Yeni uyanmıştım, saat 09:00 idi. Yüzümü yıkamak için banyoya gittim. Büyükannem mutfaktan kahvaltı hazır diye bağırdı. Kahvaltı nefis görünüyordu. Büyükannem kahvaltı yaparken beni bir yere götüreceğini söyledi. Birden tüm dikkatim büyükanneme çevrildi, nereye gideceğimizi, ne yapacağımızı merak ediyordum. Soluksuz bir şekilde soru sormaya başladım. Nereye gideceğiz ? Ne yapacağız? Büyükannem ise kahvaltımı bitirdikten sonra giyinip yanına gelmemi söyledi sakin bir şekilde. Hızlıca merdivenlerden çıkarken ayağım kaydı ve düştüm. Büyükannem sakin olmam konusunda ısrar ediyordu. Ancak ben sakin olamıyordum, içim kıpır kıpırdı. Bu yerle ilgili tuhaf şeyler hissediyordum. Odama çıkıp giyindim ve hemen büyükannemin yanına gittim.
Sonunda çıktık ve kapını önünde ilginç bir otobüs bekliyordu, daha önce hiç görmediğim bir otobüstü. Biraz korkmaya başlamıştım, bunun heyecandan olduğunu düşündüm. Büyükannem elimden tutup hızlı bir şekilde çekti ve otobüse bindik. Otobüste bizden başka hiç kimse yoktu. Büyükannem yolumuzun uzun olduğunu ve tekrar sakin olmamı söyledi. Otobüste bir köşeye oturduk. Büyükannem çok garipti, yol boyunca hiç konuşmadı ve sorduğum hiçbir soruya cevap vermedi. Yarım saat kadar yolculuk yaptık ve sonunda sislerin içinde ilginç bir köşke geldik. Köşkün çevresindeki tüm ağaçlar ölmüştü. Gökyüzü kapalıydı ve yağmur yağıyordu hafiften... İçimdeki korku git gide büyüyordu. Büyükannem bir yabancı gibi bakıyordu. Ben bunları düşünürken köşkün kapısı gıcırdayarak açılmaya başladı. İçerisi çok tuhaftı. Büyükannem içeriye doğru seri adımlarla yürüdü, ben de peşine takıldım ve içeriye girdik. Heryer çok tozluydu ve örümcek ağları kaplamıştı heryeri. İçerisi karanlıktı ve bizden başka kimse yoktu. Çok büyük bir sessizlik, bir sessizlik kaplamıştı her yanı. Korkum git gide artıyordu. Acaba büyükannem beni neden böyle ürkütücü bir yere getirdi ? Merdivenlere doğru yöneldik, merdivenlerden çıkarken duvarda bir sürü insan resmi vardı. Sonuna geldiğimizde dona kaldım karşımda büyükannemin resmi duruyordu. Yaşadığım şok o kadar büyüktü ki ayakta duracak halim yoktu. Kendimi büyükanneme doğru bıraktım, ama yere düştüm. İnanamamıştım, büyük annemin içinden geçtim. Büyükannem o sakin tavrını koruyarak beni takipmet dedi.
Bir sürü koridor geçtikten sonra, bir kapı dikkatimi çekti. Bu kapı diğerlerinden çok farklıydı. İçeri girmek, orada ne olduğumu görmek istiyordum. Sanki bir şey beni o odaya çekiyordu. Kapıya doğru yöneldim. İçeriden çok kötü kokular geliyordu. Büyükannem beni arkamdan hızlıca odaya ittirdi. İçeride kopuk bedenler vardı. Sağ tarafımda da büyükannemin kopuk kafasını gördüm, tam karşımda da...
