-2-

80 2 2
                                    

Durumu kurtarmayı düşünürken kesinlikle kızardığıma tanrı bile şahitti. " ya hoşuma gidiyo derken hani kullandığı beatler falan filan"dedim ve kafalarını salladılar."herneyse ben tuvalete gidiyorum." Diyerek ayağa kalktım ve tuvalete ilerledim.

Gustav'dan
Kızın içine düşücek gibi bakan enesi öksürüklerimle daldığı hayal dünyasından uyandırdım." Bakıyorumda çok beğenmişe benziyoruz." Dedim viviyi kastederek. Tanrım kız tam bir meteordu! Ve o benim yakın arkadaşım olmasaydı çoktan birşeyler olmuştu bile." Ya dostum! Kız bir facia görmedin mi kalçaları bakışı gülüşü!" İkisi dışında düşüncesine suratımı ekşitmiştim. Tanrım kız güzel olabilirdi ama bel altı düşüncesi aklıma geldikçe dahada kötü oluyordum. Sonuçta benim arkadaşım değil mi?

Sonunda tuvaletten çıkmayı ve gelmeyi başaran vivi suratındanda anlaşılacağı gibi biriyle kavga etmiş suratını almıştı. Gene kim bilir kızcağıza neler yaptı ah ah...

Vivi'den
Tanrım tam bir bok gibi gözüküyordum. Benden sonra giren çakma sarışına baktığımda kırmızı rujunu allah katına kadar çıkarıp sürdüğünü histerik bir kahkaha attığımda bana baktı. "Ah canım sen gustavın yanındaki kaşar değil misin? Neden dudaklarıma öyle bakıyorsun. Sende yok diye çok mu kıskandın" dediği cümle karşısında sinir kat sayım yükselirken " senin o saçını açarken fazla mı kaçırdılarda beynini yaktılar ya! Bak bana bir daha bir kelime edersen seni şuracıkta oturtup sikerim! Anladın mı beni?!" Diyerek kızın üstüne yürürken kız geri geri yürüyordu. " tatlım tatlım ne bu birinci sınıf laf sokma şeyleri? Hepimiz biliyoruz gustavın altında nasıl kıvrandığını? 'Ah gustav beni becer lütfen' dediğini" son dediği ile kızın saçına yapışıp yere yatırmıştım.

Kızdan tiz bir çığlık  çıkmıştı ama ne yazıkki yüksek sesli müzikten dolayı dışarıdan duyulması imkansızdı. Kız bir tutam saçımdan kopardığında dahada sinirlenmiş ve aldığım boks derslerine teşekkür ederek yumruklarımı geçirmeye başlamıştım. Kız her ne kadar bana vurmaya çalışsada hiçbir şey yapamıyordu ha! Bağırmak dışında. Saçlarından tutup ayağa kalktığımda onu yerden kaldırmamıştım. Saçını çekerken hafifçe yüzüne dizimi koyduğumda söylendim "Eğer ben ve gustav hakkında böyle konuşursan seni bundan daha beter ederim anladın mı beni! Evire çevire beceririm seni yapmadığım şey değil. Sonra senin piçlerin gelir seni hasteneden toplar. Umarım dersini almışsındır küçük fahişe!" Diyerek karnına tekme attığımda acıyla "tamam bir daha olmayacak!" Diyerek söylendi.

Elimi yüzümü yıkayıp makyajımı tazeledim. Gülüp tekrar eski yüz ifademe döndüm. Giderken piç gülümsemem ile el sallayıp çıktım. Sanırım en eğlenceli kısmı buydu. Gustavın yanına geçtiğimde birini dövdüğümü anlamış ve neler oldu dermiş gibi başını sallamıştı. Sonra anlatırım gibisinden ağızımı oynattığımda başını salladığını gördüm. Önümden geçen tuvalette dövdüğüm sarışın topallayarak arkadaşlarının yanına gidince gülüp bizimkilere döndüm. Bir boşluk hissettiğimde enesin kayıp olduğunu gördüm nerelerdeydi bu?

Bilinmeyen numara:

Bilinmeyen numara: ne kadar güzel güldüğünden haberin yok değil mi?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bilinmeyen numara: ne kadar güzel güldüğünden haberin yok değil mi?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 19, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GAMER GİRLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin