Sabahı sabah etmiştim.Kalktım tüm eşyalarımı toparladım herkesle vedalaştı. Gözleri yaşlı tontonum un gözlerini öptüm,sonra Melek hanımın odasına çıktım ve beraber bekledik imzalamam gereken evrakları imzaladım.Yaklasık yarım saat sonra kapı açıldı giren annemdi yüzüme bile bakmadı , tekti babam yoktu. Annem Melek hanım'a
"Şimdi alıp girebilirmiyim? " dedi.Melek hanım,sıkıntılı bir nefes alıp "önce imzalamanız gereken belgeler var." Dedi.annem kaşlarını çalıp, "ne diye imza atıyormuşum?"Melek hanım gayet sabırlı bir şekilde bana dönüp gülümsedi ve "kızınız vasiyetini almak için imzalamanız gerekli"Annem bana hiç bakmıyodu.Neydi bu?sanki beni almaya gelmemiş gibi.İmzaladı ve bana kısa bir bakış atıp,"Hadi kalk gidelim"dediğini yapıp kalktım.
Eve geldik,babam yoktu.Ev yeni temizlik yapılmış gibi tertemiz kokuyordu.Mis gibi yemek kokuları kendimden geçmiş halde etrafıma bakarken sırıtıyordum.Benim içinmiydi bu kadar hazırlık?ben bunları düşünürken annem bana dönüp,
"Şimdi git bir duş al, sonra akşam için hazırlan.giyeceklerin koridorun sonundaki odada.Akşama kadar oradan sakın çıkma!"
Ne?nasıl yani?Akşam ne vardı niye odadan çıkmıyorum? Tam soracakken,
"Sakın sorgulama, ve dediğimi yap yoksa seni oraya geri yollarım anladın mı?korkuyla başımı tamam der gibi salladım.Bakmadan gitti, hemen banyoya girdim.Sıcak su iyi gelmişti,hemen odaya geçip bakınmaya başladım. Yatağın üzerinde uzun beyaz askılı bir elbise vardı, aynanın önü makyaj malzemeleriyle doluydu.Çok şaşırdım ve hazırlanmaya başladım giyinip saçlarımı kuruttum aynada kendimi gördüğümde şaşırdım genelde siyah giyerdim beyaz benim rengim değildi ama sanırım asıl rengim beyazmış belime kadar uzanan kumral saçlarımı salık bıraktım.Sonra aklıma gelenle panik yapıp telefonumu aramaya başladım,Ebrar, onu unutmuştum ve bu gün okulada gitmedim beni öldürecekti kesin,hemen telefonu bulup aradım ikinci çalışta açtı.
"Nerdesin sen?! Öldüm meraktan,sabahtan beri seni arıyoruz,şimdi yurda geldik."
Şaşırdım.
"-dik derken, kim var yanında?"
Mert'leyiz o da benimle geldi." "Peki selam söyle ama ben yurtta değilim. Ebrar sana söylemeyi unuttum ama ailem beni geri aldı evimdeyim şuan, ama işim var balım öpüyorum seni de Mert'i da"biraz bekledi sanırım şaşırdı."Tamam Sevda'm beni aramayı unutma. Seni seviyorum,öptüm"dedi ve kapattık.
******************************
KENAN VURAL'IN ANLATIMIYLA :
Karahanlılara olan borcumu kapatmam gerekiyodu.Ama o borcu kapatacak kadar param yoktu bi gece karım Selmaya her şeyi anlattım çok düşündük Sonra Selma,
"Onu verelim"dedi anlamayarak baktım yüzüne "neyi verelim Selma"yere bakan kafasını kaldırıp; "Sevda'yı verelim hem borcumuz kapanır hemde onun sayesinde bizde nasipleniriz." Gözlerim açıldı biden bu çok iyi bir fikirdi hem karanlıklara kız vermek demek tüm kapıların açılması demek.
"Selma ben karanlılara bu teklifi sunucam eminim ki kabul ederler 18 yaşında güzel bir genç kızı kim istemez(?) Sana haber veririm gidip alırsın onu."
Selma'da kafasını tamam der gibi salladı.
*****************************
BURHAN KARAHANLININ ANLATIMIYLA:
İğce yaşlanmıştım,artık şirketin başından ayrılıp oğlum Atalay'a devir etmem gerekiyodu.Fakat aile şirketi olduğu için bi kural vardı başa geçen kişi evli olmalıydı.Ama oğlum Atalay daha evlenmemişti ,bu gidişle evlenemeyecekti zaten tam bir işkolik ona öyle bir kız lazımdı ki sorumluluğunu alabileceği tam bu düşüncelere dalarken kapı çaldı.
"Gelin!"dedim.Gelen Kenan VURALDI bana borcu olan Vural.
"Noldu borcunu kapatmayamı geldin."dedim,hafifçe sırıttı
"Evet sizeborcumu ödemeye geldim."Dedi.annem merakla açılan gözlerime bakarak devam etti."duydum ki bir oğlunuz varmış ,onu evlendirmek istiyomuşsunuz benimde bir kızım var,18 yaşında güzel bir kız 4 sene önce ona şiddet uyguladım ve benden alıp çocuk esirgeme yurduna götürdüler.Sonra onu ordan aldım ve sizevermek istiyorum. Onu size vereyim ve borcum kapansın."O an çok sinirlendim hem kendi kızının hayatını mah vetmiş hemde pişkin pişkin anlatıyor,daha sonra aklıma düşündüklerim geldi bu kızı hem kurtarırım hemde Atalayı şirketin başına getirebilirim.
"Kız ne dicek bu duruma haberi varmı?"tek kaşı havada baktı yüzüme "ona söz hakkı tanıyan kim (?)" "Tam iki gün sonra size kız istemeye geliyoruz ,şimdi odamdan çıkabilirsiniz. "
"Tabiki iki gün sonra görüşmek üzre "Şimdi sıra Atalayla konuşmaktı. Umarım yaralı kuş uçabilir tekrar...
