Gecikme için üzgünüm ama emin olun yazmaya ve paylaşmaya çalışıyorum.. İyi okumalar..
Dün geceden sonra uyumaya çalıştığımda sonuç olarak garip kabuslarla uyanmıştım.Uyuduğuma küfredip kendime soğuk duşa attım. Direk bu evden çıkmak istediğim için hızlıca hazırlandım.
Merdivenlerden son hızla inerken babamın birden önüme çıkmasıyla bir küfür savurdum. Babam bana kaşlarını çatınca sevimlice gülümsedim.
“Bir şey mi oldu?” diye sorunca , “Gel. Seni ben bırakayım.” Dedi ve bir şey söylemeden kapıyı açtı.
Derin bir nefes vererek geri verdim. Kapıdan çıktım. Babam arkamdan kapatıp hızlı adımlarla yanıma geldi.
Son model arabanın kapısını açarken bir şey demeden arabaya bindim. Babamda saniyeler içinde arabada olurken arabayı çalıştırdı ve sürmeye başladı.Şoför yoktu. Babam araba kullanmayı seven biriydi.
Babamın konuşmamasını istediğimden camı aralayıp radyoyu açtım. Fakat dakikalar sonra babam ikisini de kapatmıştı.
“Dün..”diye başladı.
“Ben de ne zaman başlayacak diye merak ediyordum.”diye mırıldandım sessizce. Babamın duyduğundan emindim fakat duymamazlıktan gelerek devam etti.
“Yukarı çıktığın da Kerem’de uzun bir süre inmedi. Hiç konuştunuz mu?”
Yutkundum. Dün gecenin aklıma gelmesine engel olmadan içim titredi. O anki yakınlığımız. Nefesinin boynuma değmesi. Kalp atışlarım.
Başımı iki yana salladım.
“Hayır.” Dedim direk. “Odama girdim ve kapıyı kapattım. Onu görmedim hiç.”
“Eminsin, değil mi?”
“Evet baba.”
Sert tepkim karşısında hızını arttırdı. “Sadece onunla hiçbir bağlantı da olma. Olur mu?”
“Hı-hı.”
Derin bir nefes verdi. “”Şu sıralar—“
“Baba!”
“Sadece üniversite için pek çalışamadığını ve bunun önemli olmadığını söyleyecektim. Merak etme. Üniversiten hazır.”
“Ne?”
“İstediğin üniversite olmazsa eğer ben—“
“Geleceğimi güvence altına falan alma baba ! Bak neredeyse beş yıldır ben yalnızım tamam mı? Yanımda olman yalnız olmadığım anlamına gelmez! Ben resmen umut verilip bırakılan bir kız çocuğuyum! Bana para verip çok lüks okullarda okutmanı istemiyorum. Ben kendim istersem her şeyi yapabilirim. Duydun mu baba?”
Direksiyonu biraz sıktı. Fakat ardından başını salladı. “Üzgünüm.”
Biraz fazla üzerine düştüğümü düşünerek başımı öne eğdim. O bunu hak ediyor muydu? Bazen deli gibi hak ettiğini düşünüyordum. Fakat bazen de sevdiği tek kadın ölmüş, kimsesiz bırakılan çaresiz bir adam ve bunu her şeyi unutmak için yaptığını düşünüyordum.
Ama o kimsesiz değildi ki. Ben vardım. .
Kafamı kaldırıp babama baktım. “Annem… Onu çok özlüyor musun baba?”
Kaşlarını çatıp, “Bu da nereden çıktı?” diye sordu.
“Aklıma geldi.”
Derin bir nefes verdi. “Tabi ki özlüyorum.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansız
Teen FictionÇünkü berbat bir baba geçmişinin içinde bulunmaktan daha kötü bir şey varsa, o da ölümdür.