Zoraki Aşkım/Liskook

0.8

Diğer kızları gördüğünde hiç bir şey hissetmediğini söyle!!!

Lalisa anlatımı

Evdeki ölüm sessizliği ben gibi buradaki bir kaç kişiyide germiş gibi duruyordu.

"Ben odamdayım."

Bayan hyuna bej rengi merdivenlerden odasına doğru siyah topuklu ayakkabılarının sesi ile çıktı.

Siyah saçlı,beyaz tenli,bembeyaz dişli ve güzel gülüşlü çok güzel bir kız konuştu.

"Ee merhaba lisa ben jisoo,yanımdaki kocam namjoon ve onun yanlarındakilerde Jungkookun kardeşleri rose.ve yoongi."

Saygı amaçlı önlerinde eğildim ve hepsine içimden gelen en samimi gülümsemeyi sundum.Rose denilen kızıl saçlı naif güzel kız konuştu.

"Unnie,abi ayakta kaldınız hadi oturun."

Yoongi oppada ardından bana gülümseyerek konuştu.

"Zaten birazdan yemeğe geçicez."

Bende ona gülümsedim herkes ayağa kalktı ve yemek odası olarak düşündüğüm yere doğru ilerlemeye başladım.Koluma dolanan eller ile o tarafa döndüm.

"Hadi gel unnie."

Rose bana tatlı bir şekilde gülümserken istemsizce benimde dudaklarımda bir gülümseme peydahlandı.

İkimiz kol kola yemek masasına ilerledik.O kolumdan ayrıldı ve koltuğu çekip oturdu bende yanına oturdum.Jungkook ve yoongi rose ile benim karşımda oturuyorlar ve gülerek bir şeyler anlatıyorlardı birbirlerine.

Aslında yoongi oppa anlatıyor ve gülüyor Jungkook beni kurtarın ne olur bakışları atıyordu.

Masanın baş kısmının yanına kalan yan yana boş olan koltuklara jisoo unnie namjoon oppa oturdu.

Altın ve gümüş rengi tabaklarda önümüze gelen yemekleri görevli tatlı teyzeler önümüze koyup gidiyorlardı.

Çatal ve bıçağımı elime aldım ve önümdeki harika pişmiş etten küçük bir parça kestim ve ağzıma attım.

Herkes yemeğini yerken konuşan yoongi oppa ile herkes ona döndü.

"Jungkook şirkete gitmen lazım acil iş çıktı hadi."

Jungkook ofladı ve elindeki çatalı masaya attı,ayağa kalktı ve evden dışarı çıktı.Jungkookun tabağına baktım hiç dokunulmamıştı.

Biz yemeklerimizi yerken namjoon oppa bir kadına seslendi.

"Bae bugün hepinizin izin.günü biliyorsunuz diymi?"

Yaşlı ama br o kadarda tatlı kadın konuştu."Evet bay joon bulaşıkları yıkayıp çıkıcaz."

"Tamam.Bu arada çocuklar nasıl?"

Bae ajussi çok samimi bir şekilde gülümsedi ve cevap verdi.

"İyi bay joon sizin yardımlarınız sayesinde artık woo jin yürüyor çok teşekkür ederim."

Namjoon oppa gülümsedi"Bu insanlık görevim neyse ben kalktım saat geç olmadan yatmam lazım yorgunum.Size iyi akşamlar."

Jisoo unniede onunla kalktı ve el ele odalarına çıktılar.Gözlerinden okunuyordu.Çok aşıklardı birbirlerine.Birbirlerine bakarken gözlerinin içi gülüyordu.

"Eeee lisa naber?"

Yoongi oppanın sorduğu soru ile rose ben ve yoongi oppa gülmeye başladık.Dışarıdan onu görenler hakkında yanlış düşünebilirdi ama yoongi oppa çok samimi, espirili ve komikti.

Yemekten sonra baya konuştuk saat geç oluncada odalara çıktık.Üstüme siyah uzun ve bol bir tişört altında ise siyah kısa şort gibi bir tayt giydim.

Tişörtümün uzunluğunda taytım gözükmüyordu.Siyah yatağa uzandım ve üstümü örtüp gözlerimi kapattım.Yataktaki hoş kokuyu vücudumun heryerinde hissederek uykuya daldım.