how to lose Tony Stark in ten days?

six : make wedding plans

"Lena, yapamam diyorum." diye söylenerek kendisini dinlemeyen kadının peşinde dolanmaya devam etti Scarlett. "Hem bu basın ahlakına aykırı bir davranış. Özel hayatı ifşa etmek bizim dergimize yakışmaz."

Lena durdu ve "Scarlett," dedi. "bazı ünlüler aldatıldıklarını bizim dergimizde okudular hayatım. Basın etiği doksanların sonunda öldü."

"Lütfen Lena." diye devam etti Scarlett onu duymamış gibi yaparak. "Kalan beş günde çok daha iyi bir yazı hazırlayabilirim, söz veriyorum."

Lena gerçeği görmek ister gibi kadının gözlerinin içine baktı. "Bana doğruyu söyle. Kendinden bıktırmaya çalıştığın adama aşık mı oldun?"

Scarlett kalakaldı. Bu sabah Tony Stark'ın yanında uyandığında o da bu soruyu kendisine sormuştu. Adamın sıcak nefesi yüzünü okşarken ve kolunun ağırlığını karnında hissederken bu adama aşık olup olmadığını merak etmişti.

"Hayır." dedi kendinden emin bir sesle. "Sadece o iyi biri ve onu kandırıyor olmak hoşuma gitmiyor."

"Eh, kendini kötü hissetmek için biraz geç kaldın öyle değil mi hayatım? Günlerdir onunla ilgili bir yazı yazıyorsun zaten. Şimdi ya devam edersin ya da-" Duraksadı. Bu, söyleyeceği şeyde ciddi olduğunu gösteriyordu. "seni kovarım ve gerçek bir gazeteci olma hayaline veda edersin."

Scarlett dişlerini sıktı. Küçük bir ihtimal de olsa bunun olacağını tahmin etmişti. Tam gerçek bir gazetede iş bulabileceğini söylemek üzereyken Lena aklını okumuş gibi devam etti.  "Vogue gibi bir moda dergisinde çalışmış basit bir köşe yazarını hangi gazete ciddiye alır dersin? Bu yazıyı yazarsan senin için bir öneri mektubu yazacağım, söz veriyorum."

Burdan sonra ne söylenebilirdi ki? Patronu bu işin peşini bırakmasına izin vermiyordu ve kariyerinde istediğini elde etmek için bu lanet yazıyı yazmak zorundaydı.

Yenilgiyi kabul edip sessizce odadan çıktı ve ağır adımlarla kendi masasına ilerledi. Bu sırada düşünebildiği tek şey bu sabah Stark ile arasında geçenlerdi.

"Günaydın." diye fısıldadı Tony hafifçe kıpırdanan kadına. Scarlett, dün gece onunla uyumuştu ve bu düşündüğü kadar kötü değildi. Hatta uzun bir aradan sonra biriyle yatağını paylaşmak Tony'e iyi bile hissettiriyordu.

"Günaydın." diye cevap verdi Scarlett yüzünü ona dönerek. Tony başını yastığa bastırmış, kadını izliyordu. Her zamankinden daha mı güzel görünüyordu sanki?

Scarlett, Tony'nin bakışlarına karşılık gülümsedi ve anın tadını çıkardı. Muhtemelen bir daha hiç böyle bir an yaşamayacaklardı. Stark elini yavaşça kaldırıp kadının saçlarını okşamaya başladığında Scarlett öleceğini sandı. Tam o anda ölse bu, mutlu bir ölüm olurdu.

"Dün için teşekkür ederim." dedi Tony ellerini hala kadının saçlarında gezdirirken. "Sanırım iyileştim."

"Sevindim."

Tony kadının dalgın olduğunu fark ettiğinde sordu. "Ne düşünüyorsun güzelim?"

Pekala, bu kadarı Scarlett için çok fazlaydı. Tony Stark tüm güzelliğiyle karşısında durup kendisine sevgiyle bakarken yaptığı şeyle daha fazla yaşayamıyordu. Saate bakıp telaşlanmış gibi yataktan kalktı ve "İşe gitmem gerek." diye mırıldandı.

"Gitme." dedi Stark kızın elini son anda yakalayarak. Kendine inanamıyordu ama dün yeniden tanıştığı bu Scarlett'i yanında istiyordu. "Ben Tony Stark'ım, unuttun mu? Seni bir günlüğüne işten alıkoyabilirim."