Jungkook en son yaşadığı olay üzerine çok düşünmüştü. Lisa başkasını seviyordu ve Kook'u hiç fark etmemişti. Ve Jungkook bunları düşünürken neredeyse kafayı yeme noktasına gelmişti. Ve en sonunda da bu durumu Lisa'ya anlatmayı düşündü. Lisa ondan nefret de etse ya da onunla bir daha karşılaşmak istemese de Jungkook Lisa'nın da onun duygularını öğrenmesini istiyordu. Böylelikle sonra yaşayacağı bir pişmanlığı olmazdı belki de.
Bu yüzden Jungkook Lisa'ya mesaj atmaya karar vermişti.Lisa&Jungkook DM
Jeonkook: Lisa?
Lalalalis_ m: Efendim?
Jeonkook: Nasılsın?
Lalalalis_ m: İyiyim ama seni çok özledim. 14.34 (Gönderilemedi.)
Lalalalis_ m: İyiyim sen nasılsın?
Jeonkook: Ben de iyiyim. Seninle bir şey konuşmamız gerek
Lalalalis_ m: Nasıl yani?
Jeonkook: Buluşmaya ne dersin o zaman anlatırım?
Lalalalis_ m: Pekala. Ne diyeceğini çok merak ettim ama ;)
Jeonkook: Yarım saat sonra ***** cafede buluşalım olur mu?
Lalalalis_ m: Olur, görüşürüz.
Jeonkook: Görüşürüz.
Yaklaşık on beş dakikadır Jungkook Lisa'nın gelmesini bekliyordu. Erken gelmişti ve buna şimdi pişmandı. Çünkü oldukça sıkılmıştı.
Jungkook bunları düşünürken ilerde Lisa olduğunu düşündüğü sarı saçlı bir kızın cafeye girişini izliyordu. Doğru tahmindi. Gelen kişi Lisa'ydı.
Lisa da Jungkook'u görünce sevimli bir şekilde gülümsemiş ve selam vermişti.
_ Selam?
Kook da karşılık verince sandalyeye yerleşmişti.
_ Selam
Lisa Jungkook'un ne diyeceğini çok merak etmişti ve sormaya karar vermişti.
_ Ee benimle konuşmak istediğin şey neydi?
Garson istedikleri şeyleri getirirken Lisa nihayet sormak istediği şeyi sorabilmişti.
Jungkook çok endişeli görünüyordu. Şimdi ne diyecekti? Her şeyi açık açık söylemek daha mı iyi olurdu? Yoksa daha mı kötü?Jungkook bunları düşünmeyi bırakarak önündeki kahveden bir yudum almış ve nihayet konuşmaya başlamıştı.
_ Seni buraya çağırmamın özel bir nedeni var. Zaten bu yüzden mesajla söylemek istemedim.
Lisa "ne peki" der gibi bakınca Jungkook konuşmaya devam etmişti.
_ Pakala. Daha fazla uzatmak istemiyorum. Seni seviyorum. Ama sanırım sen başkasını seviyorsun. Benden bunu söyledim diye nefret de edebilirsin. Ben sadece duygularımı öğrenmeni istiyordum. Ve söyledim de. Şimdi gitmeliyim. Yarın yurt dışına çıkacağım bu yüzden bavulumu falan hazırlamam gerek. Sana da ileri ki hayatında şimdiden mutluluklar dilerim. Kendine lütfen iyi bak.
Jungkook hızlıca oturduğu sandalyeden kalkmış ve cafeyi terk etmişti. Lisa ne olduğunu anlayamayacak kadar şaşkındı."Bu da neydi böyle?" diye düşündü. Tüm bu yaşananlar gerçek miydi?
Jungkook nereye gidecegini bilmiyordu. Üzgündü. Hayal kırıklığına uğramıştı. Lisa, başkasını sevdiğini söylerken Jungkook'a itiraz bile etmemişti. Jungkook başta bunun sadece küçük bir yanlış anlama olduğunu düşünerek kendini kandırmıştı. Ama sadece kandırmıştı.
Jungkook bunları düşünürken kendisine seslenildiğini duydu. Kim olduğunu anlamak için arkasına döndüğünde ise ona seslenenin Lisa olduğunu gördü. Peki neden arkasından gelmişti?
_ Jungkook!?
Jungkook yanına gelen Lisa'yı ne olduğunu anlamaya çalışıyormuşçasına izlemeye devam etti.
_ Ben de se- seni seviyorum.
Nefes nefese kalmış olduğundan cümleyi nihayet tamamlamıştı Lisa.
Jungkook ise son dediği şey üzerine kalakalmıştı. Bunun olmasını beklemiyordu.Ardından Lisa Jungkook'u kendine getirmek istermiş gibi ona sıkıca sarılmıştı.
Bölüm sonu devam edecek...💙"
Finale az kaldı. Bugünün ikinci bölümünü attım. İyi okumalar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BANGTANPINK [İNSTAGRAM]
FanfictionBTS - BLACKPINK 💭İNSTAGRAM 💭 Ships》Vsoo Liskook Jenmin Yoonrosé