🌹Chapter Six🌹

2.7K 220 223
                                    

Doyoung hastanede gün boyu hastadan hastaya geçmişti, kafası çok doluydu. Her içeri giren kişiye ayrı ayrı öğütler veriyor, rahatlatmaya çalışıyordu. Bunlar olurken aklının bir köşesinde hep Taeyong vardı, ne yaptığını cidden merak ediyordu.
Kafasını kaldırdı ve duvardaki saate baktı, öğle yemeği vaktine az kalmıştı. Arada Taeyong'u aramayı düşünüyordu. Bir anda ona karşı korumacı hissetmeye başlamıştı, sonuçta bebeklerinin babasıydı, değil mi?

Öğle yemeği vakti geldiğinde Doyoung son hastayı da yolladıktan sonra hızla odadan çıkıp hastanenin bahçesine indi. Telefonunu çıkarttı ve Taeyong'un numarasına bastı, telefonu kulağına götürdü.

[Efendim?]

"Taeyong, nasıl gidiyor?"

[İyi gidiyor fakat banyonu biraz kirlettim ve içeri temizlemek için tekrar girdiğimde daha fazla kirlendi. Gerçekten üzg-]

"Sorun değil, girme oraya. Bir şey yedin mi?"

[Daha değil]

"Dolapta biraz yemek olması lazım, onları çıkart ve ye. Aç kalma"

[Pekala, yiyeceğim]

"Güzel, o zaman şimdi kapatıyorum" tam telefonu kulağından çekmişti ki Taeyong'un bir şey dediğini duydu, telefonu tekrar kulağına götürdü "Efendim, bir şey mi dedin?"

[T-teşekkür ederim]

"Önemli değil, görüşürüz"

[Görüşürüz, Doyoung] Doyoung telefonu kapattı ve cebine attı, artık gönül rahatlığıyla yemek yiyebilirdi.

☆☆☆

Tüm günü bittiğinde Doyoung derin bir nefes aldı ve arkasına yaslandı. Biraz dinlendikten sonra oturduğu yerden kalktı ve hemşirelere veda ettikten sonra klinikten çıktı. Saat neredeyse dokuz buçuktu.
Hızla arabasına bindi ve eve doğru sürmeye başladı, bayağı uzun süredir evinde yalnızdı Taeyong.

Eve geldiğinde sessizce kapıyı açtı ve içeriye girdi. Odaları kontrol etmeye başladı, Taeyong hiçbir yerde yoktu. En son olarak mutfağa gittiğinde içeride birini görmüştü fakat bu Taeyong değildi.

"Jaehyun?!" Jaehyun arkasına döndü ve gülümsedi.

"Hoş geldin, aşkım" Doyoung ters ters baktı.

"Sevgilin falan değilim" Jaehyun, Doyoung'a yaklaştı.

"Bu olmayacağın anlamına gelmiyor" Doyoung'u belinden tuttu ve kendine çekti. "Değil mi?" sırıttı ve dudağına küçük bir öpücük kondurdu. Doyoung hızla onu itti.

"İğrençsin" elinin tersiyle dudağını sildi. "Gidip karına yapsana bunu sen"

"Biliyorsun, onunla aramızda hiçbir şey yok. Bazen babama lanet ediyorum, zorla evlendirdi beni" başını salladı.

"Bu yaptığın yine de aldatma oluyor biliyorsun değil mi?"

"O da beni aldatıyor! Geçen gün başka erkek çağırdığı için evden kovdu beni. Tüm gece Ten'de kaldım"

"Zor olmuş olmalı sonuçta 4 tane çocuğu var" güldü.

"O kadar da sorun olmadı, çocukları severim" sırıttı "senden çocuğum olursa daha çok severim" Doyoung, Jaehyun'un omzuna vurdu.

"Aptal aptal konuşma, öyle bir şeyi rüyanda bile göremezsin"

"Ya?" Jaehyun tekrar ona yaklaştığında Doyoung hızla onu itti.

"Jaehyun sen eve geldiğinde ev boş muydu?" Jaehyun anlamaz şekilde baktı.

"Evet ev boştu, biri mi olmalıydı?" bakmaya devam etti.

"O zaman Taeyong nereye gitti?" sessizce mırıldandı.

"Kim, ne?" Doyoung hızla telefonunu çıkarttı ve Taeyong'u aradı.

"Kimi arıyorsun be?" Jaehyun'un suratı düştü "eve kız mı atmıştın yoksa?"

"Ben sen miyim aklım yedi/yirmi dört sapıklıkta olsun" göz devirdi.

"Her zaman değ--!" Doyoung susması için ağzını kapattı.

"Taeyong, nereye gittin?!" endişeyle sordu.

[Sana sıkıntı çıkartmak istemedim ben de arkadaşımın evine geldim]

"Ya başına bir şey gelseydi, saat çok geç!"

[Beşte çıkmıştım]

"Arkadaşın sana bakabilecek mi?" trip atar gibi konuşunca Jaehyun aniden gülmüştü.

[Sorun yok, Doyoung. Zaten kontrole yanına geleceğim] Doyoung derin bir nefes aldı.

"Pekala, görüşürüz" telefonu kulağından çekti ve kapattı.

"O kimdi? Bu kadar umursadıysan önemli biri olmalı" Jaehyun ifadesizce sordu, kıskandığı biraz belliydi.

"Bu seni ilgilendirmiyor" Doyoung umursamazca cevap verdi ve salona geçip kanepeye yayıldı. Jaehyun peşinden geldi ve hemen dibine oturdu.

"Beni reddedip durma, Doyoung" kollarını beline sardı ve kulağına fısıldadı.

"Uzaklaş yoksa seni evden atacağım" kendi geri çekmeye çalıştı fakat başarısız olmuştu, Jaehyun çok sıkı tutuyordu.

"Hayır kaçamazsın" Doyoung'un kulak memesini dudaklarının arasına aldı.

"Siktir, Jaehyun" Doyoung çok iyi biliyordu ki iş bu noktaya geldiyde artık dönüş neredeyse imkansızdı.

"Hadi bebeğim, seni 17. kez benim yapalım" gülümsedi.

"Manyak gibi sayıyor musun birde?!"

"Bu benim için önemli bir şey, senin için gram değeri yok ama"

"Çünkü seni sevmiyorum, bu kadar basit" Jaehyun bıkkınlıkla nefes verdi.

"Her neyse, umrumda değil. Sadece vücudunu istiyorum, kalbini değil" Elini Doyoung'un tişörtünün içine soktu ve vücudunu okşamaya başladı.

"Yapma" bunu yapmaktan nefret ediyordu fakat Jaehyun her seferinde bir şekilde yaptırıyordu.

"Neyi yapmayım?" Doyoung'u kaldırdı ve kucağına oturttu. "Ne kadar sert olduğumu hissediyor musun?" sırıttı.

"Sana boşuna sapık demiyorum, en küçük temasta kendini kaybediyorsun"

"Sadece sen dokununca böyle oluyor" Doyoung'un elini tuttu "ve bunun bedelini ödeyeceksin"

☆☆☆

Doyoung sabah uyandığında Jaehyun yanında çıplak bir şekilde yatıyordu, yine istediğini almıştı. Doyoung bundan nefret ediyordu, bunu yaptığında kendinden de nefret ediyordu.
Yataktan kalktı ve iç çamaşırını giydi. Jaehyun'u itti ve yataktan düşmesini sağladı.

"Ne bu ya sabah sabah?" Jaehyun gözlerini açmadan konuştu.

"Kalk da işine git gerizekalı, geç kalacaksın" dolaba gitti ve giyeceği kıyafetleri çıkarttı.

"İşi sikeyim" Jaehyun sinirle ayağa kalktı, biraz etrafına bakındı "Benim iç çamaşırım nerede be?!"

"Nereye attıysan oradadır" umursamazca cevap verdi ve üstünü giyindi.

"Nereye attığıma mı bakıyorum?" ayağa kalktı ve ortalığa bakmaya başladı. "Yok işte, sakladın mı?" Doyoung ters ters baktı.

"Ben neden senin iç çamaşırını saklayayım?"

"En sevdiğin şeyi görmek için" sırıttı ve ardından güldü.

"İğrenç" odanın kapısını açtı "Giyindikten sonra evden çıkarsın, bugün seni burada görmeyeyim geldiğimde" cevabı beklemeden odadan çıktı.

🌹🌹🌹
Bu fice ben çok işsiz olduğum için bir sürü bölüm yazdım ve ooof attığım bölüme bakınca şey diyorum "Bunlar daha ne ki" KQÖWÖLW9XIXM

daddies ♡ dotae [F] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin