Bugün kuzenim Liva ile alışveriş günümüz :) Sabah 10 da Liva dan gelen telefonla uyandım.
"Gelen Çağrı : Sürtükqarı"
Yane Liva :) Telefonu açtım. "Alo???"
"Alo Selvi! Niye açmıyon ya mal "
"Uyuyodum salaq"
"He tamam. Hazırlan gidelim ben yoldayım size doğru geliyorum" "Temam asq görüşürüz"
Sonra abim denen mal odama daldi. "Kimle konuşuyodun lan"
"Liva"
"Tamam sorun yok. Ne yapcaksın bugün?"
"Senane Egemen??? Se-Na-Nieeğ. Ayrıca bi kızın odasına böyle girilmez canım."
"Ben senin abinim salaq"
"Siktir git abi "
"Mesaj alınmıştır. Yine saçma sapan kız işleri demi? Gidiyorum ama sora gelicem."
Abi sorununu atlattık. Peki ya kıyafet?? Ne giyeceğim ?? Hiia :( Ağlamak istiyom.
Gözümü kapatıp elimi askılarin üzerinde gezdirdim. Durunca gözümü açtım. Bordo kısa bi elbise. Alıp giydim. Sonra oldu mu diye bakıp banyoya gittim. Hayvan Egemenin çıkmasını tam 13 dk 17 sn bekledim ve dusumu aldım. Sonra kapı çaldı. Liva geldi. Beraber benim kumral ve aşırı kabarık saçlarımı zabtettikten sonra çıktık.
**************
Alışveriş merkezine geldiğimizde ilk olarak ayakkabı mağazasının yolunu tuttuk. Bizden başka ne beklenir ki :) Birkaç ayakkabı deneyip çıktık. Spor mağazasına girdik. Yeni bir mayo almalıydım. Sonuçta iki hafta sonra Liva ve ben ve birkaç arkadaş yazlığa gidip birkaç hafta orada takılacaktik. Bahsi geçen yazlık bir arkadaşın abisinin. Denediğim mayolardan 2 tane, Liva da 1 tane alıp çıktık.
Mal Liva'nın büyük ısrarı üzerine oyuncak mağazasına da girdik. Büyük ayıcıklarla fotoğraf çekinip hiç kimse olmadığına karar verince kenarıdaki toplardan birini habersizce Liva ya atmaya karar verdim. Topu elime aldım. Kimse olmadığını sanıyordum ama varmış : ) Tam ben topu atarken coh tatlu bi cocuh geldi ve top ona isabet etti. Bendeki şans da :)
Çocuk arkasını döndü ve tip tip bana baktı. Ben " Özür dilerim bişey olmadı ya? "
Liva "Gerizekalı Selvi. Ne yaptın??"
Çocuk. " Meraba Selvi. Önemli değil acımadı merak etme. Ve bu gerizekalıca işlerini lütfen evde yapmaya calis"
Selvi utançtan ölür.
"Çok özür dilerim"
Liva " Adın ne yakışıklı?" (diyecekti de götü yemedi)
" A kendimi tanıtmayı unuttum. Ben Ogün. "
Liva " Neyse memnun olduk Ogün :) Biz devam edelim."
"Ne yapacaksınız ki?"
"Alışveriş" dedik aynı anda.
Bana cesaret şeysinden geldi ve
" Ogün, işin yoksa bizimle gelsene. Biz kıyafet deneriz sen oldu mu diye bakarsın?"
"Olur. Önce yemek mi yesek? Acıktım da."
Biz "Tamam"
Yemek bölümüne uçtuk adeta.
Biraz abur cubur sipariş ettik ve yemeye başladık. Liva tıkiniyor ve etrafında olanlarla ilişkisini kesmiş bi haldeydi. Ben, yeni tanıştığım bi yakışıklının yanında nasıl yemek gerekiyorsa öyle yiyordum. Ogün de öyle.
Daha sonra Bodrum'daki yazlığa gittiğimizde geceleri felan giymek için ( biraz da Ogün için) coh sehsü kıyafetler denedik.
Hava kararmaya başladığında, ertesi gün Ogün ve bir kaç arkadaşı ile bar gibi bir yerde buluşmak için sözlestık. Telefon numaralarımizi aldık ve evlere ayrıldık. Sevmiştim bu çocuğu.