Ne yapmalıyım?

40 2 0
                                    

            Yazim yanlislarimdan dolayi simdiden ozur diliyorum bana yanlislarimi soledikleri icinde dostlarima tesekkurler, hikayede arkadasim İlknurla olan hayalimizin kucuk bir parcasi var bu hayalimin icinde oldugu icin ona ayriyeten tesekkurler.... simdiden iyi okumalar ♡

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°

                 Direk ayağa kalktım ve " Sen ne yaptığını zanlediyosun? " dedim. Hiç bişey olmamış gibi elindeki kitabı bıraktı, üstünü sirkeledikten sonra ayağa kalktı tabi bunları yapışı bile kalbimi yerinden çıkarmaya yetiyordu. Öyle kuul hareket ediyoduki nefes aldım ve o buz mavisi gözlerinin içine tekrar baktım.

                 Bana bakarak " istediğini yapmadımmı? " dedi.

                 Ne diyeceğimi bilemeden birşeyler söylemeye çabalarken bana doğru adım attı, refleks olarak bende geri adım attım sırtım kitaplığa çarpınca kolunu sağıma koydu ve ;

                 " adım Bora, tekrar görüşmek üzere " dedi ve kütüphaneden çıktı.

                  Bende ne yapacağımı şaşaşırmış halde donup kaldım, sonunda kendime geldiğimde olanları düşünmeye başladım. Ne diye sanki kokusunu koklama merakında bulunmuştumki of.... Peki ya o söylediği neydi " tekrar görüşmek üzere " çok beklersin artık !!! herhalde onu gördüğümde çöp kovası dahi olsa içine girerdim.

                     Daha ilk günden neler yaşamıştım böyle. Sonunda kafamı toplayıp dersim olan sınıfa gittim tanışma faslı derken en azından bu kısımlar normaldi fakat bir türlü sabah yaşananları aklımdan atamıyordum. Bu şekilde iki ders daha geçti. Sonunda kitaplarımı ve çantamı alıp lisede beri arkadaşım olan Başakla buluştum. Okula yakın kiraladığımız bodrum katında eski küçücük 1+1 evimize gittik.

                       Eh insanın beş yıllık bir arkadaşı varsa birşeyler olduğunu anlaması on dkk' yı bile bulmaz. Bende tek güvendiğim arkadaşıma herşeyi anlattım....

                      Ve  artık eğer ben ve arkadaşım kim diye kafanızda soru işaretleri yanıyorsasa söyliyim ;

                       Ben Esin lise son sınıfa kadar ailesiyle ve dersleriyle kötü bir şeyi olmamış sıradan bir kızım. Daha önce söylediğim gibi ailemle maalesefki artık sorunlarım var. Oyunculuk bölümüne gelmemi hiç bir şekilde onaylamadılar çünkü ailemize yakışmayan bir meslekmiş!!! fakat benim bu meslekte mutlu olacağımı hiç düşünmediler.

                        Arkadaşım Başak ise bu konuda bizim tersimize ailesinden onay alarak buraya geldi. Oda benim lise birden beri en yakın arkadaşım, bir elmanın iki yarısı gibiyizdir. Bizim sohbetlerimiz öyle fazla sözlü olmaz, bakışarakta  anlaşabiliriz.

                       Böyle bir arkadaşım ve böyle bir hayatım var  buraya gelene kadar iyi bir şekilde çalışıp ailemin bana sırtlarını çevirmenin ne demek olduğunu gostermek istiyodum. Bu kararım hala duruyo fakat aşk konusunda bugün yaşadıklarımı unutamıcam. Sonuçta bu benim bu şekildede olsa ilk öpücüğümdü. Ah bu konuyu çabucak beynimden resetlemeliydim.

                      O akşam olanları anlattıktan sonra Başak sadece güldü, gerçektende gülünçtüde. Oda her zamanki gibi günü sıradan geçmiş , öylece sohbet ettik, yemek yedik ve geceyi uykuyla sonlandırdık. Sonraki sabah güzelce fazla abartılı olmamak şartıyla giyinip okulun yoluna koyulduk ilk dersim oyun sanatlarıydı ve Başakla beraber gireceğimiz derslerden biriydi. Kısa oyunlar oynanıyormuş  falan... hoca bunları anlatırken bende yeni arkadaşlarıma göz attım cidden güzel kızlar ve yakışıklı erkekler vardı. Hepside hocayı pür dikkat dinliyordu bende hocaya tekrar kulağımı verdim hoca :

                       " Benim dersimde iyi bir disiplinli çalışma istiyorum size verilen sikecler ezberlenilecek ve takım arkadaşınızla birlikte yıl sonuna kadar anlaşıp, çalışacaksınız " dedi. " Sizi geçen seneki birinci sınıflarla eşleştiricez, bu sayede daha iyi öğreniceksiniz, sırayla adlarınızı okuyorum;
-Mert sen Elifle
-Başak sen Güneyle ( Güneyde yakışıklı çocuktu kaptı benim arkadaş)
sıra bana gelmesini beklerken hoca benim adımı söyledi
  -Esin sen Borayla " dedi.

                          Ben kim acaba diye bakarken 1.85 boylarında, kahve rengi saçlı, kuul giyinimli ve olamaz! o buz mavisi gözlerle karşılaştım. Herhalde o an bayılabilirdim. Hocanın dedikleri aklıma geldi " sene sonuna kadar beraber çalışmak " ona tekrar baktığımda bana doğru yaklaşıyordu ve yüzünde kendinden emin bir gülümse vardı......

Aşk RüzgarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin