~Bir~

92 15 26
                                    

Seokjin kardeşinin kapasını tıklattı, ve açıp içeri uzattı kafasını. mutlu bir şekilde; "Taehyung, babam bizi çağrıyor. Çabuk, çabuk"

Taehyung oynadığı bilgisayar oyunundan kafasını kaldırmadan cevap verdi "Neden hyung?"

"bilmiyorum, çağırdı işte hadi çabuk"

Taehyung bıkkıncana oyununu durdurdu, ve kalkıp abisiyle birlikte aşşağıya indi. Babaları salonda anneleriyle konuşuyordu. Taehyung babasının yanına oturdu ve boynuna dolanıp şımarıkca "hoşgeldin baba" dedi.

"Bizi çağırmışsın babacım, ne oldu" bunları söylerken fazlasıyla cilveliydi.

Babaları bay Kim, önce büyük oğluna bakıp göz kırptı ve küçük oğlunun kollarından kurtularak. "size sürprizim var" dedi.

Seokjin sanki bilmiyormuş gibi heyecanlanmış numarası yaptı. Taehyung da doğal olarak heyecanlanmıştı. Gözleri parladı.

"Tatile gidiyorsunuz çocuklar" dedi coşkulu bir şekilde.

Seokjin yine ilk kez duruyormuş gibi ellerini çırptı. Taehyung da kısa bir şaşkınlıktan sonra düşünür gibi yaptı ve "ımm.. Sanırım bi tatil fena olmaz" dedi. Bunu duyan seokjin ve babası mutluluk ve birazda şaşırmış olarak birbirlerine baktılar.

"Nezaman gidiyoruz peki" dedi Taehyung. Onun bukadar çabuk kabul etmesini hiç beklemiyorlardı. Yinede hiç ses etmediler.

"Yarın"

Babasının dediğiyle gözleri büyüyen Taehyung, hızla ayağa fırladı ve "Ne..! Neden bukadar geç haber veriyorsunuz. Ben şimdi nasıl oyunlarımı toparlayacağım.. Ah intarnet.. Kendime bol miktarda intarten yaptırmam gerek, sonra.. Sanırım bunları bile hazırlamam için anca vaktim var"

Seokjin, bay Kim ve bayan Kim. hepsi o sırda birbirlerine baktılar. Ancak yinede hiç birşey demediler. Çünkü işin aslını derlerse ona asla kabul ettiremeyeceklerini biliyorlardı.

"E, peki ya normal eşyaların..?" bayan kim denemek için sorduğunda Taehyung sanki çokda önemli değillermiş gibi.. "Ah doğru ya, birde kıyafet almalıyım"

Annesi alt dudağını ısırarak eşine ve büyük olğluna baktı. Onlarda ondan farksız değillerdi.

"Sen merak etme kardeşim hazırlanır hepsi bir şekilde"

Seokjin bunları kardeşine küçük bir çocuğa söylermişcesine konuşmasını değiştirerek söyledi.

"hatta hadi şimdiden git başla hazırlamaya" Taehyung kafasını sallayıp babasının yanından kalktı ve koşar adımlarla odasına çıktı.

Taehyung'un gitmesinden faydalanan üçlü, birbirlerine dönerek; Birşeyi başarmış olmanın mutluluğu ile sırıttılat.

"Baba bu hala oyun diyor, cümbüş diyor. Bunu nasıl halledeceğiz" Taehyung'un duymaması için biraz fısıldayarak konuşmuştu.

"Onun için aklımda bir kaç fikir var. Tabii yürürlüğe sen koyacaksın." 

"Neymiş onlar.?"

Bay Kim, yaslandığı yerden öne doğru eğilerek, ve bir eline dizine koyarken, diğer kolunuda dizine koyar ve "bu zaten kesinlikle tüm oyunlarını, bilgisayarı, her ne zımbırtısı varsa hepsini aynı çantaya koyacaktır. Değil mi.?"

"evet, öyle yapıyor hep"

Bay kim parmağını şıklatarak "Heh. İşte o çantanın ya başına bi iş getireceğiz. Tabi bunu yaparsak tatilden sonra birde kendimizi affettirmekle uğraşırız. O yüzden, Ya siz giderken gizlice arabanın bagajından alacağız onu. Yada o çanın aynısıyla değiştireceğiz"

StrandedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin