5.sınıfta ablamın önerisiyle okumuştum küçük prens'i ilk kez...Tabi ondan sonra yüzlerce kez daha.İlk okuduğum andan itibaren anlamıştım beni ona iten bir şeyler olduğunu.Aradan yıllar geçti fakat ona olan sevgim hiç azalmadı.Aksine katlanarak arttı.Belli bir süre sonra küçük prensi bir kitaptan öte,bir kahramanım olarak,gerçek bir karakter olarak görmeye başladım.Arkadaşlarımın çok saçma bulduğu ve beni sürekli onun gerçek olmadığına inandırma çabaları boşunaydı hep.Çünkü biliyordum,gerçek arkadaşım küçük prensti...
Canım sıkkın olduğunda onun sözlerinin yazılı olduğu defteri açtım,daha iyi hissetmemi sağladı.Ve en önemlisi ben,her zaman onun gerçek olduğuna inandım.İnanmak istedim ve başardım.Onunla hayal kurabilmeyi başardım.Üzgün ya da mutsuz olduğumda ona derdimi anlatabilmeyi başardım.Rüyamda onu görmeyi istedim ve başardım.Çevremdeki tüm insanların küçük prensi "o bir çocuk kitabı" diye adlandırmalarına karşın onlara her daim küçük prensin çocuk kitabı olmadığına,onun çocuk yürekli bir yetişkin,bozulmamış bir saf yürek olduğuna inandıracak gücü buldum kendimde ve başardım.Sonra düşündüm ve ben küçük prensi acaba gerçekten bir gün görebilecek miyim diye düşündüm,bunu da başarabilirim dedim,yola çıktım.
Şimdi hikayenin asıl kısmına geçmeden sizden bana bir söz vermenizi istiyorum:Bir yerlerde fil yutmuş bir boa yılanı resmi görürseniz eğer lütfen onu şapkaya benzetmeyin olur mu...Bir de şunu asla aklınızdan çıkarmayın
Benim için olduğu kadar küçük prensi seven sizler için de bilinmeyen herhangi bir yerde,bilmediğimiz,görmediğimiz bir koyunun bir gülü yiyip yememesi fazlasıyla önemli olabilir🖤
YOU ARE READING
Küçük Prens'e dair
FanfictionHerkesin çocuk kitabı diye adlandırdığı,fakat okuyanların çoğunlukla pek bir şey anlamadığı benim için hayatımın anlamı kutsal kitap karakteri...Odamın her tarafında bulunan benim küçük adamım.Eminim benim gibi sizlerin arasında da ona bu denli bağl...