EN BAŞTAN(YENİDEN) Yarı Texting

6.Bölüm(Yeniden)

İlk öncelikle yeni bölümden merhaba uzun bir süre sonra bölüm atıyorum belki okunması daha az devam eder ama olsun artık içimde yeniden bir yazma duygusu var. Şimdiden iyi okumalar.

Fikirlerinizi ve düşüncelerinizi yorumda belirtmeyi unutmayın.

"Su beni dinler misin? Hadi aşağı inelim artık." Umarım kapıyı
açan olmaz diye içimden geçiriyordum."Betül zaten zile bastım ne inmesi. Küçük çocuklar gibi rezil mi olalım ya tam biz inerken kapıyı açarsa..." Su yeniden zile basmıştı. "Su hadi gidelim zaten kapıyı açanda yok." Belki levobada falandır ya da üstünü değiştiriyordur o yüzden geç kapıyı açacaktır." Anlaşıldı Su beni dinlemeyecek."Bence yeni taşındığı için evde yok." Dedim. Kapıyı açan olmayınca Su'da beni dinleyip aşağı kata bizim eve geldik. "Ben sana söyledim gitmeyelim diye. Ayrıca yukarı kata biz niye gittik ki." Su'yu ilk defa bu kadar meraklı ve ısrarlı gördüm. "Ben çünkü yukarı kata taşınan o çocuğu merak ettim." "Sabah giderdik söyleseydin. Neyse boş ver iyiki de evde yokmuş zaten bu saatte tanımadığımız adamın evinde ne işimiz var kapıyı açsa." Neyse ya boşver." Su'yun da konuyu değiştirmeye çalıştığını farkettim ve ben de bu konunun üstüne gitmek istemediğim için bir şey söylemedim." Dışarı çıkalım mı?" "Olur da nereye gideceğiz bu saatte her yer kapalıdır." "Sahile ineriz belki." "Bak bu güzel olur." Odama ilerleyip iki tane siyah kot şort çıkarttım birini Su'ya uzatım. İkimizde şortları giyince mutfaktan bir bıçak, iki tabak ve iki çatal alıp çantama koydum. Su'yla dışarı çıkıp ılık bir yaz akşamında sahile gitmek için yürümeye başladık. Yaptığımız sohbet ve yürümek çok iyi gelmişti özelikle de o olaydan sonra. Yarım saatlik yürüyüşden sonra gece açık olan bir bakaldan iki tane bira alıp sahile gelmiştik. Aklıma ilk bira içtiğim zaman gelmişti o zamanlar sekizinci sınıftaydım on üç yaşında falan arkadaşlarım bira içiyordu ve bana da vermişlerdi ben hem sarhoş olurum diye korkmuştum hem de tadını merak ediyordum bu yüzden de onlara çaktırmadan bardağımdaki birayı çöpe atmıştım için de bir yudum kalmıştı aslında bir damla falan sadece onu içmiştim şu an bu hatıramı hatırlayıp mal mal sırıtıyorken. "Betül sana ne oluyor?" diye sordu Su. " İlk bira içtiğim zamanı hatırladım." Dedim sadece. O da biliyordu benim bu hatıramı o yüzden şaşırmadı tabi.

Gece tam on iki olmasına rağmen etraf kalabalıkı hata denize giren bile vardı biz de denize biraz uzak olan bir banka oturduk. Ben çantamdaki bıçak, tabak ve çatalı çıkartım sonra da Su'yun üst komşuumuz için aldığı ama ona veremediği keki dilimleyip tabaklara koydum birayla yemeye başladık. Şu an tam Su'ya yaşadıklarımı anlatma fırsatı bulmuştum ki o ailesine bende kalacağını söylemek için aradı. Dört beş dakikalık konuşma sonrasında izin verdiler merak etme dedi. Ortam bulmuşken Su'ya eve gelen o adamı tam yine anlatacaken telefonuma mesajlar gelmeye başladı.

Aras: Dışarı çıktığından annenin haberi var mı senin?

Aras: Birde bira içiyorsun sence bunun için küçük değil misin?

Artık ben Aras'ın hala beni takip etmesine mi sinirleniyim yoksa bira içmemden dolayı atığı bu mesaja mı kızıp şaşırayım bilmiyordum ama bu olay beni korkutmaya başladı tamam Aras bana yardım etti falan inkar etmiyorum da bu kadar ileri gitmesi artık işi çığrından çıkardı ona beni takip etmemesini söylemiştim madem o beni dinlemedi çok basit bir çözüm yolu var Aras'ı engelleyecektim dedim gibide Aras'ı engelledim. Zaten Su'da durumu anlamış bana sorular sormaya başlamıştı bile.

"Bir şey mi oldu? Aras iyi geceler mi yazdı yoksa?" Diyip güldü. Evet Aras'ın bana yazdığını anladı ama iyi geceler yazdı sandı keşke Su'yun sandığı gibi de olsaydı. "Evet Aras yazdı ben de engelledim. Aras'ı boş ver sana anlatmam gereken bir konu vardı zaten." Su beni dinliyorken şaşkındı büyük ihtimalle Aras'ı neden engellediğimi merak etmişti şu an konumuz bu değil ama sıra buna da gelicekti. Ben yine tam konuya girecektimki yanımıza yirmili yaşlarında sarışın ela gözlü boyu bir seksen civarında bir adam geldi ve merhaba dedi sanisesinde de telefonuma mesajlar geldi.