Şuanda odamda çocuk esirgeme kurumundan gelen hanimefendi ve beyefendi ile duruyordum. Oda demeye bin şahit olan bodrum katında bir karton üzerine konulmuş eski ve kirli bir yastık ayretten her yeri çamur olmuş bir battaniye kenarda ise eskimiş ve küçük kiyafetler.
Odadan çıkıp üst kata çıkardılar beni anne ve babamın oturduğu koltuğun karşısında iki tane polis ayakta duruyordu. Kadın veni polislerin yanına götürüp kafasıyla beni çıkartmalarını işaret etmişti.
Polisler benim çıkmamı söylemeden kapıya ilerledim. Hızlıca aşağı inip görevlilerin geldiği aracın yanına gittim. Sürekli dedikleri gibi olgun ve sakin karşılamıştün yine olanları. Dedikleri söz eskiden pek inandırıcı gelmesede şuan bu sözü yaşıyordum. "İnsanı olgun yapan yaşı değil yaşadıklarıdır."
Görevliler gelince benide alarak arabaya bindirdiler. Yol boyunca susmuş, sadece camdan dışarı bakmıştım. Araba durunca hızlıca inip dışarı bakınmıştım. Aslında çok hoş görünüyordu. "Dolunay Yetimhanesi" Sanırım buraya alışmam çokta zor olmiycaktı.
Bina gece mavisi, pencere kısımları ise griydi(gece mavisi; geceyi, gri pencereler ise ayı temsil ediyor.).Her pencerenin altında numaralar yazıyordu. Bahçeye baktığımda giriş kapısının sol tarafında çimenlerle kaplı birkaç ağaç dikilmiş küçük bir alan vardı. Fakat heryeri
bahçeyi kötü gösteren yabani otlarla kaplıydı. Sağ tarafta baktığımda ise üstü kirli banklar vardı. Bahçedeki voleybol filesi ise eskimiş ve yırtılmıştı. Sanırım biraz hızlı karar vermiştim. Buraya alışmam uzun sürücekti.Görevlilerle birlikte içeriye girdik. Aslında şaşırmıştım. İçerisi, dışarının aksine fazlasıyla temizdi. Ve bu beni azda olsa rahatlatmıştı. Müdirenin odası olduğunu hamin ettiğim odanın karşısında duruyorduk. Kapıyı çalıp "gel" sesini beklerken içeriden güler yüzlü bir kadın çıktı. Bana kapıda beklememi söyleyip içeri girdiler.
Kapıda beklerken hiçkimseyi görmemiştim. Ve bu oldukca garibime gitmişti. Sessizce kapının yanına oturup beklemeye başladım. Kapıdan görevliler ile birlikte müdirede çıkmıştı. Görevliler çıkışa giderken, ben ve müdire üst kata çıkmıştık.
Odaların olduğu kattı. "İLK AY" yazan odaya girip, odanın sağ tarafında kapıya en uzak olan yatağı gösterdi. "Artık bu yatak senin. Yeni evine ve ailene hoşgeldin kızım." Müdire bunları söyledikten sonra çıkmıştı.
Yavaşça yatağın yanına gittim odanın sağ tarafında 4 tane yatak ve her yatağın yanında küçük bir dolap vardı. Sol tarafta aynı şekilde. 4 yatak ve her yatağın yanında küçük bir dolap vardı. Müdirenin dediği gibi "yeni evime hoşgeldim."
Kelime sayırı:350
2.BÖLÜM SONU...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dolunay Yetimhanesi
ChickLitHayatının bittiğini sanarken, yeni bir hayata açılan. Yeni hayatında; yeni insanlar ve yeni kaderini merakla yaşayan. Hayatının bitmesini isterken şimdi olabildiğince uzun olmasını isteyen bir kız. Dolunay Yetimhanesinde bulduğu dostluk ve karmaşık...