Sabah olmuştu, Jungkook ilk iş gününde geç kalmamak için sıcacık yatağından erken saatte ayrılmak zorundaydı. Kalkıp önce elini yüzünü yıkadıktan sonra, gece yatmadan önce seçtiği biraz spor tarzda olan takım elbisesini giydi. Aynanın karşısına geçerek eline aldığı tarak ile saçlarını tarayıp güzelce şekil vermişti, aslında gözünün önüne gelen saçları hafifçe yan tarafa ayırmıştı sadece. Biraz üstü başıyla oyalandıktan sonra iş için gerekli evrakları bir dosyaya koyup evden çıkmıştı. Bir taksi durdurup bindikten sonra şirketin adresini şöföre söyleyip yola çıktı.
Hoseok her zamanki gibi şirkete erkenden gitmişti. Odasına geçip masasında oturmuş dünden yarım kalan işlerini tamamlıyordu. Birden kapı çaldı ve içeri giren çalışan "Bay Jung, istediğiniz dosyayı getirdim" dedikten sonra dosyayı masaya bıraktı ve Hoseok başıyla onayladıktan sonra dışarı çıkıp kapıyı yavaşça kapattı.
Jungkook taksiye parasını ödedikten sonra arabadan inip şirketin kapısına doğru ilerledi. Güvenlikten geçtikten sonra içeri girdi ve ilerde duran kadının yanına giderek "Merhaba, bugün işe başlayacaktım, adım Jeon Jungkook" deyip o tatlı suratıyla gülümsedi. "Merhaba Bay Jeon, ben de sizi bekliyordum zaten. Benimle gelin, bu taraftan".
Kadın Jungkook'a şirketteki bütün odaları, dosyaların yerini vs. gösterdikten sonra "Şimdi son olarak müdürün yanına gitmeniz gerekiyor. Bu taraftan lütfen" deyip Jungkook'a kapının önüne kadar eşlik etmişti. Jungkook'un ilk patronu olacağı için içeri bile girmeden heyecanlanmıştı. Nasıl biri olduğunu o kadar çok merak ediyordu ki, tek isteği sert biri olmamasıydı.
Hoseok masadaki dosyayı eline alıp açtıktan sonra yavaş yavaş okumaya başlamıştı. Tam o sırada Jungkook derin bir nefes alıp kapıyı çaldı ve içeri girip eğilerek selam verdi. Doğrulduğunda masada oturan kişiyi gördüğünde yaşadığı şoku o an ne o ne de bir başkası tarif edemezdi bile.
Karşısında resmen 3 senedir görmediği, deliler gibi sarılmak, öpmek, koklamak istediği ama bir daha göremeyeceğini düşündüğü için zar zor vazgeçtiği Jung Hoseok vardı. Masada öylece oturup gözlerinin içine bakıyordu üstelik, bunlar yetmezmiş gibi artık yeni patronuydu.
Zamanında Hoseok'tan zorda olsa vazgeçebildiği için kendini ve kalbini kontrol edebiliyordu şimdilik ama yine de Hoseok onu tanırsa eğer napıcağı hakkında hiçbir fikri yoktu Jungkook'un.
Hoseok karşısında duran tanıdık yüze yakından bakmak için ayağa kalktı ve Jungkook'a doğru yavaş adımlar atarak yaklaştı. Gerçekten yüzü çok tanıdık geliyordu ama aklında ona dair hiçbir şey yoktu. Sadece Jungkook içeri girmeden dosyadan hakkında okuduğu kadar şey biliyordu. "Jeon Jungkook sensin demek".
Jungkook Hoseok ona yaklaşıp adını söyleyince birden hatırladığını zannetti. Kalbi yerinden çıkacak sandı bir an. Ama düşündüğü gibi değildi, Hoseok hiçbir şey hatırlamıyordu, şanslıydı bu sefer.
Hoseok Jungkook'un neredeyse stresten bayılıcağını yüzünden anlamıştı. Biraz sakinleşmesi için koltuğa oturmasını söyledi. İkisi de oturduktan sonra samimi bir şekilde sohbet etmeye başlamıştı Hoseok. Doğruyu söylemek gerekirse, Jungkook'un o yakışıklı yüzü, fiziği ve çekiciliğinden etkilenmişti aslında. Keşke 3 sene önce de aynı şekilde etkilenseydi Jungkook'tan..
Jungkook Hoseok'un iş ile ilgili sorduğu sorulara sakince cevap vermeye çalışsa da elinde değildi ve resmen kendini kontrol edemiyordu artık iyice saçma hareketler yapmaya başlamıştı.
"İyi misiniz Bay Jeon?"
"E-evet iyiyim"
"Öyle diyorsanız peki o zaman, öyle olsun. Benim söyleyecek başka bir şeyim yok. Sizde yapacaklarınızı, şirketin işleyişini anlamışsınızdır diye umuyorum. Arkadaşlar size çalışacağınız odayı gösterecekler, güzelce yerleşin. Umarım size olan güvenimi boşa çıkartmazsınız. Hayırlı olsun, güzelce anlaşalım bundan sonra."
"Elimden geldiğinden çok daha iyi ve sıkı çalışıp güveninizi boşa çıkarmayacağım. Teşekkürler Bay Jung." Ona böyle seslenmek garip gelmişti Jungkook'a ama artık zorundaydı. "İzninizle" Ayağa kalkıp selam verdikten sonra hızlıca odadan çıkıp kapıya yaslanıp derin bir nefes verdi.
Jungkook, cidden ne yapacağını bilmiyordu. Hoseok, yattığı adam, bir zamanlar deli gibi sevdiği adam, artık patronuydu ve hiçbir şeyi hatırlamıyordu. Hoseok'a bir daha aşık olmak istemiyordu. Şimdi ne olacaktı? Her şey asıl şimdi başlıyordu işte..
*Jungkook ve Hoseok'un görünümleri*
- Biraz saçma bir bölüm oldu içime sinmedi. Konuyu toparlamaya çalışıyorum şuan umarım sonucu güzel olur. Buraya kadar okuyan herkese teşekkürler 🙏🌟-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DRUNK ▪hopekook▪
FanficJung Hoseok, babasının şirketinde çalışan herkesin hayran olduğu bir müdür. Jeon Jungkook, lisedeyken sarhoş edip yattığı Hoseok'un yeni çalışanı.