Eski zamanlarda bir kral vardı, memleketi çok küçüktü, ama yinede ona evlenme imkanı verecek kadar genişti. Kral Jungkook evlenmek istiyordu. Ama imparatorun oğluna gidip, "Benimle evlenmek ister misin?" demeye cesaret etmesi biraz küstahça bir hareket olurdu. Yinede teklif yapmaya yetkisi vardı, çünkü adı ve şanı her yerde anılıyordu. Onun evlenme teklifini kabul edecek yüzlerce prenses vardı. Ama biz, imparator oğlunun onun teklifini nasıl karşıladığını görelim.
...
❤prens Jimin=
❤jikook❤=
...
kralın babasının mezarında bir gül fidanı vardı. Gerçekten muhteşem bir güldü bu. Fakat beş senede bir açar, açınca da ancak tek bir gül verirdi. Ama bu gül öyle güzel kokardı ki insan onun kokusunu duyunca bütün kederlerini, düşüncelerini unuturdu. Gerçekten ötmesini bilen bir bülbül de vardı orada, sanki bütün güzel nağmeler, onun minimini boğazına yerleşmişti. Kral prense bu gülle bülbülü verecekti. Onun için ikisini de gümüş kapların içine koydular, prens Jimine gönderdiler.
İmparator bunları, prensin saraylı kadınlarla "misafirlik oyunu" oynamak için gittiği salona getirtti. Prens Jimin de içinde hediyeler bulunan büyük , gümüş kapları görünce, sevinçten el çırpmaya başlamıştı.
"Ah, içlerinden kocaman bir kedi çıksa bunların!" diyordu prens, ama kedi yerine muhteşem bir gül çıktı.
Bütün saraylı kadınlar "Aman tanrım! bu gül ne kadar güzel yapılmış." dediler. Ama prens Jimin gülü kokladı, koklayınca neredeyse gözyaşlarını tutamayacak hale geldi.
"Of! Baba!" diye bağırdı. "Bu yapma bir gül değil, aksine sahici bir gül." Bütün saraylı kadınlar, prensi onayladılar. Onlar da: "Of, bu sahici bir gül!" diyorlardı.
-çok eski zamanlarda eğer biri, biriyle evlenmek istiyorsa ona sahici/gerçek bir şey gönderirmiş-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Andersen Masalları - jikook
Short Story"Güllerden ve bülbüller den anlamıyordun ." (Andersen masallarının jikook olarak uyarlanmış halidir.)