1-KÇ

133 31 25
                                    

Gözlerimi yine o iğrenç alarm sesiyle açtım. Hayır ben bu saatte neden okula gidiyorum? Babaanne erkenden uyanmak için ayarlamış olmalıydı. Sinirle çarşafı üzerimden atıp söyleyerek babannemin odasına gittim. Şu alarmı neden kapatmazsın
be kadın!!!!

İçeri girdiğimde babannem ortalıkta görünmüyordu. Alarmı kapatarak odama geçtim. Üstümü giyindim ve aşağı indim. Babannem kahvaltı hazırlamak için birkaç eşya çıkarmıştı. "Günaydın" babannem bana gülümsedi ve "Günaydın kızım"
Dedi. "Saat kaç?" "Yedi buçuk" "Ne?!!"
Evet, alarmı kapatmak için odaya gitmiştim ama uyku sersemligiyle saate bakmamıstım yine zehir gibiyim.
"Ben gidiyorum"
"kızım yemek ye"
"Geç kaldım babanne!!" Hızlı adımlarla durağa doğru ilerliyordum.
En sevdiğim melodiyi duyduğum da bu sesin telefonumdan geldiğini anladım ve Telefonumu çıkardım.

Baba müsveddesi arıyor...

Sabah sabah neydi bu yaşadıklarım ya?!! Şimdi nerden çıkmıştı bu? Telefonu istemeyerekte olsa açtım ve kulağıma götürdüm.
"Ne var?"
"Damla parayı bu hafta ben alacam."
"Hayır alamazsın benim ihtiyacım var,paragöz babacım"
"Damla terbiyeni takın. Ben senin babanım!"
"Babam mı? Babam gibi olsaydın da başımda durup terbiye verseydin o zaman!!"
Dedim ve telefonu yüzüne kapattım. Bide utanmadan parayı alıcam diyordu! Sinirden telefonu fırlatacaktım ki kendimi durdurdum.
Bu ayki ikinci telefonumdu ve bir daha parçalarsam yenisini alamayabilirdim.

Babamın Afedersiniz baba müsveddesi nin söz ettiği şey Dedemin bana bıraktığı mirastı. Ölmeden önce bankada birikmiş tüm parasinı bana bırakmış. Baya yüklü bir miktar olduğu için her hafta bir kısmını kullanıyordum. Tabi her zaman olduğu gibi annem ve babam bu paranın üstüne koymak istiyorlardı. Elimden geldiğince onlara karşı çıkıyorum. Fakat bazen yine de yeniliyor, onların istediklerini yapmak zorunda kalıyordum. Bu düşünceleri beynimden def edip gelen otobüse binip en arka koltuğa geçtim.
Camdan dışarıya izlerken az önce def ettiğim düşünceler beynime hücum etti.

Otobüsten inip okula doğru ilerliyordum ki üstüme birilerinin çökmesiyle Kaderime lanet ettim. Ben de diyorum nerede kaldılar.
"Ya özge bi çekil"
"Kanka ben seni çok özledim"
"Ne istiyorsun yine?"
"Tarih sınavında az yardımcı olsan"
"Çalışmadın mı?" Dedim bıkınlıkla başını yana eğerek
"Nasip olmadı ya"
"Tamam bakarız"
Gülerek omzuma vurdu ve
"Madamım benim" dedi sonrada bizi öylece cemreyle bırakıp gitti. Cemre kolunu omzuma attı.
"Bu kız ne zaman akıllanacak?"
Bunu sorması bile saçmaydı cevabı çok açık ve netti.
"Hiçbir zaman"
Aynı sözleri aynı anda sarf ettiğimiz de gülerek yola devam ettik. Cemre benim en iyi arkadaşım dı 8 sınıftan beri hep beraberdik ailem konusunda da bana çok destek çıkmıştı.
Arkamızdan bize seslenildiğinde duyduğumuzda durduk ve arkamızı döndük. Samet Kollarını açıp bana doğru geliyordu.
"Ömrüm kankam nasılsın?" tam beni kucaklayacakken yana kaçtım.
"Hiç kendini yorma kopya vericem"
Dedim güldü ve saçlarımı karıştırıp
"Aferin sana cüce" dedi ve oda özge gibi bizi bırakıp gitti. Şu cüce lafı kadar nefret ettiğim bir şey yoktu Tamam 1.60 olabilirdim ama ne var yani benim elimde olan bir şey değil.

Cemre ile konuşarak okula gidiyorduk ki birine çarptım. Ah ne güzel bir de bu çıktı. Kavga çıkarmamı fısıldayan iç sesimi dinleyip, yere düşen kitabı mı aldım ve yoluma devam ettim. Ama çarptığım kişi konuyu uzatacak gibiydi. Omuzuma dokunduğunda gözlerimi devirip arkamı döndüm. Kavga istiyorsa istediğini verecektim.

Benden uzun olan çocuğa kafamı kaldırarak baktım.
"Ne var?" Dedim aksi bir şekilde Telefonumu uzatarak "düşünmüşsün"
Günahını almıştım çocuğun, teşekkür ederek Telefonumu aldım.

Yüzüne dikkatle baktım. Ela gözleri vardı, simsiyah saçları, ve oldukça iyi birine benziyordu.

"Ne bakıyorsun?"
Söylediği sözlerle irkilerek kendime geldim. "Dalmışım" sırıtarak "sende haklısın benim gibi birine kim dalmaz"
"Nerden geliyo bu ego?"
Kendisini gösterdi ve "sence?" Dedi.
Hafifçe tebessüm ettim
"Keşke bazı insanların içi dışı bir olsa"
"Nerden çıkardın bunu?"
Onu taklit ederek
"Sence?" Diye sordum. Kafasını iki ya yana salladı ve "iyi bakalım öyle olsun" diyerek uzaklaştı.

Cemre ye döndüğümde güldü. "Damla yine sahalarda He?" "Tabiki her zaman" gülerek yolumuza devam ettik ama ecrin birden yolumuzu kesti

"Iyi misiniz kızlar?" Diye sordu son zamanlarda olduğu gibi yine çok gergin ve korkunç görünüyordu. Şu zamanlar bizimle hiç konuşmuyor selam bile vermiyordu.
"İyiyiz de niye sordun?" Rahatlayarak "Baran yanınızdaydı ya aman neyse, siz kendinize dikkat edin sonra görüşürüz" dedi ve uzaklaştı. O gittikten sonra bizi derin düşünceler sarmıştı. Ecrin nin bu durumuna yardım etmek istiyorduk ama bize hiçbir şey anlatımıyordu.

Derslerden sonra eve geldim. Babannem pazara gitmişti. Yemegimi yedim ve odama çıktım. Yatağıma oturup kulaklığımı taktığımda bana inat gibi kapı çaldı. Hep böyle olurdu zaten. Oflayarak kapıya gittim babannem anahtarını yine unutmuştu anlaşılan.

Günün geri kalanı güzel geçmişti samet in saçmalıkları özge ye dolaşıp durması ve gibi gibi ve gün içinde Baranı 2 defa daha gördüm hemde birinde Ecrin Yanındaydı. Bu kız ne işler karıştırıyor bilmek istiyorum. Ya başı dertteyse bu düşünceler dersler boyunca aklımdan hiç çıkmamıstı Ecrin benim yakın arkadaşımı ve onun için endiseleniyordum.

Kapıyı açtığımda kimse yoktu yine küçük çocuklar oyun oynuyordu. Gözlerimi devirmek geri odama çıktım çocukları hiç sevmedim.

Kapımı açtığımda yatağımın üstünde duran telefonumun ışığı yanıp söndü.

Oy vermeyi unutmayın Allaha emanet olun

KARANLIK ÇETEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin