•sгпgцlаягтч•[KTH]

Singularity ™1™

Bölüm|1

Sabahın ilk ışıkları , ilk okul günü ve daha niceleri ardı arkası kesilmeden beynime tekrar tekrar nüksediyordu. Alarmımın çalmasına tam 6 dakika vardı, okulun ilk günü olduğundan biraz heyecanlı biraz asabi ve biraz da huysuzdum. Gözlerimi dinlendirmek amacıyla tekrar kapatmıştım ve alarmla birlikte uyanmayı akıl etmiştim. Öyle de oldu.

Hemen hazırlanıp, taksi beklemek için zamanım olduğuna kanaat getirdikten sonra bağcıklarımı bağlayıp taksi beklemeye koyuldum. 20 dakika gibi bir zamandan sonra taksi görünmüştü, gelin görün ki bu yirmi dakika bana iki saat gibi gelmişti. Çantamdan telefonumu çıkarıp,cevapsız çağrı olup olmadığına baktım. Yoktu. Telefona gereksiz eşya muamelesi yaparak, onu çantanın en derinliklerine gönderdim.

Taksi yavaşlayınca, kendimi düşüncelerimden soyutladım ve taksimetre de yazan ücreti ödedikten sonra aşağı indim. Bu sene lise son olacaktım ve bunun için aşırı stresliydim. Haliyle stresimi dışarıya vuruyor olmalıydım.

Okul kapısından içeriye girdiğimde adımlarını kısa bir süreliğine durdurdum ve etrafı incelemeye koyuldum. Etrafta dolanan öğrenci topluluğu, birkaç yeni öğrenci vb. Umrumda değillerdi, ama sağıma döndüğümde Kim Taehyung -nam-ı değer hocam- yeni gelen öğrencilerle hararetli bir konuşma içerisindeydi. Evet şunu söylemem gerek ki lisenin ilk yıllarından beri Taehyung hocaya karşı zaafım vardı. Çok nazik, zarif ve hatırı sayılır bir yüzü vardı. Ve bana iyi davrandığındandır herhalde onunla ilgilenmeye başlamıştım. Ama kesinlikle onunla ciddi bir ilişki düşünmüyordum.

Okula girmek için tekrar adimlamaya başladığımda bir şey farkettim. Okulun rengi değişmişti. Beyaz iken mavi yapmaları kısa süreliğine mide bulandirdiğinda hızlıca okula girdim. Sınıfımı bulduğumda çantamı sıraya koyup bahçeye çıkma kararı aldım.

Merdivenlerden ceylan gibi seke seke inerken , Taehyung hocanın da benim tam tersim istikamete gittiğini ve gözlerinin bana takıldığını, sonra ise zıplaya zıplaya gittiğimden olsa gerek bana güldüğünü gördüm. Tek kelimeyle rezil olmuştum!!!?
Bahçeye çıktığımda boş bank aramaktan ders zilinin çaldığının farkında değildim. İlk dersimiz sanırsam Taehyung hocayaydı. Yabancı dil öğretmeniydi ve ben onun sayesinde İngilizcemi geliştirmiş ayrıca sevmiştim.

Sınıf kapısının önüne geldiğimde nefes molası vermek için durmuştum bu sayede içeriyi dinleyebiliyordum. İçerisi sessizdi, büyük ihtimal Taehyung hoca derse girmişti. Bana kızmamasını umarak kapıyı çaldım ve bir hışım içeri girdim. Tüm sınıfın dikkati bir anda benim üzerime yığılırken, Taehyung hoca ise gülümsemiş ve sınıfı göstermişti -yerine geç anlamında-. İlk gün olduğu için Taehyung hoca çok sıkmamış ve past tense den konuyu anlatmaya başlamıştı. Bense konuyu dinlemek yerine yeni boyattıgı gri saçlarını inceliyordum. Çok yakışmıştı ve parlıyordu. Burnundaki beni saçına ve tenine uyum sağlarken onu çok karizmatik yapabiliyordu. Bir süre daha inceledikten sonra göz göze geldiğimizi farketmeden devam ediyordum. Ancak hocanın bana yaklaştığını anladığımda kendime gelebilmiştim.

Taehyung dibine kadar gelmiş ve beni inceler gibi bir hali vardı. Tam da bu anda zil çaldı ve ben sadece şükür etmiştim.

***

Okul çıkışı her zamanki gibi gereksiz kalabalıkla son bulmuştu. Benim aklım hala onunla gözgöze ve neredeyse burnu burnuma gelecek kadar yakınımda olmasındaydı. Evde yapacak birşey bulamadığım içinde Taehyung un instagramına girmeye karar verdim. Yine her zamanki gibi yakışıklı , zarif, karizmatik  ve ayrıca sexy di.

'Acaba bilinmeyen numaradan ona mesaj atsam beni bulabilir mi?' diye düşünüyordum. Sonra ise zaten bilinmeyen numaradan mesaj atacağım ve beni bulmasının imkansız olacağı aklıma geldi. Rehberden numarasını bulduktan sonra hemen mesaj attım.

DyangShi:
Hey!?

Seni ne zaman elde edebilirim, söyler misin?

Kimtaetae~:
pardon!??

Kim olduğunu bilmeden buna karar veremem, öyle değil mi ?

DyangShi:
Beni bilemezsiniz Taehyung hocam.

Kimtaetae:
En azından öğrencim olduğunu biliyorum artık.

Ve beni asla alde edemezsin ufaklık.

Yaşıtlarına takıl derim.

DyangShi:
Ne demişler 'Asla, asla deme'!!

Ufaklık mı? Her neyse. Yaşıtlarına fazlasıyla aptal ve ergen Taehyung.

Kimtaetae:
Taehyung!??

Nerede saygı ifadesi öğrenci.

Haddini bil, aşayım deme.

Bu arada işim var ve şuan beni oyalıyorsun.

[Kimtaetae çevrimdışı]   

Nedense mutlu ve huzurluydum. Taehyung'a mesajlaştığımdan dolayı olduğunu düşünüyordum. Gerçekten öğretmen öğrenci ilişkisine izin vermeyecek kadar otoriter birisiydi. Ama bende Shin Daeyang İsem bu otoriter duvarı yıkardım.

Yatağımda bugün olanları düşünüyordüm. Ve bir şeylerin düşme sesi ile ilk başta eve birisi girdi fikirleri beynimi kemirirken,  pencereden baktığımda bu fikrimin yanlış olduğunu farkettim. Birileri karşı komşumuz olacaktı, haliyle. Gecenin bu saatinde ev taşımak biraz absürt gelsede pek takmayıp uyumaya çalıştım.

***

Alarmın o tiksindirici ve bir o kadar sağır edici sesi duvarlar arası eko yaparken, uyanmamak elde değildi. Merhaba okulun 2. Günü diyemeyecek kadar kötüydüm. Hemen ılık bir duş alıp , okul için hazırlandıktan sonra taksi beklemek için aşağıya indim. Bir süre bekledikten sonra karşı daireden kapı sesi gelmesiyle refleks olarak kafamı o yöne çevirdim.

Taehyung!!?? Sanırım yeni komşum artık belliydi. Ve bu nedenle işim vardı yazıp çıkmıştı.

Beni farkettiğinde, ilk başta şasırsada gülümsemiş ve eliyle selam vermişti. Bende karşılık olarak selam verdikten sonra lanet olası taksi yüzünden oradan ayrılmak ve okula gitmek zorunda kalmıştım. 

* Merhabalar. Bu sanırım yayında kalacak ilk kurgum. Yayında olan diğer iki kitabı sildim çünkü baya olmasina rağmen okunmuyirlardi ve açıkçası bende sevmemistim. Bu kurgu güzel oldu bence. Umarım severek okursunuz.

Bu arada kızın adı Shin DaeYang.

İlk bölüm 2 VOTE, 2 yorum

Görüşmek üzere. GALP<3 jxjdjdj*