James'ten
"Potter."
Arkamı döndüğümde Evra Lodge bana gülümsüyordu. Sakin bir sesle;
"Evet?" Bu gidişle geçenki konuşmanın aynısı olacaktı.
"Pelerin konusu vardı."
"Yoktu." deyip yoluma devam ettim.
Arkamdan gelerek, "Hadi ama vardı işte." diye nazlandı. Zambağım kurtar beni!
"Yoktu ve izninle."deyip hızla oradan ayrıldım.
Lily'den
"Potter." diyerek kolundan tutup yanlız bir yere çekiştirdim.
"Evans ciddiyim sonra konuşalım. Hiç seninle konuşmaya havamda değilim." dedi.
"Ben havamdayım." dedim ve devam ettim. "Bu kız senden pelerini istedi değil mi?" sordum.
"Evet." dedi direkt. Gerçekten havasında değildi.
"Tamam." dedim ve hafif tebessüm edip kızların yanına geçtim.
"Ne oldu? Ne istiyormuş? Sordun mu?" dedi Alice.
"Hayır ama baya canını sıkmış." dedim. İlki yalan gerisi doğru.
"Off biz bu gidişle öğrenemeyeceğiz." dedi Mary.
"Kesinlikle." diyerek ona katıldı Marls.
Sirius'tan
Çatalak berbat bir şekilde geldi yanımıza. Biz soru sormadan açıkladı;
"Evans, Lodge'ın pelerini istediğini anlamış. Ve kız pelerini tekrar istedi."
"Ben de bir şey fark ettim. Bu kız pelerini almak için hepimizle çıkıcak galiba. Mckinnon'de bu yüzden kıskandı. Lily'de bize kızgın çünkü arkadaşını üzüyoruz. Ama anlamadığım bu kızdan niye bu kadar nefret ediyor?" dedi Aylak.
"Bence Çatalak'ı kıskanıyor. Sonuçta ilk günkü yemekte birbirinize gülümsediniz. O da doğal olarak kıskandı." dedim alayla.
"Saçmalama Pati ben onun nefret ettiği kişiyim. Beni nasıl kıskansın?" dedi Çatalak.
"Çatalak haklı ama bir yandan da Pati haklı. Annesinin aldatıldığını öğrendiğinde ilk senin yanına geldi bunda mantık yok işte." dedi Aylak.
"Ama Çatalak'ta haklı neden bunca zamandan sonra?" dedi Kılkuyruk.
"Bende bunu anlamıyorum ya." diye mırıldandı Aylak.
"Bu konuyu kapatalım mı?" dedi Çatalak.
"Olur." diyerek konuyu kapattık.
Lily'den
Şimdi ki dersim boştu. Alice ve Mary'nin Muggle Bilimi vardı. Marls'in Bitkibilim dersi vardı. Yavaşça baykuşhaneye doğru yol aldım. Annemin mektubuna cevap gönderecektim. Mektubumu son kez gözden geçirdim.
Son kez gözden geçirdiğim mektubumu baykuşum Hira'ya verdim. Ve anneme götürmesini söyledim. Hira gözden kaybolana kadar onu izledim sonra arkamı döndüğümde Lodge ile karşılaştım. Bana masum masum gülümsüyordu. Bende ona hafif tebessüm edip gitmek için yeltendim. Fakat önüme geçerek gitmeme izin vermedi.
"Evans sana bir şey soracağım."
Ne soracağını anlamasamda merak etmiştim.
"Sor."
"Senin bu olaydan haberin var mı?"
Pelerinden bahsettiğini hemen anladım. Fakat bildiğimi bilirse Çapulcular'ı tehdit edebilirdi. O yüzden en mantıklı şey bilmiyormuş gibi davranmak.
"Hangi olay, anlamadım."
İnanmayan gözlerle bana bakmaya başladı. Ama ben tavrımdan taviz vermiyordum.
"Hadi ama Evans bildiğini biliyorum."
"Neden bahsettiğini bilmiyorum."
Bu sefer bakışları değişti ve şaşkın bir hal aldı. Bense hala anlamamış gibi davranıyordum.
"Lodge ne olduğunu anlamadım ama beni ilgilendirmez. Daha sonra görüşmek üzere, gitmem gerek."
Tebessüm edip oradan ayrıldım. O ise arkamdan hala bakıyordu.
James'in
Lily için muggle bilimi dersine giriyordum 5. sınıftan beri. Sınıftan çıktığımda Lily beni bekliyordu. Koşar adımlarla geldi yanıma. Ve beni kuytu bir yere sürükledi. Ben ona anlamamış gözlerle bakarken anlatmaya başladı.
"Lodge geldi. Bana pelerini bilip bilmediğimi sordu."
Ben duyduklarımı gerçek olup olmadığını soracakken konuşmaya devam etti.
"Ve bende bilmiyormuş gibi davrandım. Sonra senin yanına geldim."
"Bana gelmekle doğru yapmışsın. Lodge'ın bu kadar sinsi olduğunu bilmiyordum gerçekten."
Ve beraber hiçbir kelime etmeden KSKS sınıfına doğru ilerlemeye başladık. Sınıfa girdiğimizde Lily arkadaşlarının yanına gitti bende Çapulcular'a doğru ilerlemeye başladım ve Remus'un yanına oturdum. Lily'nin bana söylediklerini anlattım onlara.
"Dediğim gibi bu kız kim var kim yok herkesi deniyor." dedi Remus.
"Ama zambağım olmaz!" diye sızlandım.
"Bizim bu kızdan bir an önce kurtulmamız lazım." dedi Peter.
"Hem de en acilinden."dedi Sirius.
Sonra Profesör geldi ve ders başladı. Fakat en sevdiğim derslerden biri olmasına rağmen kafam çok dalgındı. O yüzden Profesör'ü dinleyemedim. Ders bittikten sonra öğle arası olduğu için büyük salona girdik. Biz yerleştikten sonra içeri Lodge girdi ve bize gülümseyerek kendi binasının masasına gitti. Onun ardından salona Zambağım ve arkadaşları girdi fakat Lily kızlara bir şeyler deyip benim yanıma oturdu. Ben ve Çapulcular ona şaşkın bir şekilde bakarken o Lodge'nin olduğu tarafa bakıyordu. Dayanamayıp sordum:
"Evans yolunu mu karıştırdın?"
"Hayır Potter buraya oturmamın bir sebebi var."
"Anlat o zaman Evans." dedi Sirius.
"Bakın Çapulcular, eğer Lodge bana geldiyse Marls, Mary ve Alice'ye de gider. Bu yüzden önleminizi alın."
"Beyler Lily haklı bu kız hepimizi deniyor ve kızlara gitmeyeceği ne malum?" dedi Remus.
"O zaman ne yapacağız?" dedi Peter.
"Çok kolay pelerini Lily'e vereceğiz o bakacak ve diğer kızlara göstermeyecek." dedi Remus.
Sirius tam itiraz edecekken Zambağım,"Tamam" dedi. "Potter sen gece yarısı kızlar yatakhanesinin önüne gel ben alırım senden."
"Tamam Zambağım." dedim.
Bana göz devirip kızların yanına gitti. Bense arkasından sırıtıyordum.
*GECE YARISI*
Kızlar yatakhanesinin önüne geldim ve Zambağım beni fazla bekletmeden kapıyı açtı. Tam içeri girecekken "Nereye Potter? Kızlar yatakhanesine giremezsin." dedi. Ve bende göz devirip pelerini ona uzattım. Alıp bana "İyi geceler Potter." dedi. "İyi geceler Evans." dedim.
Lily'den
Pelerini alıp sessizce sandığıma koydum ve kırılması zor bir tılsım yapıp yatağıma yattım. Bugün gerçekten yoğun bir gündü. O yüzden Yatar yatmaz uyuya kaldım.
