chapter 6

502 62 34
                                        

liam: sana inanamıyorum, zayn.

şaka gibisin.

bunu yapmak zorunda mıydın cidden?

zayn: ne?

seni sevmememi sağla derken ciddiydim ve sen beni takmayıp cevap vermediğin için ben de benim seni sevmemi sevdiğini düşündüm.

ve evine mis gibi kokan güller yolladım.

liam: güller gerçek değildi sersem.

her neyse, her şeyi anladım ama o kağıtta yazanlar da neydi öyle...

zayn: ne varmış yazdığım şeylerde?

liam: tam olarak beş yüz sefer seni seviyorum liam yazmışsın.

manyaksın sen.

zayn: asıl sen manyaksın.

saydın mı?

liam: konumuz bu değil.

eşim o kağıdı okuyabilirdi.

zayn: liam, eşin o kağıdı okumadı.

liam: biliyorum.

yine de böyle yapman hoşuma gitmiyor.

anladın mı?

zayn: anlamadım, geri zekalıyım ben.

liam: hiç değişmemişsin.

hala inatçısın.

bir insan hiç mi değişmez?

zayn: ah minik farim, bunları boşver de...

sana bir gün gerçek olan yüzlerce gül vereceğim, eski günlerdeki gibi...

bir de şey var, seni seviyorum.

hem de çok.

good years | ziamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin