"Yoruldum."Jimin sevdiği adamın göğsünde uykuya dalmak üzereyken,işittiği sesiyle kafasını kaldırdı ve ona baktı.
Her bir noktasını ezbere bildiği yüz solgun gözüküyordu ama yeni doğmuş bir bebeğin cildi kadar kusursuzdu.
Kısık ve çekik gözleri kapanmamak için zor duruyordu.Asıl hisler o gözlerin içinde saklıydı ama Jimin o gözlerde hiçbir hissiyat göremiyordu.Aynı ceset gibi bakıyordu.Jimin bazı anlarda Yoongi'nin ruhunun bedenini terk ettiğini düşünüyordu ve onu sertçe sarsıp hayata geri döndürmek istiyordu.Eskisi gibi olmasını istiyordu..
"Gülüşünü çok özledim."
Küçük burnunu onun yanağına sürterek mırıldandı.Gülüşünü görmeyeli öyle uzun zaman olmuştu ki..O gözlerin tamamen kısılıp,diş etlerini ortaya çıkararak gülümsemesi.
Jimin içini kaplayan özlem hissiyle hemen o anda ona gülümsemesi için yalvarmak istedi.Minik elini onun yanağına yasladı ve gözlerine sevgiyle bakarak onun güzelliğini övebilecek sözcükler düşünmeye başladı.Hiçbir kelimenin yeterli tanımı yapamayacağını anladığında buruk bir şekilde gülümsedi.Göstermek lazımdı..Sözcükler bazen yetersiz kalıyordu.
Jimin elini onun yüzünden çekti ve ani bir şekilde yüzünü ona yaklaştırdı.Yoongi gözünün üstünde hissettiği dudaklarla gözlerini yumdu ve kaşları kendiliğinden çatıldı.Jimin, göz kapağını öperek geri çekildi ve onun kemikli elini tutarak elleri arasına aldı,dudaklarına doğru yaklaştırıp her bir santimine öpücükler kondurmaya başladı.
Yoongi ne zaman Jimin ona sevgisini gösterse garip hissediyordu.Buna layık olduğunu düşünmüyordu.Ama bu minik bedenli pembe saçlı çocuğun kendisinden başka kimseye sevgi göstermesini de istemiyordu.Onu paylaşamayacak kadar bencildi.
Jimin'in istediği tek şey ise sevilmekti.
Gerçekten.
Gerçekten sevilmek.
Bunun olması için ne istenilirse yapardı..
Ne istenilirse.
"Beni seviyor musun Yoongi?"
Yoongi beyninin bu soru için bir cevap oluşturmasını bekledi ama hiçbir sonuç olmadı.Cevabı bilmiyordu.
Veya..
"Söylemene gerek yok."
Jimin dudaklarında gezdirdiği eli serbest bıraktı ve ellerini onun yüzüne uzattı.Pürüzsüz cildinde elini gezdirdi ve hayran bir ifade ile gözlerini inceledi.
"Bunu söylemene ihtiyacım yok Yoongi."
Yoongi kaşlarını yine çattı.Böyle söylemesini beklemiyordu.Tepki vermeden sadece onu dinledi.
"Beni sevmediğini söylesen bile ben kendimi sevdiğine inandıracağım,hiçbir şey söylemene gerek yok sevgilim..Seni sevmekten vazgeçemem çünkü ben yalanlara inanırım.Gerçekleri göz ardı eder,tam tersini kabul ettiririm zihnime.."
"Biliyorum,aptalım."
Yoongi rengi solmaya başlayan pembe saçlara elini geçirdi ve gözlerine takılıkaldı.Konuşmak istedi ama söyleyecek bir şey bulamadı.Sözcükler yetersiz kalıyordu bazen.Göstermek lazımdı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
serene⚜yoonmin
Fanfictioniki insanı da aynı anda sevmeye çalıştım ama kimseler sevemedi beni. en sonunda durdum ve sıktım kafama bir tane durgundu, durgun hissettirdi. huzuru buldum artık, gitti birden bütün acılar. -yoongi&jimin ( serene [eng] : durgun, huzurlu )