~~~
Ben jeon jungkook, ünlü bir şirket olan "Kang" şirketin de çalışıyordum.
Fakat çalıştığım şirket iflas etti, patronumuz Kang Jihyun şirketle ilgilenmemeye başlayınca çalışan arkadaşlarım ve ben şirketi kurtaramadık.
Herkes işten ayrılmak zorunda kaldı, ben de dahil.
Birsürü şirket çalışmam için bana teklif gönderdi ama ben hiçbirini kabul etmedim.
Kang şirketi iflas etmeden önce Kore'nin en büyük ve en güçlü şirketiydik, ve 2. En iyi şirket "Kim" şirketiydi, eski şirketim iflas edince şuan ki en büyük şirket Kim şirketi oldu.
Ben oraya gitmek istedim çünkü çok iyi bir yerde çalışmak istiyordum, orada çalışmak için yarın görüşmeye gidecektim.
Biraz heyecanlıydım çünkü yeni bir şirkete başlayacaktım yani, insan az da olsa heyecan yapıyor.
Umarım beni işe alırlar, elimden gelenin en iyisi yapacağım.
___________________________
Sabah kalktığım da normal aktivitelerimi yaptım. dişlerimi fırçaladım, duş aldım, harika bir siyah takım elbise giydim ve arabamı alıp şirkete doğru sürdüm.
Şirketin önüne geldiğim de kalbim çok hızlı bir şekilde atıyordu, acaba beni işe alıcaklar mı?
O çok uzun binaya doğru baktım, çok heyecanlıydım.
İçeri doğru adımlar attım, şirketin içi çok lüks ve güzeldi hatta mükemmeldi.
Oraya ilk defa geldiğim için herkes bana bakıyordu, çok utandım.
Merdivenlere doğru küçük adımlar atıyor ve görüşme yapılacak odayı bulmaya çalışıyordum.
Yaklaşık 4 dakikalık aramamdan sonra odayı bulmuştum, derin bir nefes aldım ve kapıyı açtım.
Gördüğüm manzara karşısında yanaklarımın kızardığımı hissedebiliyordum çünkü önümde çalışma masasında birkaç evraklarla uğraşan insan olamayacak kadar yakışıklı bir adam vardı.
Adam bana bir yan gülüşle "hoşgeldiniz bay Jeon" dedi.
Çok şirin ve kısık bir sesle, "H-hoşbuldum." Dedim.
Lanet olsun, neden şuan kekeme oldum ki?
Adam ses tonum ve kekelediğim için çekingen bir insan olduğumu anlamıştı, Bana gülümsedi.
Tekrardan kızardım.
O derin sesiyle masanın önünde kadife siyah kumaş koltukları göstererek bana "otur bakalım bay Jeon." Dedi.
Bende dediğini yapıp koltuğa oturdum, çok rahat bir koltuktu.
"Birşeyler içmek ister misin? Çay, kahve?
"Yok, sağolun."
"Peki."
Boğazını temizleyek daha resmi bir şekilde "kendinizi tanıtın bay Jeon, neden bu şirkete gelmek istiyorsunuz? Bu şirkette hangi konumda olmak istiyorsunuz?"
Sorular üst üste gelince ilk duraksadım, sonra hepsini cevaplamaya başladım.
"Ben Jeon Jungkook, 21 yaşındayım. Üniversiteyi New Jersey'de okudum, eğitim hayatımın büyük bir kısma ülke dışında oldu." Biraz nefes alarak devam ettim.
"Buraya gelmek istememin sebebi oldukça büyük ve tabiki Kore'nin en iyi şirketi olması, kendimi burda evrakları, toplantıları düzenleyen ve bilgisayarda ki önemli işleri halleden normal bir çalışan olmak isterim, eski şirketimde ise bu konumdaydım." Devam ettim "herkes gibi bu şirkette yükselip konumumu güzel bir yere getirmeyi çok isterim."
Söylediklerim karşışında tatmin olmuş gibi bana "güzel." Dedi.
"İşe alındınız, bay Jeon."
Duyduğum cümle sayesinde çok mutlu olmuştum, bu şirkette çalışmayı gerçekten çok istiyordum.
"Buradan çıkıp önünüzde ki ilk odaya girip bayan Eun'un odasından şuan ki konumunuzun nerde olduğunu bakabilirsiniz, belgelerinizi şimdi bilgisayardan yazacağım."
Çok neşeli bir sesle "Çok teşekkür ederim!" Dedim, bu tepkim karşısında gülümsemişti.
"Bu arada kendimi tanıtamadım, ben Kim Taehyung. Bu şirketin patronuyum, seninle çok eğleneceğiz bay Jeon." Sırıtıyordu.
"Memnun oldum bay Kim." Son söylediği cümle bana biraz tuhaf gelmişti.
"Seninle çok eğleneceğiz bay Jeon."
Tekrardan teşekkür edip odadan çıktım, önümde ki ilk odaya girdim ve bir bayan ile karşılaştım.
Bana gülümseyerek "Sen Jeon Jungkook olmalısın, şirketimize hoşgeldin!"
"Şey, teşekkür ederim."
Yüzünde ki o gülümsemeyi tekrar takınıp "Ben Lee Eun-Ah, bu şirkette çalışıyorum. Artık birbirimizi her gün göreceğiz Jungkook." Dedi.
Bende ona karşılık olarak gülümseyerek "memnun oldum Eun." Dedim.
Sonra birden bilgisayarında ki bildirime bakıp "Aaa! Belgelerin gelmiş Jungkook, hemen yazıcıdan çıkartıyım."
Çok heyecanlandım çünkü bu şirkette ki konumumu merak ediyordum, eski şirketim de önemli bir konumdaydım. Büyük ihtimal burda da aynısı olur.
Eun belgeleri çok hızlı bir şekilde çıkartıp bana verdi, hemen elinden alıp okumaya başladım.
Ne?!
Gördüklerim karşısında şok oldum, çünkü konumum sekreterdi. ama bu oldukça düşük bir konum! Ben bunu haketmiyorum!
Çok sinirlenmiştim çok hızlı bir şekilde patronun odasına doğru gittim, patron beni görünce "Ah Jeon, kapı çalmayı bilmiyo-" sözünü kestim.
"Konumum neden bu kadar düşük?"
"Düşük falan değil, gayet uygun."
"Bana bunu mu uygun gördün?"
Ayağa kalkıp "Evet ve farkındaysan ben bu şirketin patronuyum, sözlerine dikkat etsen iyi edersin, yoksa kovulursun."
Dedikleri karşısında hiçbir şey diyemedim sadece kaşlarımı çatıp ona doğru dim dik baktım.
"Sana kibar davranmak istemiştim, ama demek ki kibarlığımı haketmiyorsun. Sana daha sert olmalıyım."
Sustum çünkü susmak zorundaydım, o benim patronum. Buna mecburum.
"Peki, kimin sekreteri olacağım?"
"Benim"
~~~
Selammm, ben Zérlynn.
Hatalarım olursa affedin 🙏🏻
Sizi seviyorum canlarım ✨
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BOSS | Taekook
Fanfic"Burada benim kurallarım geçer, tavşan." ⚠️ BxB içerir ⚠️ 💜 Taekook 💜
