LEVA

4. BÖLÜM İLK GÖRÜŞTE

O sırada aşağıda birini fark ettim.

Beste ?

Onun ne işi vardı burada ?

Bildiğim kadarıyla Zeliha Teyze ona bu saatlerde izin vermiyordu.

Tabi ya !!

Biz ayrı eve taşındık anlamaz ki !

Şaşkınca aşağı bakarken Aras bana döndü.
" Bir sorun mu var ?"  " Yok hayır bir tanıdık gördümde ben bir bakayım."
" Tanıdık ? Sen Aksaray'dan gelmiyor muydun?"
"Evet size iyi eğlenceler "

Koşarak terastan indim. Kapı tarafına baktığımda orada yoktu. Etrafa bir göz gezdirince bar bölümünde oturuyordu. Gelip, tam yanına oturduğumda beni fark etmedi.
"Beste'cim ? "
"A-asya "
"Evet Asya !"  "Sen ne yapıyorsun burada ? Benden habersiz mi geldin ? Alındım valla !!"
"Benimki uzun hikaye asıl sen niye buradasın ?"
" Kafa dağıtmaya geldim. "   "İyi tamam ama bundan sonra haberim olsun. Zeliha teyze seni emanet etti."  "Hıhı ee sen anlat ?" "  İrem hanım 'ın kuzeni  Melih arkadaşının doğum günü varmış o davet etti."
" Hadi ya! birilerini kalbinden vurmuş gibisin."
"Saçmalama Beste "

Beste bana göz devirip önündeki ni içmeye devam etti. O sırada Melih ve Ege bize doğru geliyorlardı. " Asya arkadaşımla tanıştırayım Ege "
"Memnun oldum "

Ama Ege'nin gözü benden çok Beste'nin üzerindeydi. Kimin vurduğu belli oluyor !
"Bende tanıştırayım Beste "
"Memnun oldum Beste "
" Bende"

Ege beste'ye dönerek kendini tanıttı.
"Ege bende çok memnun oldum."
"Beste"

Beste ile Ege sohbeti koyulaştırmış devam ederken Melih'le bende öyle boş boş etrafa bakınıyorduk. Loca'da Aras'ı fark ettim. Yanında işe ilk gittiğim gün arkasından seslenen kadın vardı. O kadın da zaten Melih'in kardeşi Tuğçe'ymiş. Tuğçe Aras'a birşeyler anlatıyor ama Aras onu hiç takmıyor gibi bir anda göz göze gelince hemen gözlerimi çektim.

" Eğer sıkıldıysan gidebiliriz ?"
" Aslında iyi olur biraz yoruldum da "
" O zaman çıkalım hadi "
"Beste senin araban yanında ?"
"Evet yanımda sen takma ben giderim."
"Eve gidince beni ara "
"Tamam Asya merak etme hadi görüşürüz."

Önden ben arkamdan da Melih çıkışa doğru ilerledik. Arabaya bindikten sonra ikimizde konuşmadan eve geldik.
"Teşekkür ederim çok eğlendim bu gece "
"Asıl ben teşekkür ederim beni kırmayı geldiğin için "
"İyi geceler "
"İyi geceler.."

Sessiz olmaya çalışarak merdivenlerden çıkıp önce Bulut'un yanına gidip onu kontrol ettim. Sonra da kendi odama gidip kendimi direk yatağa attım. Biraz öyle yattıktan sonra kalkıp önce makyajımı sildim sonra üzerimi değiştirip kendimi uykunun kollarına bıraktım.

✨✨✨✨

Sabah uyandığımda biraz yorgunluk hissi vardı. Hemen üzerimi değiştirip Bulut'un yanına geldim. Uyanmış , üzerini değiştirmiş beni bekliyordu. Ah bu çocuğa hayran olmamak elde değil ...

" Günaydın Bulut "
"Günaydınnn"
" Ah bu ne enerji hayırdır ?"
"Seni gördüğüm için "
"Öyle mi ne mutlu bana hadi bakalım inelim aşağıya bizi bekliyorlardır."
"Tamam"

Beraber aşağı indik , tam tahmin ettiğim gibi herkes bizi bekliyordu.
Ama Aras yoktu ?

"Günaydın tatlı ailem "
"Günaydın oğlum "

Biz yerimize oturunca Melek hanım Melih'e dönerek " Melih, Aras nerede ?"
" Aras akşam direk evine geçti hala "
" Hangisine ?"
" Dağ evine "
"Tamam afiyet olsun herkese "

Hangisine derken birden fazla mı evi var ?
Bu kadar zenginlikte fazla ama yani !!!

Kahvaltı'dan sonra Bulut'la beraber oyun odasına çıktık. O sakin sakin uçaklarıyla oynarken bende yanımda getirdiğim kitabımı okuyordum.

Dalmış bir şekilde kitabı okurken kapı çaldı. İçeriye elinde bir tepsiyle Güler teyze girdi.
Elindeki tepside çay, bir bardak süt ve kurabiye vardı.

"Size yiyecek birşeyler getirdim. "
"Çok sağol Güler teyze Bulut'ta acıkmışdır."
"Ah evet birazcık midem kazınmış olabilir."
"Hadi ya birazcık mı ? "
"Neyse benim işlerim var. Size afiyet olsun."

Güler teyze çıktıktan sonra bizde getirdiklerini yedik. Çayı özlemişim valla!!

Yedikten sonra Bulut oynamaya devam edince bende boş tepsiyi mutfağa indiriyorken içeriden bağrışlar geliyordu. Hızlıca içeriye girdiğimde Tuğçe çalışanlara bağırıyordu. Beni gördüğünde hiç takmadan içeriye geçti. Tepsiyi tezgaha bırakıp çalışanlara döndüm.

"Ne oldu ?" deyince
Aslı  "Önemli bir şey yok Asya abla her zaman ki hali "dedi.

" Ne demek her zaman ki hali ?"
" Öyle ışte bir şeylere kızar gelip bize bağırır."
"Melek hanım'la konuştunuz mu bu konuyu ?"
"Yok sence bizi takarlar mı ? Birde Canan hanım varken, Lütfen sende kimseye birşey söyleme"
" Ama bu böyle devam etmez ki "
" Boşver alıştık biz sen söyleme yeter "
" Peki tamam kolay gelsin size"
"Sana da Asya abla "

Ne demek sinirini bizden çıkarıyor bu iş böyle devam etmez ama neyden korkuyorlar ki ?

Sinirli bir şekilde merdivenleri çıkarken, duraksadım. Bulut beni böyle görmesin. Yüzüme bir gülümseme koyup içeriye girdim, ama bulut oyuncakların içinde uyuya kalmış. Kucağıma alıp odasına götürüp yatırdım. Ben de odama geçip kitabımı okumaya devam edecekken telefonum çalmaya başladı.
Beste arıyordu.

"Efendim "
"Naber uğur böceğim ?"
"İyi ışte aynı sen nasılsın ? Akşam aramamışsında ?"
"İyi bende ya biraz geç olmuştu, o yüzden aramadım. Hem merak etme Ege bıraktı beni."
" Ege mi ? Senin araban vardı ?"
"Ben zaten arabayla gittim. O arkamdan kendi arabasıyla geldi. Ne olur ne olmaz diye"
"Hmm bana diyene bak sen ilk bakışta kalbinden vurmuşsun "
" Öyle mi diyorsun ? Hoş çocuk ya yanında baya eğlendim."
"Öyle öyle "
"Asya kapatıyorum hoca geldi. Görüşürüz."
"  Görüşürüz. " diyip telefonu kapattım.

Ahh bu kız....

🍁🍁🍁🍁🍁🍁🍁

Ege'den

Dün gece...

Melih yeni bakicilarının yanına gideceğini söyleyince bende sıkıldığı ortamdan çıkmak için onunla beraber gittim.

Iyi ki de gitmiştim. Orada gördüğüm mavi saçlı kız...

Beste...

27 yıllık hayatım boyunca hiçbir zaman ilk görüşte aşka inanmazdım.

Ama onu gördükten sonra...

Ahh mavi saçlı kız...

💙💙💙💙💙💙💙💙💙

Selam

Nasılsınız?

Umarım beğenirsiniz.

Oy ve yorumlarınızı sabırsızlıkla bekliyorum...

İyi okumalar...