call to mind | yoonkook

veda

-

*BİR SESLİ MESAJINIZ VAR*

"güzel sevgilim,

vedama hoş geldin.

bana kızgın olamazsın sen, biliyorum.
ama yine de affet beni, seninle değil de telesekreterinle konuştuğum için; titreyen sesimi ve iç çekişlerimi duyma istedim yalnızca.

birlikte ilk uyuduğumuz geceyi hatırlıyor musun? öylesine kar vardı ki dışarıda, sen uyumayıp kartopu oynamak istemiştin.
ve ben de sana bir masal anlatmıştım, uyumanı beklerken sen birden bire zıplayıp, bizim de kırmızı ipliğimiz olmalı demiştin.

bileklerimize bağlı ipler olduğu sürece yalnız kalmayacaktık, ne kadar uzak olduğumuzun bir önemi olmadan; aynı masaldaki gibi.

güzel sevgilim, korkarım artık benim ipliğimi de kendi bileğine bağlamalısın.

çünkü senin kendine, benim sana ihtiyacım olduğundan daha fazla ihtiyacın var.

sana ölmek istediğimi söylemeden önce, yanıma geldiğinde tüm bunlarla kendin başa çıkabilirsin sanıyordum.
bunca zaman başa çıktığın gibi, bunca zaman altından kalkabildiğin gibi, dışarı çıkartmaya korktuğun gücünü sonunda kuşanabilirmişsin gibi.

yanıldığımı da sanmıyorum sevgilim, tüm bunları sırtlayabilecek kadar güçlü olmasaydın, saçlarımı okşayarak bana veda edemezdin.

gözlerin gözlerimdeyken titrer, binlerce kez dolar, çığlıklar atarak terk ederdin odamı, aynı benim gibi, bir korkak gibi.

sen ise beni terk etmeyip, anlayışla başını salladın, bana sarıldın ve sebep olduğun her şey için özür diledin.

sebep olduğun tek şeyin, hayatımı bunca zaman yaşanabilir kılmış ve beni şu an olduğum insan yaptığını bilmeni isterim.

ve bunun için özür dilememeli, aksine gururlu olmalısın. hayatıma dahil olduğun için sana minnettarım.

sen de kendine çokça teşekkür etmelisin, olduğun kişi için, yapabildiklerin için, çevrendekilere hissettirdiklerin için.

bana yazdığın her şeyde, duyduklarının ne kadar kötü olduğundan bahsetmişsin.

ben de duydum ancak onları değil, seni.

beni ne kadar sevdiğini söyleyip ağladığında duydum, jimin'e kendimi nasıl yeniden kabul edeceğimi sağlayacağını planlarken seni duydum. aynı evde kalırken, yemek pişirdiğinde söylediğin şarkıları duydum. benim uyuduğumu sanarken, kulaklarıma defalarca beni sevdiğini fısıldadığını duydum.

bana veda edemediğini de duydum.

ve

olanları nasıl kaldıracağını bilmediğini anlattığın mesajlarını okudum.

sevgilim, güçlü kalmak zorunda değilsin, çünkü ben ağladığında yanında olacağım. kalbindeki yaranın nasıl kapanacağını bilemediğinde yara bandın olacağım.

ve bunlar için, bedenimi geride bırakmak zorundayım.

sevgilim benim için dua etmeni istiyorum. beni, pencerenden görünen bir yıldız yapmasını söyle ona.

böylece bir gün tekrar göz göze gelebilir, dakikalarca bakışabiliriz. sonra ben sen hazır hissettiğinde gökyüzünden kayıp düşerim.

böylece dileğini tanrıya götürür ve seni mutlu etmesi için ona yalvarabilirim.

yarın öğlen saatlerinde, senden gideceğim sevgilim. sonsuza kadar senin olabileceğim bir yere.

seni seviyorum jeongguk, aradan asırlar da geçse, yok dahi olsam seni seveceğim. bir gün, sen başkasını sevsen bile.

tüm kalbim senin, bu benim için yeterli, diliyorum senin için de yeterlidir.

seni tüm dünyadan, cennetten ve cehennemden daha çok seviyorum.
seni bildiğin her şeyden daha çok seviyorum.

benim güzel meleğim, küçük yıldızım.
umarım sana layık biri olabilmişimdir.

ruhunu ruhuma kat ve yaşa."