ne varsa yüzüne kin & sevgi & saygı çerçevesi içinde dile getirdim.
Bana çok benzediğini farkettim. Sanırım o da benim gibi bir kaç senesini hatırlamıyor. Sanırım onunda yerde yatan cesedinin parkelerine koku bırakmasından nefret ediyor. Neyse. Şimdilik ara vermeliyim deftere. Parti çok güzel gidiyor ve her tarafta terkedilmiş sevgi kokusu var. Bu hoşuma gitti. Birazdan geleceğim kardeşim, kendine dikkat et.
