Psikopat § LisMin

0.6

Jimin sabaha doğru saat 6'da uyandı ve Lalisa'yı izlemeye başladı. Lalisa adeta Jimin'in huzurunu bulan bir pusula gibiydi. Jimin Lalisa'ya baktıkça huzur doluyordu. Artık Lisa'yı sahiplenmişti. Jimin Lalisa'yı görünce değişmişti. "Ben asla evlenmem"  veya "Ben asla aşık olmam" diyen adam, Lalisa'yı görünce dakikada değişmişti. İsteksizce Lalisa'ya bakmasını sonlandırdı ve yavaşça oturur pozisyona geçti. Ayağa kalktı ve kapıyı açtı Jimin. Ama kapının karşısında bir adet Kim Taehyung görmeyi beklemiyordu. Jimin hızla kapıdan çıktı ve kapıyı kapattı "Senin burda ne işin var Taehyung? Neden silah odasında değilsin?!" dedi Jimin. Taehyung kollarını bağladı "Park Çimin, Sayın Lisa hanım nerede?" Jimin dudaklarını birleştirdi "Napacaksın Lalisa'yı?" dedi ve kapı kolunu bıraktı.  Taehyung sırıttı "Hiiiç sadece bi bakiyim dedim yengemize" Taehyung bu sözlerin ardından Jimin'den 4 adım ileri gitti. Jimin koşarak Taehyung'un peşine düştü. Taehyung ise kaçmaya başladı.

____________

Lisa morali bozuk bi şekilde gözlerini araladı. Oturur pozisyona geçti ve koltuğa baktı. Jimin yoktu. Lisa yataktan kalktı ve kapıyı açtı. İlk defa kapı açıktı. Lisa belki bundan yararlanabilirdi. İlk önce sırıttı daha sonra ise kapıdan çıktı ama karşısında Jungkook vardı "Ahhh! Merhaba yeng- yani Lisa" dedi Jungkook. Lisa Jungkook'a belli etmeden gülümsedi. "Merhaba Jungkook. Şeyyy.. Jimin nerede??" Lisa gülümseyerek Jungkook'a baktı. Jungkook'ta gülümsedi ve "Oh şey... Silah odasında. Alt katta. Bekle çağırayım da gelsin" dedi. Lisa "Y-yok yok sadece merak ettim. Çağırmana gerek yok" dedi ve saçını kulağının arkasına tıktı. Jungkook Lisa'ya baktı ve "L-lisa, Rose ve Jennie kaçmışlar" Lisa ciddi bi şekilde Jungkook'a baktı ve daha sonra "NE!!!?? YAŞASINNNN!!!" diye bağırdı ve ani gelen refleksle Jungkook'a sarıldı. Ama Lalisa Jimin'in onları izlediğini bilmiyordu. Jungkook kızardı. Jimin hızla Lisa ve Jungkook'un yanına gitti ve Jungkook'u omuzundan iterek ayrılmalarını sağladı. "Noluyosunuz? Bi 2 dakika bıraktık diye niye sıvıştınız? Jungkook hemen silah odasına git! Hemen!!" Jungkook kafasını eğdi ve koşar adımlarla silah odasına gitti. Jimin Jungkook'un gittiğinden emin olunca Lalisa'ya sertçe baktı. "Beni çok zorluyorsun meleğim. Jungkook ve Taehyung'a seni bölemiyorum. Umarım beni anlıyorsundur. Çünkü..." Jimin derin nefes verdi ve tekrar Lalisa'nın gözlerine baktı "Çünkü seni seviyorum Lalisa, seni deli gibi seviyorum. Senin her şeyine aşığım, her şeyine. Yürüyüş şekline, konuşma biçimine, o mükemmel kaşlarına, bir kiraz misali dudaklarına... Her şeyine"  Lalisa kaşlarını çattı "Ben ise senden nefret ediyorum Park Jimin. Şunu unutma ki ben senin, sen de benim düşmanımsın. Ve biz asla birlikte olmayacağız bunu böyle bil!" dedi ve yürümeye çalıştı Lalisa ama Jimin'in pamuk gibi olan elleri, Lalisa'nın incecik kolunu sarmıştı. Jimin Lalisa'yı kendine çevirdi ve Lalisa'nın dudaklarını yoğun bi şekilde öptü. Lalisa Jimin'i itti ve yüzüne bir tokat attı. Tokat her şeyi gün yüzüne vurmuştu. Lalisa gerçektende Jimin'den nefret ediyordu. Jimin'in tombul yanağı kızarmış gözleri dolmuştu. Jimin Lalisa'ya son kez bakıp arkasına dönüp hızlı adımlarla gitti. Lalisa ise dudaklarını silmekle meşguldü. Dudakları silmekten kıpkırmızı olmuştu. Jimin kendisini çalışma odasına kapattı ve sandalyeye oturup boş ve dolu gözlerle masasına bakmaya başladı. Lalisa ise ağlıyordu. İlkini Jimin'e vermişti. Bu durum onu hiç mutlu etmemişti. Aksine üzülmüştü bile...

~~~~~
Selamın hellüüü! 3637382929 sene sonra bölümümüz geldi ve siz üstteki sayıyı okumayarak Türk olduğunuzu kanıtladınız:)

500 kelime