Büşra'nın Ağzından
Yemek bitmişti kahvelerimizi içip Talha'nın ergenlik anılarını dinleyip gülüyorduk ki Rüya'nın zil sesi ile ani bir sessizlik oldu. Ama kısa sürdü Mustafa Rüya'ya bi şey söyledi ama uzak olduğumuz için duymadım.
Rüya bizden izin isteyip kapıya yöneldi ve gözden kayboldu. Hemen ardından Mustafa masadan kalktı. Rüya'yı takip etti.
Mevlüt yanımda oturuyordu bana bakıp bakıp gülüyordu. (şapşal şey)
Sonra bana iyice yaklaşıp "Çok şık olmuşsun."dedi. Ben bi kızardım tabi tam teşekkür edip ona iltifat edecektim ki dışarıdan Mustafa'nın sesi geldi.
Talha ve Emre birbirine bakıp hızlıca kapıya doğru koştular. Hemen arkalarından bizde dışarı çıktık. Mevlüt arkadan geldi görevlilere bir şey konuştu. Olayı anlamamıştım Mustafa bir adamı yumrukluyor Rüya da sürekli "Yapma nolur yapma" diye aynı şeyi tekrarlayıp duruyordu aynı zamanda da hüngür hüngür ağlıyordu.
Hemen Rüya'nın yanına gidip sakinleştirmeye çalıştım. Talha ve Emre zar zor tuttular Mustafa'yı. Mevlüt geldi ve kanlar içinde yerde öylece yatan adamın nabzını kontrol etti. Biraz sonra adam yavaşça ayağa kalkıp "Bu burada bitmedi güzellik bir gece alırım bu yumrukların hesabını senden." dedi.
Bunu duyunca Mustafa delirdi ve adama tekrar saldırdı. Rüya 'da yanına gidip yapmaması gerektiğini söyledi. Ama Mustafa onu hiç dinlemiyordu. Talha ve Emre tuttular yine Mustafa'yı.
Rüya Mustafa'nın karşısına geçip bir şeyler söyledi.
Ardından polis onları götürdü.
Mevlüt beni ve Eylülü bizim eve getirdi.
Eylül'ün ısrarları sonucu Mevlüt de bizde kaldı.
