bölüm 1

21 3 3
                                    

Hayalerimde kurduğum düşlerin , gelecekteki çirkinlere bağışladığı gülücüklerle .

Gene bir pazartesi gününe açtım gözlerimi , evvvet kızım Mari hadi bakalım kalkma zamanı istemsizce dünyanın en güzel yerinden ayrılıp elimi yüzümü yıkamak için banyoya doğru adımladım .Yaşamaktan ,okula gitmekten ,ders çalışmaktan ve bunun gibi şeyden ne kadar çok nefret ettiğimi düşünürken sırtımda bir el hissettim . Annem 32 dişini hiç çekinmeden ki her zaman olduğu gibi bana göstererek " günaydın tatlım" dedi. Bende anneme karşılık verdikten hemen sonra banyodan ayrıldım . Okula gitmek için formmamı giydim saçlarımı hazırladım büyük bir ihtimalle okula giderken en çok ugrastıgım şey saçlarım olmalıydı çünkü fazlasıyla kıvırcık saçlara sahiptim bu da ortalama bir insanın saç yapma zamanından bir tık üst zamana çekiyordu beni , ahhh ne sinir bozucu . Herneyse devam edelim gözlerim kahve tonu kirpiklerim ince uzun hoş kirpiklere sahibim ama daha kalın olsunlar isterdeim tabi saçlarım duzlestirince belime kadar inse de kıvırcık halı bu görüntüsüyle zıt bir şekilde omzumun biraz altında bitmesine izin veriyordu . Boyum çok kısa değil hayır hayır yanlış düşünme çok uzun da değil ortalama bir boy işte annem her zaman güzel olduğumu söylese de ben kendimi her daim bir panda yavrusu gibi hisetmisimdir . Saçlarımı yine yapamayarak okul eteğimi ve gömleğimi giydikten sonra aynanın karşısında kendime küfür ederek odadan ayrıldım . Annem kahvaltı için beni mutfağa sürükledi ve kendiside masanın karşısına oturarak benle birşeyler konuşmaya başladı bense bilincim kapalı bir biçimde annemin söylemeye çalıştığı şeyi ağır çekimde dinliyordum yada dinlemeye çalışıyordum .annem bir iş kadiniydi hıh gelelim şimdi " eeee Baba nerede dediğiniz bölüme " babam ben doğduktan sonra annemi terk etmişti muhtemelen başka bir kadınla evlenmiştir . Gene her zamanki gibi birdahaki kahvaltıda bu kadar fazla yememek için kendime söz vererek " -tabi tutamiyacagim bir söz -" okula gitmek için evden ayrıldım . Annem okula bırakmakta her ne kadar ısrar etse de onu geri çevirdim .çünkü okula yürüyerek gitmeyi seviyorum ,aslında yürümekten çok yalniz kalıp düşünmeyi seviyorum gene müthiş hayallere dalmış yürürken ana yolun ortasına geldiğimi ve bir kamyon tarafından az kalsın çarpılacağımı yaklaşan korna sesinden anlamıştım bir an her şey yavaşlıyordu benim için sanki ,aklımdan binlerce düşünce geçiriyordum yaklaşan kamyonun karşısında ne yapacağımı bilemmeiştim öylece yolun ortasında donup kalmıştım ne güzeldi ölümün yaklaşması "-aaaaaaa! bir saniye ürkütücüydü de !-"

çirkin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin