SAVE ME -JJK-

#3#

Sabah uyandığımımda  kıyafetlerimi giyip direkt okula gittim. Evet bazen pis olabiliyorum.

Okulda herkes çığlık atıyordu. Bir yandan da Dong Min:

"Hayalet!!!" diye bağırıyordu. Jungkook'a sorduğumda dedi ki:

"Dong Min akşam temizlik yaparken hayalet görmüş"

Ya bu Dong Min gerçekten gerizekalı.

Aslında böyle şeylere asla inanmıyorum.

Neyse hemen derse girdim.

İlk dersleri bitirdiģimizde öğle arasında Jin Myung ile geziyorduk.

Yanımıza kimler geldi dersiniz?

Daha doğrusu neler geldi dersiniz?

Jennie ve Jisoo...

Of yine alay konusu olacağım.

Tabii Jin Myung'u da buna bulaştıracağımı nereden bilebilirim ki?

İşte yanımıza geldiklerinde Jennie:

"Way, kimler varmış. Çirkinin çirkini. Sanırım evde kalacak"

Jisoo ile kahkahayı bastılar.

Jin Myung:

"Yeter artık! Arkadaşıma böyle yapmanız hiç hoş değil!"

Jisoo:

"Irkıdışıma bıylı yıpmınız hıç hış dığil"

Yine kahkahayı bastılar.

Sonra da dediler ki:

"Ay bak yeni bir oyuncak bulduk. İyi eğlenceler bize"

Gülerek uzaklaştılar. Ben de vicdan azabıyla onları seyretmiştim. Dilim tutulmuştu.

Tıpkı Jungkook'un yanında olduğu gibi...

Jin Myung boşver der gibi mimiklerini oynattı.

Biz de biraz daha konuşup derse girdik.

Dersler bitince okuldan çıkmadan önce tuvalete girdim.

Tuvaletteyken kapının dışında iki beyaz ayak gördüm. Ve ince bir şekilde gülüyordu.

Onu görmemle çığlığı basmam bir oldu.

Üstümü toparlayıp hemen çıktım fakat kapının önünde hiçbir şey yoktu.

Ertesi gün bunu herkese anlattım.

Artık bu hayalet olayına inanmıştık.

Ancak müdürden  gizli tutmaya karar verdik. Çünkü bize "Deli mi ne?" derdi.

Zaten bu olay uzun bir süre açıklığa kavuşamadı.

Ertesi gün yine okula gittim.

Jungkook ile Bok Joo yine yan yanalardı.

O gün Jungkook'a bir açıklama yapmaya karar verdim.

Benim yanımdan ayrılıp Bok Joo'nun yanına oturmasıyla ilgiliydi.

Dedim ki:

"Jungkook, benden rahatsız mı oluyorsun?"

"Neden?"

"Birden benim yanımdan ayrılıp Bok Joo'nun yanına oturdun. Yani benim için farketmiyor (!) ama rahatsız olduğunu düşündüm"

"Aa, şey hayır ama bu aramızda sır olsun tamam mı?"