Ruh Eşi // Yoonmin✔

4

Pekala hala devam ediyoruz canlarımm, bu bölümde yüksek bir kaos var.

Güzel bir sabahtı, bazılarına göre. Olaylardan sonra Jimin ne yorganın altından nede odadan dışarı çıkmıştı. Uzun bir süre orda kalmış ne bir şey yemiş nede kıpırdamıştı. Yoongi de her zaman kii kral işlerine dönmüştü. Dalgın dalgın kağıtları düzenlerken içeriye kapı çalmadan Namjoon girdi. Bu olay Yoongi'nin yerinden sıçramasına yol açtı. Yoongi kaşlarını çatarak " neler oluyor Namjoon, ödüm koptu " dedi. Namjoon endişili bir şekilde " Hoseok ve diğerleri geri döndü " dedi. Yoongi duyduğu isimle şokla gözlerini araladı. Hazır değildi, hemde hiç değildi. Yoongi yerinden kalktı ve Namjoon'un yanına geldi. Yoongi " hemen bir şeyler yapmalıyız, Jimin'in kokusunu bastırmalı ve mührü kapatmalıyız " dedi. Ama bir şey yapamadan kapı açılmış ve içeriye heybetli bir şekilde beta girmişti. Arkasında mühürlü bir eş ve arkasında bir omega daha girmişti. Omega " Namjoon~~~ " diye şakıyarak Namjoon'un kollarına attı kendini. Namjoon da hemen kollarını ona sarmış ve özlediği eşini kokusunu iyice içine çekti. Namjoon " hoşgeldin bebeğim, çok özlettin kendini, ama Seokjin şimdi bunun sırası değil, sonra konuşalım tamam mı? " dedi. Seokjin onun bu sözüne kaşlarını çatsada bir şey demedi. Alfasının her zaman bir bildiği vardı tabii.

Yoongi " Jungkook, Taehyung sizi görmek çok güzel " dedi. Dikkat dağıtmak amaçlı. Aynı zamanda mührü kapatmaya çalışıyordu. Jungkook " evet hyung seni de görmek çok güzel yalnız bence bu at kafalıyla ilgilenmelisin çünkü bizim başımızın etini yedi " dedi. Taehyung da eşini onayladı " evet , acaba nasıldır? ne yapıyordur? falan da filan başımızın etini yedi " dedi. Yoongi sadece kafasını salladı.

Seokjin gergin ortamı hissedince " Yoongi neyin var, betan geldi niye tepki vermiyorsun? " dedi. Ama kolunda hissettiği şeyle hemen Namjoon'a döndü. Namjoon ona sertçe bakıyor ve hayır anlamında kafa sallıyordu. Seokjin bir hata yaptığını anladığında mahçupça önüne döndü. Odanın ortasında duran Hoseok ile Yoongi ise bambaşka bir iletişimdeydiler. Hoseok isteyerek alfasının gözlerine bakmaya çalışıyordu. Ama Yoongi bakmayı reddediyordu. Hoseok bu durumdan oldukça sıkılınca " Yoongi bana bakar mısın? Neden böyle garip davranıyorsun? " dedi. Yoongi ise bir şey diyemiyordu. Sonra cesaretini topladı ve gözlerini Hoseok'la buluşturdu. Sonra Hoseok bir şey olduğunu anlayınca Yoongi'yi iyice inceledi. Bir şey arıyordu, herhangi bir şey. Sonra gözü boynunda takıldı. Hoseok kaşlarını çattı ve Yoongi'ye adımladı. Sonra boynunu açtı ve gördüğü mühürle gözleri dolmuştu bile. Sonra yavaşça ondan uzaklaştı.

Hoseok " sen mühürlüsün, nasıl, neden " diye sordu. Bir geri dönüş bekledi açıklamasını istedi ama Yoongi konuşmamakta inatçı gibiydi. Hoseok buna daha da sinirlendi. Hoseok " bir şeyler de Yoongi neden susuyorsun, bu kadar mıydı? CİDDEN SEVGİN BU KADAR MIYDI? " diyi söylenmeye başladı. Konuştukça yumruğunu Yoongi'nin omzuna vuruyordu. Yoongi kıpırdamadı yada hiçbir tepki vermedi. Suçluydu bu yüzden istediğini yapabilirdi. Hoseok kadar herkes şaşkındı. Ne yani şimdi Yoongi gerçekten mühürlümüydü. Seokjin " bunu biliyor muydun? " diye sordu Namjoon'a. Namjoon ise sadece kafa sallamakla yetindi.

Hoseok sonunda biraz dinlenince " ruh eşin mi? " diye sordu. Tahminen bu olabilirdi, yoksa Yoongi asla böyle bir şey yapmazdı. Çok seviyordu Yoongi çünkü onu. Seviyordu değil mi? Hoseok " YOONGİ CEVAP VER!! " dedi. Bu sefer gerçekten yüksek bir ses kullanmıştı. Yoongi yerinden sıçradı. Sonra " evet " dedi. Hoseok kırgınlıkla bakıyordu alfaya sadece kırgındı.

Hoseok " seviştiniz mi? " diye sordu. Yoongi duyduğu şeyle şaşkınlıkla Hoseok'a bakıyordu. Neden bunu öğrenmek istiyordu ki şimdi? Yoongi " bu neden önemli- " demeden Hoseok lafını kesmişti. Hoseok " sadece sorduklarıma cevap ver Yoongi, seviştiniz mi? " dedi. Yoongi