"GOOOOOOLLLLLL!"
Ayağı kalkarak zafer dansı yapmaya başladım.
"GOL OLDU BEE!"
Abim kolumdan çekerek beni tekrar kanepeye oturttu.
"Saçmasapan hareketler yapmasana kızım."
Kolumu ondan kurtarıp güldüm.
"Sanane be. Herneyse Fenerbahçe şampiyon olacak oğlumm."
Abim gözlerini devirip ayağı kalktı.
"Sen öyle san. Topla şu sofrayı."
"Toplo şo şofroyo." Tekrar zafer dansı yapmaya başladım.
Abim tekrar gözlerini devirerek mutfaktan çıktı. Bende televizyonu kapatarak sofrayı toplamaya başladım. İçeriden telefonumun çaldığını duyduğumda elimdeki, masayı silmek için kullandığım bezi attım ve yardırarak odama koştum. Ve beklediğim son olmuştu. Telefonum abimdeydi.
"Hoşt çık git odamdan." dedim rahatlıkla. Yiyosa açsın hadi telefonumu.
"Kim aradı? Yetişemedim."
Gözlerimi devirdim.
"Sen yetişmediysen ben nasıl yetişeyim ya. Versene telefonumu."
"Nah. Bak kim aramış."
Telefonumu elinden alıp baktım. Volkan kankim aramıştı. Ama bunu neden abime söyleyeyim ki?Telefonumu kapatıp cebime koydum.
"Zeynep aramış. Hadi naş naş çık odamdan Zeyneple konuşacağım."
Abim gözlerini kısarak odamdan çıktı. Bende hemen Volkanı aradım.
"Ne var?" Kısık sesle konuşmuştum. Abim kapımı dinliyor olabilirdi.
"Ne ne var? Arayamaz mıyım?"
"Ha yok arada, az önce abimin gazabına uğradım da zeynep aradı falan dedim."
"İyi yapmışın. Kanka şey diyeceğim, bi talibin var."
Ne?
"Ne? Kim bana bakar ki yahu."
"Daş gibi kızsın işte. Bakmayan ölsün"
"Bana mı sulanıyorsun sen?"
"Yok kanka ayıpsın. Bacımsın sen benim."
"İyi tamam." dedim esneyerek. Abim sabah erkenden uyandırdığı için çok uykum vardı.
"Adı ne bu yiğidin?"
"Kanka oğlan seni 3 yıldır seviyormuş. Ama sen Rahibe Teressa olduğun için açıklamaya korkmuş. Artık çocuğu nasıl korktuttuysan." Dedi ve kahkaha atmaya başladı.Sinirle konuştum.
"Bir daha bana Rahibe Teressa dersen seni boğarım çocuk!"
Sonra fazla bağırdığımı fark ederek telefonu yatağıma soktum ve canım Harry Potter kitabımı okuyormuş gibi yaparak yatağa yattım. Ve evet abim odama gelmişti.
"Niye bağırıyorsun?"
Ağlamaklı bir sesle
"Abi git başımdan ya. Sirius öldü zaten! Beni bu dünyada anlayan yok! Ben bu hikayeyi yazan kişiyi si-" Sonra abimin varlığını hatırlayarak şirince gülümsedim. Sonra ağlamaklı bir sesle tekrar ekledim.
"Abi yanlız bıraksana beni ya!"
Abim görmemiş gibi davranarak odamdan çıktı. Bende kapıyı kapattığı anda telefonumu geri aldım. Volkan garip sesler çıkarıyordu.
"Napıyosun sen evlat?"
Sesimi duyduğu anda kahkaha atmaya başladı. Demekki o sesler gülmemeye çalışırken çıkıyormuş.
"Kanka az daha altıma sı- işiyordum." Dedi ve tekrar kahkaha attı. Bende gözlerimi kapatarak derin bir nefes aldım. Bu burada gülüyordu. Bense abimin gazabına tekrar uğramanın korkusunu atlatamamıştım.
"Sen hala adını söylemedin."
"Kimin? Dur kanka annem çağırıyor görüşürüz."
"Görüşürüz."
Oflayarak telefonumu yatağa koydum. O yiğidin adını söylememişti. 3 yıl öyle az bir zaman değil. Acaba yalan söylüyor olabilir miydi? Aynada kendime baktım. Koyu kahverengi ışıldayan gözler. Beyaz bir ten. Kızarmış yanaklar. Yuvarlak Harry Potter gözlüğüm. Kumral saçlar = ben
Ben kim miyim?
Ben Derin Atalay/Akar
Merhaba! İlk bölüme hoş geldiniz efenim... Kızın soyadına karar veremedim. Eğer ikisinden birisi sana daha güzel gerekiyorsa yorumlara yazabilirsin. Bende karar vermiş olurum. =) Şunu söylemek istiyorum. Hiçbir zaman sevmediğiniz bir hikayeye vote vermek zorunda değilsiniz. Ama şunu düşünün. Hikayenin yazarı o hikayeyi kafasında kurguluyor ve yazmaya başlıyor. Yani ortada bir emek var. Eğer sen o emeğe saygı duyuyorsan benim için o yıldıza tıklayabilir misin? (Ne yazacağımı unuttum pü ya)
Okuduğunuz için çok ama çok teşekkür ederim. Bu hikayemin ilk bölümüydü. Gelecek bölümler görüşürüz. Ve son bir şey daha ben yine hikayenin adına karar veremedim. Eğer istediğin bir hikaye adı varsa bana yazabilirsin. (=
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SONSUZA DEK
ChickLitSizin yardımınızla hikayeyi büyütebileceğimi düşünüyorum. Hikayenin geri kalanında güzel bir açıklama koyacağım. =)