Giray sınıftan çıktıktan sonra apar topar okuldan ayrıldı. Sakinleşmek için yalnız kalması gerekiyordu. Derin'in yanında kendini kaybetmişti bu çok kötüydü. Eğer Derin bir cadıysa bütün grubu tehlikeye atmış olabilirdi. Onun kötü olduğuna inanmak istemiyordu. Tanıdıkları birkaç iyi cadı vardı ama bu ihtimali düşünerek arkadaşlarını tehlikeye atmak istemiyordu. Sonunda susmak bilmeyen telefonu eline aldı. Ekran da Eray'ın adı yazıyordu:
- Evet Eray noldu?
+ Giray nerdesin? Seni okuldan çıkarken görmüşler. Kaç kere aradık açmadın.
- Çözmemiz gereken bir sorun var eve gidin bende geçiyorum şimdi orda görüşürüz.
Giray cevap beklemeden telefonu kapattı ve eve doğru yürümeye başladı. Arkadaşlarının büyük olay çıkartacaklarını biliyordu ama bir kez olsun Derin'i dinlemesi gerekiyordu çünkü onlar katil değildi. Soru sormadan, sorgulamadan peşin bir yargıyla onu ölüme mahkûm edecek değillerdi.
Eve vardığında herkes oradaydı. Kimse soru sormaya cesaret edemiyor gibiydi. Giray boğazını temizleyip uzatmadan lafa girdi:
- Bugün Derin'in yanına gittim. Bana gördüğü rüyaları anlattı. Onun güçlerinden haberi olmayan bir cadı olduğunu düşünüyorum. Bunun kesin olduğundan emin olamadım çünkü elini kesti ve ben... ben neredeyse kontrolü kaybediyordum. Beni gördü.
Hepsi biraz korku ve şokla açılmış gözlerle kendisine bakıyordu. Giray asla kontrolünü kaybetmezdi. Kağan:
- Sen kontrolünü kaybetmezsin bu nasıl olur? Yüzyıllardır insanlarla birlikte yaşadın asla onların kanlarının arzusuna kapılmadın.
+ Biliyorum. Bunun benim için nasıl bir sürpriz olduğunu anlıyor olmalısınız. Derin de farklı olan bir şeyler var. Onu koridorda gördüğümüz günü hatırlıyor musunuz? Kokusu hiçbir şeye benzemiyordu. Kanı da kokusu gibi bu dünyada vampirlerin en çok arzulayacağı şey.
Arda sakince oturduğu yerden kalktı:
- Öylece her şeyi tehlikeye atamayız Giray. Bizi bulmaları an meselesi. Derin bizim sonumuz olur. Onu ortadan kaldırmalıyız.
Giray derin bir nefes aldı. Bunu bekliyordu:
- Önce onun cadı olduğundan emin olmalıyız. Derin'i tanıyorum bizi öldürmek istediğini düşünmüyorum. Hiçbir şeyin farkında bile değil. Rüyaları yüzünden akıl hastanesinde yatmış. Bu durum onu da delirtiyor. Bundan emin olacağım. Zarar görmeyeceğinizden emin olacağım.
Tedirgindiler ama hepsi Giray'a güveniyordu. O hayatlarını kurtarmıştı, onlara kendilerini korumayı öğretmişti. Şimdi de ona yine güveneceklerdi çünkü ayrılırlarsa hayatta kalamazlardı.
Giray evden ayrıldıktan sonra yapacaklarından emin olamadı. Cadılar onları avlıyordu ve en kötüsü de ateş cadılarıydı. Yakaladıkları tüm vampirleri ateş cadılarına getiriyorlardı. Meclisi onlar yönetiyorlardı ve vampirleri diri diri yakmaktan büyük zevk duyuyorlardı. Eğer Derin bir ateş cadısı ise bu gerçekten çok zor olacaktı.
Haftanın kalanında Giray okula gitmedi ve Derin'den uzak durdu. Cuma günü son dersten önce çocuklardan birini Derin'in sınıfına yolladı ve defterinin arasına bir not bıraktırdı. Onunla bu gece kütüphanede konuşacaktı. Ne olduğunu öğrenmesinin tek yolu buydu.
Derin
Giray'ı o günden sonra hafta boyunca okulda görmedi. Derin ne yapacağını bilemez haldeydi. Giray'ın gözlerinde gördüğü şeye anlam veremiyordu. Bunu kimseyle paylaşamazdı halüsinasyon gördüğünü düşünürlerdi ama o sınıfta ne olduğunu öğrenmezse gerçekten delirecekti.
Cuma günü çıkış zili çaldığında Derin eşyalarını toplarken defterinin arasına sıkıştırılmış bir kağıt parçası buldu:
'Bu gece saat 12 de kütüphanede ol'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DE RECREANS
FantasyBir ırkın kaderini ellerinizde tuttuğunuzda bu durumla nasıl baş edersiniz? Yok olmalarına izin mi verirsiniz yoksa kendi türünüze sırtınızı dönmek pahasına bile olsa onlarla birlikte mücadele mi edersiniz ? Cadılar ve Vampirler arasında binlerce y...