Psikopat Aşık MY

Uyanış

       Sabah gözümü huzurla açtım. Fakat bu huzurum fazla uzun sürmedi, çünkü başka bir yatakta uyandığımı fark etmem uzun sürmedi.

Burası da neresiydi?

Peki benim burada ne işim vardı?

Yanımdaki koltukta uyuyakalmış bir adam vardı, acaba beni kaçırmış mıydı?
Bir umutla çığlık atıp bağırdım:
' Anneee, babaaaaa! Yardı-'
Sözümü devam ettirememiştim, çünkü demin yanımda uyuyan adam, sesimin volumü ve cırtlaklığı yüzünden uyanmış, benim ağzımı avcunun içi ile kapatmış; işaret parmağını kendi ağzına dayayarak ' Sus! ' işareti yapmıştı. Ona ters bir bakış atıp ağzımda olan eline tükürdüm. Yüzünü buruşturarak elini çekti ve:
' Cidden iğrençsin! Ayrıca tahmin ettiğimden daha asi çıktın. ' dedi. O elini pantolonuna temizlerken:
' Bırak beni! Benden ne istiyorsun?! Ben sana ne yaptım?!' Diye çırpındım, ama nafile...
' Seni bırakmayacağım, senden benim olmanı istiyorum...' Dediğinde kızaran yüzümü yere eğdim.
' Vaaay, sen utanabiliyor muydun yaa?!' Dediğinde ona dil çıkardım ve yataktan kalktım.
' Bana bir açıklama borçlusun!' Dedim bağırarak. Gıcık ve tehditkar olmasını umursamayarak işaret parmağımı ona doğru salladım ve sorularımı yardırdım:
' Sen kimsin?
Ben nerdeyim?
Ve sen niçin beni " seviyorsun? "
Madem seviyorsun, neden beni esir tutuyorsun?'
Diye sorularımı sıraladım. Ben bunları sorduktan sonra önce işaret parmağımı indirerek, sonra da beni belimden tutup kendine çekerek konuşmaya başladı:
' Bunların hepsini sen kendin cevaplayacaksın birtanem. Zaman ile hepsini anlayacaksın, merak etme...' Dedi. Fazla yüz vermemek ve samimi olmamak için onu göğsünden ittim ve odanın kapısının olduğu yöne ilerledim. Utanmıştım ve bunu belli etmek istemiyordum. Hızlı adımlarımı kapıya yönlendirdim. Ardımdan konuşan adamın sözleriyle yerimde donakaldığımda, bu işin uzun süreceğini ve peşimi bırakmayacağını anlamıştım:
' Bence aşağıya inmemelisin, çünkü orada kendimi tutamayıp seni öpersem, herkes bizi görür. Ayrıca aşağıya inmek için önce benden kapının anahtarını almalısın. Eee, tabii bu da kolay olmayacak, çünkü; fazlasıyla yakın temas gerektirebilir...'

&

    Utandığımı belli etmemek için arkama dönmeden konuşmaya başladım:
' Verir misin anahtarı?'
Dediğimde arkamda hissettiğim nefesle sıçradım. Arkamı dönünce kıkırdayan adama baktım ve sinirle:
' Ne yapıyorsun yaaa?! Korkudan ölecektim!' Dedim. Yanıma daha da yaklaştı ve beni kollarımdan çekerek kendi göğsüne zorla bastırdı. İlk biraz çırpındım ama sonrasında ayrılamayacağımı anlayarak çırpınmayı bıraktım. En sonunda beni kendinden ayırdığında, tüm gücümle onu itekledim ve yatağa düşmesine sebep oldum. Yatağa ve aynı zamanda yanına yaklaştım ve ellerimi yatağın iki yanına açıp en tehditkar ses tonumla konuşmaya başladım:
' İlk olarak; beni zorla kendine çekemezsin. İkinci olarak; bana zorla sarılamazsın. Üçüncü ve son olarak da: madem bana zorla bile olsa sarıldın, yakın temasta bulunmuş oldun. Yani anahtarı verebilirsin.' Dedim ve elimi ona doğru uzatıp iki kez hızlıca geriye çektim " Ver " anlamında. Bana baktı ve başını iki yana sallayarak yataktan kalktı. Bana yaklaştıkça ben de geriye gitmiyordum tabii ki. Ben o korkak kızlardan değildim.
' Cık, cık, cık...' Deyip dibime geldi ve durdu. Kıpırdamayışıma şaşırmış olduğu belliydi ama belli etmemeye çalışıyordu.
Ben yukarı, o aşağı bakıyordu. Kısa olduğumdan benle alay edeceğinden emindim. ( spoiler lol )
Gözleri dudaklarıma kayınca cidden korktum ve başımı sola çevirdim. Bana bakmaya devam ederek konuştu:
' Ben " yakın temas " derken...' Diyip duraksadı. Çenemden tutup kafamı kendisine çevirdi:
' Bundan bahsediyordum...' Dedi ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı...

Evet arkadaşlaaağğğğğrrrrrr, hikayemin ilk bölümüne hoşgeldiniz derdim ama neredeyse bitecek.
Neyse, umarım beğenmiş ve zevk almışsınızdır.
Eğer bu hikayemi sevdiyseniz bir diğer hikayem olan:
" Tek Aşkım Olur Musun?" Adlı kitabıma da bakmanızı rica edireeeeğğğğğğğmmmmmm!!!!!

531 kelimeğğğğğ

Beğen + Yorum + Takip yaparsaniz havalara uçarım.

O zaman son sözümüzün zamanı:

SEVİLİYORSUNUZZZ
💜💜
💖💖