İNGİLİZCE ÖĞRENİYORUM

DİLCİLER

Bölüm seçimleri yaparken dil okumaya karar vermek yürek ister. Yaşıtlarınız, aileniz, öğretmenleriniz sizi geleneksel yollara itelemeye çalışırken siz ideallerinizin peşinde koşma aşkıyla yanıp tutuşursunuz.
Dilcilerin farkı her yerde kendini gösterir. Nüfusa oranları çok düşüktür ve hepsi kalifiye insanlardır. Dilci olmak lisede tercih edilen bir bölümden çok daha fazlasıdır, bir yaşam tarzıdır.
İşte dilci olmanın sayısalcı veya sözelci olmaktan çok daha havalı olduğunun 15 kanıtı.
1.
Sosyal becerileri çok yüksektir. Girdikleri her ortamda kolaylıkla arkadaş edinir, eğlencenin dibine vururlar.

Başka bir kültürün bilgisiyle yetişirler. Bu yüzden dünyaya kolay ayak uydururlar. Kısa süre içinde herkesle kaynaşıp, dans pistinin tozunu attıran ve bundan çok keyif alan birinin dilci olma ihtimali çok yüksektir.

2.
Vizyon sahibi ve idealistlerdir. Yaşıtları MF, TM, TS arasında gidip gelirken onlar radikal bir kararla dilci olmayı seçmişlerdir.

Farklarını küçük yaşta ortaya koyarlar.
3.
Entelektüeldirler. Çok okurlar, çok gezerler, çok şey bilirler, öğrenme aşkıyla doludurlar. Çünkü dilci olmak bir yaşam tarzıdır.

Çok okudukları, çok insanla etkileşime girdikleri için yaptıkları gözlemler ve çıkarımlar da paha biçilemezdir.
4.
Genel kanının aksine matematik zekaları yüksektir. Dil ve matematik birer semboller bütünü olduğundan sayılarla da araları hiç fena değildir.

Dilciler, matematik başarısı anlamında, okullarının medar-ı iftiharı olabilirler. Bunun bir sonucu olarak, analitik zekaları da son derece gelişmiştir.
5.
Gelişmiş zevkleri vardır. Müzik tarzından giyim tarzına, müdavimi oldukları mekanlardan tercih ettikleri film türlerine kadar farklılıklarını ortaya koyarlar.

Doğal olarak her şeyi öyle kolay kolay beğenmezler. Hmm, nasıl denir, "it's a matter of taste."
6.
Gerçek bir sanat tutkunu olurlar. Aynı zamanda sanatsal becerileri de yüksektir. Mutlaka bir sanat dalında kendilerini geliştirmeye heveslidirler.

Kültür ve sanata ayılıp bayılırlar. Ne kadar çok kültürü ve o kültüre ait ne kadar çok sanat eserini tanırlarsa o kadar tamamlanmış hissederler. Floransa'nın sokaklarında salına salına gezmek gibi hayalleri vardır.

7.
Empati becerileri yüksektir. Bir derdiniz olduğunda sizi sabırla dinler, ihtiyacınız olan anlayışı gösterirler.

Çünkü her şey bir yana insanı en temelden etkileyen bir şeyle uğraşırlar: Dil. Derdinizi anlatırken kullandığınız kelimeleri onlardan iyi çözümleyecek insan bulamazsınız.
8.
Espri yetenekleri güçlüdür. Şakanın iyisini kötüsünü şıp diye ayırt ederler. Hayattan zevk almasını çok iyi bilirler.

Bu da başka kültürlerin bilgisine sahip olmakla ilgilidir. Başka kültürlerin espri anlayışlarına da hakimdirler, haliyle geniş bir espri yelpazesinin bir parçasıdırlar.
9.
Ateşli bir aktivisttirler. Toplumsal olaylara ve eşitsizliklere karşı duyarlıdırlar. Her türlü haksızlığa karşı ön saflarda yer alan, yılmaz bir insan ve hayvan hakları savunucusudurlar.

Daha evrensel bir bakış açısına sahiptirler. Dünyada olup bitenlerden hemen haberdar olurlar. Üyesi oldukları toplumun sorunlarını evrensel düzeyde gözlemleyip haksızlıklara karşı gelmeyi çok iyi bilirler. Farklılıkları kabullenmeleri daha kolaydır.
10.
İkna becerileri yüksektir. Onların elinde, ağzını ayıra ayıra ağlayan bir çocuk saniyeler içinde neşeli kahkahalar atmaya başlayabilir.

Siz daha ne olduğunu anlamadan rahat koltuğunuzdan kalkıp sinemanın yolunu tutmuşsunuzdur mesela. Bir dilci çok doğal bir şekilde, neredeyse hiç çaba sarf etmeden başkalarını ikna edebilir.
11.
Kendilerini çok iyi ifade ederler. Bir lisan bir insansa, bir dilci tek başına üç kişi eder ve birbirinden farklı insanlara kendini anlatabilir.

İletişimin ana damarı dildir ve birden çok dil bilmek kendini daha iyi ifade etmenin başka bir yoludur.

12.
Kendilerini dünya vatandaşı olarak görürler. Hayatlarının bir noktasında dünyayı gezme veya yurt dışında yaşama hayalleri kurarlar ve pek çoğu bunu başarır.