Bak yine yazıyorum sana. Çünkü insan yazdıkça rahatlar. Şuan bunları yazarken ellerim titriyor ve arkadan hüzünlü bir müzik çalıyor. Gözümden bir damla yaş süzülüyor, yanaklarımdan dudaklarıma. Yine siliyorum ellerimle akan her bir damlayı ama içimdeki o tuhaf histen kurtulamıyorum. Hani şöyle boğazın düğümlenir ya, yutkunamıyorum. Sonra burnum sızlıyor. Ya nasıl anlatabilirim ki? Tarif edemiyorum.
Bizimkiler taşınma kararı aldılar ve ev bakmaya gittiler bugün. Taşınmak için o kadar çok ısrar ettim ki. Neden mi? Eğer burada kalmaya devam edersem unutamayacağım seni, bizi. Sokakları, parkları geçtim, bu evde bile anılarımız var. Şu odada senin çıkma teklifini okuyup mutluluktan ağladım, sonra burada ilk telefon konuşmamızı yaptık, daha sonra bu odada tartıştık. İlk buluşmamız şu postanenin önünde, ilk öpücüğümüz şu sokaktaydı. Şu parkta içmeni istemediğim sigaranı kırdım. Ve şurda ilk uzun sarılışımış. Herşey o kadar güzeldi ki. Sonra bitti ve ben hep burada ağladım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ayrılık Notlarım
RomanceKüçücük göz bebeğimden hayatıma girdin de, kocaman kalbimin neresine sığmadın da gittin?