Bugünün anısına... 06.02.2013
Normalde ayakkabılarının taşların üzerinde çıkardığı ses sinirlerini bozardı ama bu gün özel bir gündü değil mi?
19.12.2010 08.15
Büyük olan yavaşça gözlerini açtı. Esneyip gerindi. Bir kaç saniye boyunca etrafına boş boş baktı. Daha doğrusu bakmaya çalıtıştı. Odası fazla karanlıktı. Tekrar gerindi ve yataktan kalkıp perdeleri açmaya gitti. Boktan gün ışığı gözlerini delerken başının ağrıdığını hissetti. Daha sonra kafasında dün geceyle ilgili anılar doldu. Yine içkiyi çok kaçırmıştı. Gözleri tekrar odasında dolandı ve bir noktada kilitlendi. Ah küçük kardeşi, dün gece yine onun yanına gelmişti. Geniş bir gülümsemeyle ona doğru ilerledi. Kardeşinin yanına gitti ve fısıldadı. "Luhan." Hayır cevap yoktu. Tekrar denedi. "Lulu." Hala cevap yoktu. Birazdan yapacağı şeyle genişçe gülümsedi. Kardeşine biraz daha yoklaştı. Tam ona masum (!) bir öpücük vereceken Luhan hızla onu itti. Sehun ise iki haftadır attığı o ender kahkahlarından attı. Üstüne bir t-shirt geçirip aşağı indi.
Kapıyı yavaşça açtı ve binaya girdi.
08.21
Luhan'da odasına kaçtıktan sonra kendini yatağa attı. Elini kalbinin üstüne koyup yavaşlamasını bekledi. Az önce abisi onu öpmeye kalktığında kalbinin hızlanması normaldi. Orada kim olsaydı yine aynı şey olurdu. Ama kalbi hala yavaşlamıyordu. Neden? diye düşündü. Neden Sehun ona her yakınlaştığında böyle oluyordu? Beş dakikaya yakın bir süre sonra kalp atışları biraz yavaşlayınca aşağı indi. Beyni ne kadar Sehun'dan uzak durmasını söylesede ayakları onu Sehun'un olduğu mutfağa götürüyordu. Hızlı adımlarla merdivenleri indi. Mutfağa yaklaştıkça burnuna yanık kokusu geliyordu. Koku iyice koridora yayıldığında gözlerini büyüttü. Hızını daha da arttırıp mutfağa girdi. Sehun tezgahın başında elinde bir post-itle öylece duruyordu. Yanına yaklaşıp eline notu aldı ve okumaya başladı.
Babanızla birlikte bir haftalık tatile çıkıyoruz. Eve kimseyi çağırmayın ve uslu uslu oturup ders çalışın. xxx
Koridordan geçip mutfağa doğru ilerledi. Sehun mutfağa girdiğinde kardeşi için kahvaltı yapması gerektiğini düşündü. Yapabileceği tek şey omletti. Tavaya üç yumurta kırıp ocağın üstüne yerleştirdi. Sonra gözü dolabın üstündeki post-ite takıldı. Dolaba yaklaştı ve eline alıp okumaya başladı. Nota bakarak aşk yaşıyordu. Burnuna yanık kokusu geliyordu ama takmadı. Notu tekrar tekrar okuyor doğru anladım mı diye bakıyordu. Elinden kağıt çekildiğinde irkildi. Luhan notu okuyor ve gülüyordu. Sehun'da ona bakıp gülüyordu. Luhan kafasını kaldırıp Sehun'a baktığında yanakları kızardı ve hemen gözlerini kaçırdı. Sonra yüzünü ekşitip tezgaha baktı. "Hyung sanırım omlet yanıyor." Sehun'da kafasını çevirip tezgaha baktı. O da yüzünü ekşitip ocağı kapattı. Luhan'a dönüp konuştu. "Dışarıda yemek ister misin?" Karşılık olarak Luhan abisine bir gülümseme gönderdi.
Yan odadan inleme sesleri geliyordu ama pek takmadı. Ne de olsa alışmıştı.
08.48
Neredeyse yarım saatlik bir süreden sonra karşılıklı oturmuş kahvelerini içiyorlardı. Luhan dışarı çıkacaklarını öğrendikten sonra hemen odasına çıkıp giyinmiş daha sonra abisini beklemek zorunda almıştı. Birlikte arabaya binip sessizce bir pastaneye gitmişlerdi. Sehun kafası bu aralar dağınık olduğu için konuşmuyordu. Luhan ise... O kesinlikle farklı bir alemdeydi. Hem Sehun'un onunla tekrar iletişim kurmasına sevinmiş hemde abisinin yavaş yavaş o olayı unutmaya başladığını sezinlemişti. O gün eve geldikerinde hiç konuşmamış ağlayarak banyoya girmişti. Orada bir saat kalmış daha sonra çıkıp kendini odasına kilitlemişti. Bir hafta boyunca odasından sadece tuvalet ihtiyacı için çıkıyordu. İkinci hafta daha iyi hissediyordu. Luhanla konuşuyor daha doğrusu konuşmaya çalışıyordu. Ağlamasından dedikleri pek anlaşılmıyordu. Okulada gitmemişti. Ne kadar zeki bir öğrenci olsada oda ders çalışmalıydı. Okuldaki insanlar pek takmamıştı ama ailesi. Onlar ikisininde başının etini yemişti. Sehun durumu Luhan'a yüklemişti. Luhan'da ne yapacağını bilmez halde bir şeyler uyduruyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
REVENGE
FanfictionOh Sehun sadece intikam almak istiyordu. Tecavüzün intikamı. Gözlerinin önünde aldatılmanın intikamı. Parmaklılkar arasında 6 ay geçirmenin intikamı. En önemlisi: Çektiği acıların intikamı.