butterfly » jungri.

14.bölüm

Özet:

Ağzı açık bana baktığı zaman, kendimi nasıl affetirebilirim diye düşünmeye başladım. Nereden bilebilirdim ki?

Bir anda masadan kalkıp buraya gelmesi üzerine terleme başlamıştım bile.

Yanıma geldiğinde, konuşmasını bekledim. Diyebileceğim hiçbir şey yoktu. Korkuyordum. Bir daha benimle konuşmazsa?

''Sen..''

''Sen benim Jung Jungkook'um musun şimdi?''

''Merhaba Yeri. Sonunda görüşebildik.'' diyebildim sadece. Aptal kafam, biz zaten daha önce de görüşmüştük! Yeri şok olmuş bir ifade ile bana bakmaya devam ediyordu. ''Bir şey söylemeyecek misin?'' diye sordum. Kalbim hızla atıyordu. Bir kaç dakika birbirimize baktık.

''Neden?'' diye sordu, ''Üzgünüm, çok üzgünüm. Sadece Jeon Jungkook olduğumu söylememem gerekiyordu ama seninle de konuşmak istiyordum... Ben çok üzgünüm Yeri.'' 

Yeri biraz daha iyi görünüyordu, konuşmasını bekledim. Konuşmasını istiyordum. Sonunda onunla gerçekten tanışmıştık. Her ne kadar uzun süreli konuşmamış olsak da, ona alışmıştım. Onunla konuşmayı seviyordum. O çok enerji dolu, mutlu bir kızdı. Beni de mutlu ediyordu. Jeon Jungkook olduğumu bilseydi böyle olabilir miydik bilmiyorum. Bazen  ''Jung Jungkook olsaydım'' diye düşündüm belki o zaman her şey daha farklı olabilirdi. Ünlü olmak zordu, fanlarımı çok seviyordum. Çok fazla. Fakat onlar ben bir sevgili yapacak olsam, hatta bir kız ile görünsem bana ve o kıza demediklerini bırakmıyorlardı. Gerçekten beni seviyorlar mıydı? Peki neden benim değer verdiğim insana değer vermiyorlardı? Değeri geçtim, neden saygı göstermiyorlardı? Kimse kimseyi sevmek zorunda değil biliyorum fakat neden saygı duymuyorsunuz? diye bağırmak istiyordum. Bende insandım. Benim de duygularım, kalbim vardı. Bende aşık olabilir, hata yapabilir, düşebilirdim. Çok normal değil mi? 

Yeri bana birkaç saniye baktıktan sonra, ''Peki şimdi ne yapacağım ben?'' diye sordu. Ne demek istediğini anlamamıştım. ''Nasıl yani?'' 

''Ben,'' derin bir nefes aldı, ''Nasıl söyleyeceğim yani, ah..'' merakla onu izliyordum.''

''Ben Jung Jungkook'tan hoşlanmaya başlamıştım. Ben onu seviyordum, aman Tanrım.'' elleri ile yüzünü kapattı. Birkaç saniye öylece durduk. O haklıydı. Nasıl böyle olmuştu her şey...

''Daha sonra konuşsak çok iyi olacak.'' Yeri kalktığında bende kalktım ve elinden tuttum, ''Lütfen, şimdi konuşsak olmaz mı? Yeri, ben çok-'' 

''Daha sonra konuşalım Jeon Jungkook, lütfen.'' elini çekti ve gitti. Ben ise arkasından bakakalmıştım. 

Nasıl olabilirdi? Tam ona nasıl hissettiğimi bahsedecekken Jung Jungkook, Jeon Jungkook'a dönüşüvermişti. Aklım almıyordu. Demek bu zamana kadar onunla konuşmuştum. Aklımda Jung Jungkook'un nasıl biri olduğunu düşünüp duruyordum. Onun nasıl biri olduğunu görmeden, sadece yazılarıyla ondan hoşlanmıştım. Bu benim için ilkti. Jeon Jungkook, o benim için hep ulaşılmaz, benim biasım olarak düşündüğüm biriydi. Jung Jungkook nasıl o olabilirdi?

jnjk: Biliyorum aklın çok karışık, belki konuşmak da istemiyorsun ya da hiç istemeyeceksin fakat Yeri şunu bilmeni istiyorum ki

jnjk: Sana değer veriyorum 

jnjk: Seni kaybetmek istemiyorum

jnjk: Yalan söyledim ama bil ki istediğim için değil, mecburdum 

jnjk: Çok özür dilerim...

jnjk: Beni affetmen için elimden ne geliyorsa yapacağım, pes etmeyeceğim neden biliyor musun?

jnjk: Senden hoşlanıyorum Kim Yeri.

jnjk: İlk mesaj attığın zaman umurumda bile değildi evet ama sonraları ikimiz için de bu durum çok değişti. Aklında Jung Jungkook var biliyorum, lanet olsun ki biliyorum ama 

jnjk: O benim, seninle mesajlaşan seni izleyen, seninle konuşan hep bendim. Ne Jeon Jungkook ne de Jung Jungkook hiçbirinin önemi yok.

jnjk: Seni seviyorum.

jnjk: Ve biliyorum ki sende beni seviyorsun. 

jnjk: Bu yüzden lütfen, beni affedebilir misin?